´Referandum bölgede çatışma yaratabilir´

Irak´ın kuzey kesimindeki Kürt Bölgesel Yönetiminin bugün yapmayı planladığı ´bağımsızlık referandumu´nun Kerkük bölgesinde yarattığı gerginlik sürüyor.

25.09.2017 11:02:22 0
´Referandum bölgede çatışma yaratabilir´

Akın Bodur/İskenderun

 Kerkük´te serbest gazetecilik yapan Özdemir Hürmüzlü, 'Kerkük´te durum gergin. Ne olacağını kimse bilmiyor. Referandumun nasıl yapılacağını, ne olacağını kimse bilmiyor. Irak merkezi yönetimi referanduma karşı çıkıyor ama bölgede askeri yok. Kerkük bölgesinde 13 yıldır çatışma olasılığı yüksek ama bu sanki son aşama' dedi. Hatay ve Türkiye´deki bazı siyasetçilere göre, Irak´ın kuzey kesiminde IKBY tarafından yaptırılacak ´bağımsızlık referandumu´ nun etkisi, uzun vadede İskenderun Körfezi´ne de uzayabilecek. Irak´ın kuzey bölgesi yönetimyle olan ilişkiler, İskenderun ve Hatay´ın ekonomisi ile ticaretini de etkiliyor.

20 yıldır sayım yapılmıyor ama 900 bin seçmen var
Kerkük bölgesinin Irak Parlamentosunda 10 milletvekili ile temsil edilirken, Irak Yüksek Seçim Konseyine göre bölgede 1.2 milyon nüfusun 900 binin seçmen olduğunu anlatan Hürmüzlü, 'Bu nüfusa göre bu seçmen sayısı çok fazla. Olması gerekenin üzerinde bir sayı. Kerkök bölgesi son yıllarda çok göç aldı. Bölgede 120 bin göçmen aile var. 51 bin aile Irak´ın kuzey kesiminden getirildi ve bunlar Kerküklü değil. Bu insanlar bölgeye yapılacak seçimlerde oy kullanmaları ve sandık için getirildi. 1957 sayımına göre bu yanlış. Bölgede son sayım 1998-200´li yıllarda oldu. O sayımda da millet olarak değil, sadece Iraklılar sayıldı. Ve 2003´ten beri sayım yapılmıyor. Nüfus ve seçmen sayısı aslında belirsiz. Irak Hükümetinin sayım yapması gerekli ama yapılmıyor, yapamıyor. Yapılacak referandumda Türkmenler sandığa gitmeyecek. Referandum boykot edilecek. Ama bölgesel yönetim referandumun başarılı olması için çaba harcıyor. Bu nedenle referandum bölgede çatışma yaratabilir. Bunun korkusunu yaşıyoruz. Çünkü bölgede Irak ordusu yok, sadece polis kuvveti var. O da Kerkük Valisine bağlı. Kerkük bölgesinde zaten 13 yıldır çatışma olasılığı yüksek ama bu sanki son aşama. Irak Anayasasına aykırı olan bağımsızlık referandumu, ciddi bir çatışmaya dönüşebilir. Irak Anayasası, etnik ggruplara bağımsızlık hakkı tanımıyor. Çünkü, Irak federal bir Cumhuriyet. Anayasanın 140. maddesinde oluşturulan ´bomba´ şimdi patlatılmak isteniyor. Bu maddeye göre, Kerkük ve anlaşılmayan bölgelerde önce normalleştirmenin olması, sonra atamaların yapılması ve ardından nereye bağlanacağına ilişkin referandumun yapılmasını öngörüyor. Kerkük´te geçmişte normalleştirme diye, Araplaştırma politikası vardı. Atamalar ve referandum da yapılmadı. Bu nedenle de referandum anayasaya da aykırı. Bizim güvencemiz Irak merkezi Hükümeti ve Türkiye. Irak Hükümeti bölgede yok, sadece bir temsilciliği bulunuyor. Türkiye´den sadece laflarla değil, icraat ve siyasi uygulama istiyoruz. Özellikle Türkmenlerin can güvenliği konusunda önlem alınmasını istiyoruz. Bu konuda belki Bağdat yönetimiyle eşgüdüm içinde hareket edebilir' değerlendirmesini yaptı.

´Bölgede Türklenlerin can güvenliği yok´
Kerkük merkezinde ağırlıklı olarak Türkmenlerin yaşadığını, ama Arap ve Kürtlerin de merkez ve ilçelerde bulunduğunu anlatan 9 yıllık aktif gazeteci Hürmüzlü, dün öğle saatlerinde gazetemize telefonla yaptığı açıklamada şunları söyledi: 'Bölgede halk arasında birliktelik var. Halk arasında birliktelik var ve bu sürüyor. Ama siyasi partilere bağlı guruplar, üyeler arasında gerginlik var. Guruplar arasında dışarıdan gelenler de bulunuyor. Bu da çatışmaya riskini arttırıyor. Her an her şey yaşanabilir. Biz savaşın olmasını istemiyoruz. Savaş en son seçenek olması gerek. Şu anda bölgede Türklenlerin can güvenliği yok. Bu iş buralara gelmeden müdahale olmalıydı. Türkiye,siyasi, ekonomik ve askeri tedbirler almalıydı. Türkiye Irak konusunda doğru adımlar atmış olsaydı, bugünlere gelinmezdi. Türkiye, Bağdat yönetimiyle daha yakın olmalı. Şimdilerde düzelme var ama keşke bu 5-6 yıl önce, yıllar önce başlasaydı.'

´Bağımsız devlet değil, enerji hattı projesi´
IKBY (Irak Kürt Bölgesel Yönetimi) Başkanı Barzani´nin Türkiye´ye yaptığı ziyarette bölgeseyl bayrağın asılarak karşılanması sonrası kerkük Valiliğinin de bölgede bayrak astırdığını ve bunu Türkiye´nin de yaptığını anlattığını belirten Hürmüzlü, yapılacak bağımsızlık referandumunu, Türkiye-Suriye sınırında ve Suriye topraklarında oluşturulacak enerji hattının izleyeceğini, Suriye´nin bu yolla parçalanacağını sandığını, referandumun da bağımsız bir devletten çok bu hatta hizmet vereceğine inandığını ifade etti.

Arap, Türkmen ve Yezidilerden boykot
Merkezi Ankara´da bulunan Kerkük Kültür Derneği Başkanı Şemsettin Küzeci, Irak Kürt Bölgesel Yönetiminin bugün yapacağı ´bağımsızlık referandumu´na Türkmen, Arap ve Yezidilerin katılmayıp, sandığı boykot edeceğini söyledi ve bölgenin iç savaşa hazır durumda olduğunu savundu. Referandumun kesin yapılacağını, Erbil, Süleymaniye ve Kerkük´ün bazı bölgelerinde, Kürt nüfusunun bulunduğu bölgede seçimin gerçekleşeceğini ifade eden Küzeci, 'Referandum, Kürt ağırlıklı bölgelerde gerçekleşecek. Türkmenlar ve Araplar referanduma karşı. 3 Arap ve 8 Türkmen partisi seçimlere katılmıyor. Yezidi Ruhani Meclisi de bugün (dün) yaptığı açıklamada, referanduma karşı olduğunu açıkladı. Arap, Türkmen ve Yezidiler alınan kararlar kapsamında referandumda sandığa gitmeyecek, seçimi boykot edecek. Hatta sokağa çıkmayacak. Özellikle Türkmen ve Araplar seçimi boykot edip, sokağa çıkmazsa çatışma olmaz, belki bazı provakasyonlar olabilir. Irak merkezi Hükümeti de Kerkük Polis Genel Müdürlüğüne gönderdiği yazıda referandum günü seçim konusunda kimsenin görevlendirilmeyeceği emrini verdi. Ancak kerkük Valisi ve Kerkük emniyet müdürürün emriyle bazı kürt kökenli polisler seçimde görev alabilir. zaten vali, referandumun yapılmasında rol oynuyor. Valinin emriyle, hava yoluyla getirilen 200 kişi Kerkük Petrol Şirketinin sosyal tesisine yerleştirildi. Bunlara seçimde güvenlik görevinin verilmesi bekleniyor. Diğer yandan da Irak merkezi Hükümeti İran destekli şii milisleri ve peşmerge güçleri Kerkük çevresinde konuşlandı. Seçimde olaylar yaşanırsa bu güçler müdahale edebilir ve o zaman iç çatışma yaşanır. Halk sokağa çıkmazsa, çatışma riski de az olur. Bölge halkı, Irak´ın toprak bütünlüğünü korumak için sokağa çıkmayacak, sandığa gitmeyecek. Üç millet seçimi boykot edecek' dedi.

Kapalı parlamentonun referandum kararı yok
Gazetemize değerlendirmede bulunan Küzeci, şöyle konuştu: 'Zaten referandmu isteyenlerin sandıkları hazır. Oy oranları belli, ama onlar istiyor ki, Türkmenler, Araplar, Yezidiler de sandıga gidip oy kullansın. Sandığa gitip, listelere imza atsın, referandum legal hale gelsin. Onlar için sandık önemli değil, imza önemli. Zaten sandığa atılacak oyları da istedikleri gibi deiştirebilirler. Çünkü, Bağdat´taki Irak Yüksek Seçim Kurulu Kerkük´te görevli belirlemedi. Bu nedenle kendilerine liste ve görevli belirlediler. Irak Anayasasının ilk maddesi ´bitişik Irak´tır. Yani bölünemez. Referandumda karar alınsa bile, anayasanın değişmesi gerekir. Kaldı ki, bölgesel yönetimin parlamentosu da iki yıldır kapalı ve parlamentonun bağımsızlığa ilişkin referandum kararı yok. Bu sadece Barzani´nin kararı. Barzani´nin görev süresi 2015 Ekim´de doldu. seçim yapacaktı, yapmadı. Parlamentoyu, bakanlar kurulunu lav etti ama kendisi görevini sürdürüyor. yetkisiz bir bölge başkanı, nasıl referandua gidebilir ki? Sadece kendisini kurtarmak için.'
Irak´ın fiilen 1991´de 36. paralel ve çekiç güçle ikiye bölündüğünü anlatan Küzeci, 'Ama 36. paralel olmadı. Çünkü Süleymaniye´yi dahil ettiler ve Kerkük´ü de hat dışına çıkardılar. Zik zaklı olarak 36. paralel hattını gerçekleştirdiler. O bölgede merkez bankası kuruldu, parlamento ve bakanlar kurulu oluşturuldu. O bölgede birçok şey Türkiye´nin desteğiyle gerçekleşti. Türkiye, uydu kanalı kurdu, havaalanı yaptı, üç devlet bankasının şubesi ile Erbil´de konsolosluk açtı. Türkiye, 1991´den beri aslında Kerkük´ten uzaklaşıp, Erbil ağırlıklı yatırım yaptı' diye konuştu.
BM´nin bölgede karneyle yiyecek dağıttığı aile sayısına göre bölgede 1.6 milyon nüfusun yaşadığını belirten Küzeci, referandumu, kurulması amaçlanan ´Büyük Kürt Devleti´nin adımı olarak niteledi ve bunun da İran, Suriye ve Türkiye´den alınacak topraklarla gerçekleşebileceğini savundu. Küzeci, referandumun ardında İsrail, ABD ve İngiltere´nin bulunduğunu, Suriye topraklarından geçmesi amaçlanan ve Lazkiye´de denizle buluşup, Hayfa üzerinden İsrail´e taşınacak petrol hatıyla ilgisinin bulunduğunu da kaydetti.

'Türkiye´ye Kerkük ve Musul üzerinde hak doğar'
Şemsettin Küzeci, 5 Haziran 1926 tarihli Ankara Anlaşması ve Broksil´de yapılan sınır anlaşması kapsamında, Irak´ın sınırı (toprak bütünlüğü) bozulması halinde Türkiye´nin Kerkük ve Musul üzerinde hakkı doğacağını, İngilizlerin de bu anlaşmaya imza attığını anımsatarak, Türkiye, Meclis´en uzattığı tezkereye dayaarak, müdahale edebilir' diye konuştu.


"Arsuz, tarım ve turizm üzerine kurulu"

10 yıl sonra basın toplantısı

"281 bin ton sera gazı salımı önlendi"

Mimarlar, 70. yılı baloyla kutladı

Orta hasarlı binalara 3 aylık ek süre!

"Basın özgürlüğü her açıdan koruma altında"

Okulda öğretmene şiddete "örgütsel tepki"

Liseden, "şiir ve müzik"

İSTE, Uluslararası Havacılık Eğitim Fuarına katıldı

Meclis, 2023 yılı hesabını onayladı

İhsan Ar, toprağa verildi

'Üç fidan' anıldı

Parkta türkülerle anıldılar

Astım kontrol altına alınabilir mi?

Hıdırellez kutlandı

  • BIST 100

    10247,71%-0,86
  • DOLAR

    32,22% -0,06
  • EURO

    34,64% -0,09
  • GRAM ALTIN

    2393,78% 0,04
  • Ç. ALTIN

    3878,05% -0,38