Mükremin KURTCEPHE


1 MAYIS İZLENİMLERİ

Bu seneki 1 Mayıs kutlamalarını gözlemlemek için bir saat öncesinden Sadet hanımla gazeteden çıktık.


KESER DÖNER

SAP DÖNER

Bu seneki 1 Mayıs kutlamalarını gözlemlemek için bir saat öncesinden Sadet hanımla gazeteden çıktık. Gazeteci olmadığımdan benim böyle bir derdim ve görevim olmamasına rağmen, yalnız gitmesin diye Sadet hanımın yanına katıldım.

Bankaların önünden kös-kös toplantı yerine giderken, Arsuz belediye Başkanı Nazım Culha kafede -bir arkadaşı mı, seçmenlerden biri mi, partisinin yetkililerinden mi? Kim olduğunu çıkaramadığım biriyle- oturuyordu. Selam verdik buyur etti ama ortamlarını bozmayalım diye geçmedik. Geçseydik bir teşekkürü hak etmişti. Ödendi makbuzunu alamasak da, internet üzerinden vergi borcumuzu oturduğumuz yerden ödeyebilme fırsatını verenlere, emeği geçenlere teşekkür edecektim.

Toplantı yerinde işçiden çok, öğretmenler ve KHK ile açığa alınmayan polisler vardı. Bekleyelim gelirler nasıl olsa derken; Sadet hanım, lazım olan telefonunu bulamadı. Benden birkaç yeri arasak da netice alamadığımız için, “her halde gazetede unuttum abi, gidip bakayım” deyip gazeteye geri gitti.

Avak-avak dolaşıp yorulmanın gereği yok diyerek, uygun bulduğum bir yere çöktüm. Göz doktoru Firas Şişek´in yaptığı katarakt ameliyatından sonra gözlerim dürbün gibi görmeye başladığından, polislerin tepemizde uçurduğu dron gözümden kaçmadığı gibi, hem resim hem de video çekebilen kameradan da kaçamadı tabi. Güvenlik önlemlerini masa başında değil de, yerinde gözlemleyen Emniyet müdürü Zeki Balcı´yı uzaktan gördüm. Yardımcıları sandığım kişilerle sokakta, önlemleri denetliyorlardı.

Yazdığım bir yazıdan rahatsız olup, özel kalemi vasıtasıyla makamında kahve içmeye davet (!) eden burnu büyük müdüre benzemiyordu, ama hakkında bir şey söylemek de benim için erkendi. Aldırdığı güvenlik önlemi için teşekkür için yanına gidecektim, sonra vazgeçtim. Adamın işi buydu zaten. Tek farklılığı yardımcılarıyla birlikte masa başında göbek büyütmeyip, halkın arasındaydılar.

Katılım ve seyirci sayısında, geçen seneye göre düşüş vardı. Gençlerden çok, tekaütler çoğunluktaydı. Slogan atarken sesleri de kendilerine göre çıkıyordu. CHP İlçe Başkanı Yusuf Mansuroğlu partililerinin oluşturduğu kortejin başında yürüyordu. Belediye seçiminde meclis üyesi olabilmek için çok efor sarf eden meclis üyelerinden Gazanfer Dik´ten başkasını göremedim. Milletvekili aday adayı olan hanımlardan da pek kimse yok gibiydi. İHD´lilerin başında emektar ve kurucu başkanları Sadullah Çağlar da yoktu.

ADD´nin kortej başında benden de yaşlı, bastonuyla yürüyeni merak edip sordum. Aziz´in dedesi mi, babasımıymış ne dediğini pek anlayamadım. Eyleme koşarak giden Birleşik Haziranlıların arkasında kalan bizim Naim´e gülmedim desem yalan olur.

Yemekli toplantılarda sayıları bereketlenen İskenderunlu gazetecilerin, aynı şevkle miting takibine katıldıklarını söyleyemem. Bizim Akın Bodur´dan başka, yürüyen korteji durdurup da resim çeken olmadı. Doğan Süslü´nün katılmayıp taziyeye gittiğini sonradan öğrendim. İyi ki de katılmadı. Azgın tekeyi görüp tansiyonu yükselebilirdi.

Karayolları arazisi yeşil kalsın eylemine başından sonuna kadar katılıp, 1 Mayıs´a da meslek arkadaşlarıyla katılan Bülent Bozdoğan CHP´lilerce takdir toplamaya devam ediyor. Belediye başkanlığı sırasında, Yusuf Civelek´ten bekledikleri siyasi yakınlığı ve performansı göremeyen bir kısım partililerin, Bülent Bozdoğan´ın etrafında toplandıkları açıkça görülüyor. Ön seçim yapılır da partililere soran olursa, açık ara ipi göğüsler gibi.