Kemal DÜZ


Amanos kırmızısı

Kemal Düz


Ülkemizde en önemli renkli mermerlerden birisi de Amanoslarda üretimi yapılan Amanos red (Amanos kırmızısı) mermeridir. Anıtkabir´deki Atatürk´ün mozolesinde özellikle kullanılmıştır. Mozolede kullanılan red mermeri uzun yıllar Elazığ Vişne Mermeri ile karıştırılmıştır. Amanos kırmızı mermer ocakları Osmaniye Çağşak köyünde olup, İskenderun´a 70 km. mesafededir.

İskenderun merkeze 7 kilometre mesafede, İskenderun´dan bakılınca, Aşkarbeyli-Güzelköy istikametinde Alexandrette black mermer ocağı bulunur. Bu mermer ocağı Davut Mermer firması tarafından işletilmektedir.
Burada üç farklı mermer üretimi yapılmaktadır: Siyah(Alexandre black), kahverengi(Bruno Perle) ve 0ro Venato ismi verilen mermerlerdir.
Bir diğer mermer ocağı da, Payas ilçesi Çınarcık yaylası mevkiinde, Kozludere doğusunda yer alan Arı Madencilik (Diva black) tarafından işletilmektedir. Üretilen mermere Amanos black adı verilmiştir.
Amanos black mermeri ile Alexandrette black mermeri jeolojik ortamı benzerlik göstermektedir. Mermerler, benzer özelliklere sahiptir. Amanoslarda başka mermer kaynakları olduğu da değerlendirilmektedir. Yörenin jeolojik durumunu, Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü Doğu Akdeniz Bölge Müdürlüğünün, ‘Hatay İli Jeolojik Özellikleri´ isimli çalışmasındaki (Teknik terimler nedeniyle anlamakta zorlandım) açıklamayı aşağıya alıyorum:
‘Mesozoyik birimler temeldeki Paleozoyik birimler üzerine diskordan olarak gelmektedir. Mesozoyik´in tabanını Alt Triyas yaşlı, çakıltaşı ve meta kumtaşından oluşan Arılık formasyonu oluşturur. Üzerine şeyl ara katmanlı marn, rekristalize çakıltaşı ve dolomit, ardalanmalı Orta-Üst Triyas yaşlı Çanaklı formasyonu gelir. Dolomit ve dolomitik kireçtaşından oluşan Üst Jura yaşlı Keldağ formasyonu alttaki birimlerin üzerine uyumsuz olarak gelmektedir. Üst Jura-Üst Kretase yaş aralığında çökelmiş olan sığ deniz çökellerden oluşan formasyonlar (Teknecik karakolu formasyonu ve Yayıkdamlar formasyonu) birbirleriyle uyumlu ve yer yer yanal-düşey geçişlidir, çökelme ortamı tipk bir karbonat şilfidir. Otokton birimler üzerinde bindirmeli, alloktan olarak Alt-Orta Meastrichtyen yaşlı Kızıldağ ofiyoliti gelir. Otokton ve allokton birimler, genç otokton birimler tarafından transgresif olarak örtülür.´ Aynı çalışmada Çanaklı formasyonuna ait kireçtaşlarının gri-siyah renkli oldukları vurgulanırken ‘Çanaklı formasyonunda dolomitik kireçtaşı, kireçtaşı ve dolmitlerden oluşan düzeylerle ardalanmalı ince katmanlı kireçtaşı arasında kıymıksı kırıklı şeyl ara katmanları gözlenmektedir. Ayrıca, ayrışmış yüzeyi koyu gri-taze kırık yüzeyi gri, orta kalın katmanlı; ince-orta dolomi billurlu, sert, keskin kırıklı, kalsit damarcıklı dolomitlerden oluşan seviyeler yaygındır.´ denmektedir.
1995 yılında geldiğim İskenderun, o zamandan günümüze, ne yazık ki her geçen gün doğal güzelliğinden uzaklaşmaktadır. Yılın birkaç ayında Benlidere (Belen) de bulunuyorum. Her geliş gidişimde görüyorum ki, İskenderun´un çevresi beton yığını olmakta, o güzelim doğal yapısından uzaklaşmakta, bozulmakta...
İbn-i Haldun, ‘Coğrafya kaderdir´ demiş. Tüm canlıların yaşam biçimlerini de belirler. Bu nedenledir ki, doğa ve çevrenin bozulması istenmez.
Yapılan bilimsel çalışmalarda ülkemizin kuzeyinde bölgelerinde artık dört mevsim değil, gelecek yıllarda (belki gelecek yüzyılda) yaz ve kış olmak üzere iki mevsim yaşanacağı, güney bölgelerimizde, tek iklim(yaz) olacağı batılı bilim dergilerinde yer almaktadır. Bütün bunlara sebep doğanın ve havanın kirletilmesi olabilir mi?Eflatun, ‘Phaidros´ isimli kitabında ‘Güzellik´ hakkında Sokrates ile Phaidros arasındaki diyaloglara yer vererek anlatır. Güzellik kavramı, çeşitli boyutlarıyla incelenir. Kitabın sonunda Sokrates´in duası yer alır:
‘Ey sevgili Pan, ey bu yerin tanrıları! Bana iç güzelliği verin ve dış hayatımı içimle ahenkli kılın! Bilgenin zenginliğini en büyük zenginlik bileyim! Servetim bana gerektiği kadar, ölçülü adamın beraberinde götüreceği kadar olsun yeter!´
Benim dileğim de Sokrates gibi olsun.
*Pan, Yunan mitolojisinde ormanların, tarlaların, hayvan sürülerinin ve çobanların koruyucu tanrısı olarak geçmektedir.
(Kaynak: Türkiye Mermer Yatakları, Dr. Nejat Kun, İMİB, İstanbul, 2018)