Yüzyılın en büyük katliamı bundan 74 yıl önce gerçekleşti, 6 Ağustos 1945´te Hiroşima, 9 Ağustos‘ta ise Nagazaki. ABD sivil halkın üzerine Atom bombasını kullandı. İki yüz elli bin insan öldü ve iki şehir yerle bir oldu.
1945 savaş bitmiş, Nazi Almanya´sı teslim olmuş, Hitler sığınakta intihar etmişti. Bütün Dünya barışı kutlama coşkusu içindeyken, Japonya üzerinde bombanın kullanılması, insanlığın geleceği için yeni bir tehdit oluşturuyordu.
Oysa Japonya teslim olacağını Sovyetler aracılığıyla müttefiklere duyurmuştu. Ama ABD tüm görüşmelere kapıyı kapamıştı. İleri aşamada göreceğiz, Japonya devleti, Beyaz Sarayın tüm isteklerini kabul etse bile, ABD Başkanı Truman, bombayı Japonya üzerine kullanmaya kararlıydı.
Anlantik´ten, Avrupa´ya ayak basmış Birleşik Devletler´in amacı yeni dünya imparatoru olmaktı. Yani İngiliz İmparatorluğundan boşalan geniş bir dünyaya hakim olmak. Üstelik Amerika, Hitler Almanyası´nı yenerek Avrupa´yı Nazizm´den kurtarmış.
Aslında öyle mi, hayır. Avrupa´yı Nazi işgalinden Sovyetler Birliği kurtardı. 22 milyon Sovyet insanı ölüme gitti. Ama yenilmez denen teknik Alman ordusunu, önüne katarak Berlin´e kadar geldi.
Eğer Batılı güçler Normandiya çıkarmasını yapmasaydı, Sovyet orduları Paris´e girecekti.
Şimdi Atom bombasının deneme çalışmalarını yapıldığı günlere dönelim , ABD Bariş Derneği yönetimi başta olmak üzere bombanın mucidi Albert Einstein Beyaz Sarayda Başkan Truman´ı ziyaret ederler.
Söz alan Einstein; Sayın Başkan, atom bombası çalışmaları, son aşamaya gelmiş, aldığımız bilgiye göre bombanın denemesi başarıyla sonuçlanmış durumda.
Sayın Başkan bombanın Japonya üzerinde kullanılması insanlığın geleceği için büyük tehlike.
Başkan Truman; Sayın baylar, Japonya bizim için tehdit olmaya devam ediyor. Barışı sağlamak için müttefiklerimizi korumaya mecburuz.
Einstein; Sayın başkan, Almanya gibi Japonya´da yenildi. Pasifikteki üsleri düştü, Filipinlerde Japon ordusu teslim oldu. Ve en önemlisi intihar uçakları denize gömüldü.
Başkan Truman; Sayın beyler, toplantı bitmiştir. Teşekkür ederiz.
Toplantı sonrası Barış derneği yönetimi, kendi aralarında konuyu tartışır.
Einstein; Arkadaşlar, Başkan Truman´ın bize bakışını gördünüz mü? Bize kin kusuyordu, adam bombayı patlatmakta kararlı, bunun sonucunda asıl tehlike, bütün dünyada nükleer silahlanma yarışı başlayacak, ve doğa tahrip olacak.
Einstein kehanetiyle, bugün yaşanan iklim değişimi başta olmak üzere, doğanın gazabını haber vermişti. Acaba savaş bitmek üzereyken Sovyetlerle ittifak yapan Başkan Roosvelt neden aniden ölmüştü. Önemli söylenti zehirlendiği yolunda.
Einstein, 1930 sonrası, Almanya´da Naziler iktidar olduktan sonra, Amerika´ya iltica ettiğinde, atom bombasının sırları yanındaydı. Başkan Roosvelt, Einstein´e bombayı kullanmayacağına dair teminat vermişti. Başkan Roosvelt´in ani ölümü bu tezi doğrular nitelikte.
Atom bombası kullanılmadan önce ABD genel kurmayı, Japonların teslim olmak için hazırlık yaptığını biliyordu. Ama bu beklenmedi, bombanın amacı Sovyetleri kuşatmaktı. Bombanın asıl amacı 2.Dünya savaşının son askeri hareketi değil, tam tersine soğuk savaşı başlatmaktı.
Önemli bir tanık olan savaş sonrası anılarını yayınlayan ABD Dış İşleri Bakanı Brans şöyle diyor; Japonya devleti, bütün isteklerimizi yerine getirip, kayıtsız şartsız teslim olmak istemesine rağmen biz bombayı kullanmaya kararlıydık.
Atom bombası Japonya´nın üzerine atıldığı zaman, Başkan Truman´ın yanındaydım. Haberi savaş gemisinde öğrendik. Başkan Truman bunu şampanya patlatarak kutlar ve; bundan sonra bütün dünya İngilizce konuşacak diyerek ırkçı anlayışını ortaya koyar.
ABD´deki Hürriyet meşalesini elinde tutan barış kızı heykeli, hangi özgürlüğün simgesi acaba? Daha önce iki İtalyan göçmen olan Sacco ile Vanzetti´yi katletmeleri unutuldu mu acaba.
Bombanın iki şehre atılmasının ardından yaşanan dramı yaşayanlardan dinleyelim, bomba atıldıktan sonra yaşananları şöyle anlatır Nikotiga; Ben çevreye baktığım zaman her taraf cehenneme dönmüştü. Her yer yanıyordu ve insanlar çığlık atıyordu. Bulunduğum yerde ayna vardı ve baktığımda kendimi tanıyamadım. Saçlarım dökülmüş ve yüzüm kütük gibi olmuştu. Bulunduğumuz meydanda havuz vardı, insanlar kendini havuza atıyordu. Ama havuz da alevler içinde yanıyordu, her taraf yanıyordu, çevreme baktım ateşin içinde insanları gördüm.
Akihuro Takihaşi; Eve doğru koşarken ellerini öne uzatmış insanlar gördüm. Bir şey taşıyor gibiydiler. Önce ellerinde kumaş var zannettim. Biraz dikkat edince sıyrılan derileri olduğunu anladım. Ben bulunduğum yerden uzaklaşırken vücudum şişmişti. İnsanlar ateşin içinde canlı canlı yanıyordu.
ABD Başkanı Roosvelt´e göre bu dehşet verici bombanın dünya savaşında kullanılması en son çare idi. Nitekim Başkan ölünceye dek atom bombası projesine yakınlık göstermedi. Yalta konferansında ise Sovyetlere oldukça tavizkar davrandı.
Roosveltin ölümünden sonra ise yeni Başkan Truman, Potsdam Konferansında, Sovyet lideri Stalin´e yaptığı dolaylı açıklamada, yeni teknik bir silah üzerinde çalıştıklarını söyler.
Sovyet lider Stalin ise bombanın yapımıyla ilgili Truman´a tepki göstermez çünkü bombanın yapım sırrını İngiliz bilim insanları Sovyetlere vermiştir zaten.
Savaş sonrası silahlı güç Atlantik Paktı´nın kuruluş amacı, yeni sömürgeciliği yaymaktı.
1949´da Sovyet Tass ajansının verdiği bir haber ABD´de panik yarattı; Sovyetler atom bombasını başarı ile denemişlerdi. Ajansa göre Sibirya bölgesinde yapılan atom bombası denemesi başarılı olmuştu.
Sovyetlerin atom bombasını yapmalarından sonra ABD´nin dünya imparatoru olma hayali suya düşer. Bu korkunç silahı kullanan Amerika´nın büyük gücü karşısında yeni denge oluşmuştu.
Geçmişten günümüze yani 1945-2019 dönemindeki Balkanlar´daki çatışmalar ve Yugoslavya´da olanlar, ve sonrası Ortadogu´da gelişen dehşet verici çatışmalar bize tüm bu olanların kaynağında para hırsı olduğunu gösteriyor.
İnsan her türlü zorluğa teknik silahlara rağmen barışı savunmaya devam edecektir.
Sonuç olarak atom bombası insanlığın özgür yaşam isteğinin önünde yenilmiştir. Vietnam canlı bir örnektir.
Kaynak; Hugh Higgins´ın Soğuk Savaş kitabı
