Mükremin KURTCEPHE


ÇIKIŞ BELGESİ

Kurban bayramından sonra bizim gazetede sıkça çıkmaya başlayan bir ilan dikkatimi çekmişti.


KESER DÖNER
SAP DÖNER

Kurban bayramından sonra bizim gazetede sıkça çıkmaya başlayan bir ilan dikkatimi çekmişti. “İskenderun ilçe emniyet müdürlüğünden almış olduğum, geçici koruma kimlik belgemi kaybettim hükümsüzdür” diyor ve kaybettiği kimlik numarasının on bir haneli numarasını verenler de oluyordu.

Gazeteye uğradığım bir gün, fotoğraf dalında da ödül alan genç editörümüz Berkay Arıkan´a sordum “ Geçici koruma kimliği ne demek bilgin var mı?” diye. Kayıp ilanlarını genellikle Berkay aldığı için bilgisi olabileceğini sanmıştım. “Yok, abi, bilmiyorum” dedi. Orada bulunan yazı işleri müdürümüz Sadet Hanım,“sen biliyor musun?” diye bana sordu. Bilsem size neden sorayım dedim. Demesine dedim de kafama da takılmadı desem yalan olurdu.
Ne demekti geçici koruma belgesi? Belirli süre korunacak, ondan sonra korunmayacak anlamı çıkarılabilinirmiydi? Bütün Suriyelilere veriliyor muydu? Taşıyana ne gibi ayrıcalıklar sağlıyordu ki, kaybedince gazeteye ilan vermeleri gerekiyordu. Suriyeli birinin bu prosedürleri bilmesi mümkün olmadığı gibi, gazetenin yerini de koskoca İskenderun´da bulmaları kolay değildi. Vardı bir yol, yöntem gösterenleri.
Aradan fazla zaman geçmedi. Suriyeli bir ailenin genç oğluyla tesadüfen bir yerde karşılaştım. Suriyeli gençlerin vatanlarında kalıp savaşmaları gerekirken, parklarda gezip, bizim kızlarla arkadaşlık kurmak için yaptıkları sırnaşıklıklardan bahsedince, gencin bam teline basmıştım herhalde.
Suriye´deki polislerin kendilerine kötü davrandığından başlayıp, Beşar´ın idaresini beğenmediklerinden çıktı. Benim, “bizde de hükümete oy vermeyenlerin ve idare şeklini beğenmeyenlerin olduğunu, hükümete bir saldırı olduğunda hepsinin birleşip, karşı saldırıya geçeceklerini, geçen senede bunun örneğini gösterdiğimizi” anlattım. Ama anladığını sandığımı söyleyemem. O arada aklıma geldi. Geçici koruma belgesi ne idi, ne işe yarıyordu, kendilerinde de var mıydı?
Anlattığına göre bu kimlik kartının ayrıcalıkları saymakla bitmiyordu. Öncelikle ameliyat olduklarında ya da hastaneye gittiklerinde hiçbir ücret ödemiyorlardı. Hatta bazıları, ameliyat olacaklara, belirli bir ücret karşılığı kimliğini kiraya verip ameliyat olmalarına izin verebiliyordu. Hastanede yatanların bir kısmı başkasının kimliğiyle tedavi oluyordu.
Türkiye sınırdan kimliksizleri almadığı için, Ramazan Bayramında izine gidenlerin birçoğu geçici kimliklerini Suriye´de satmış, iddiaya göre. Yeni kimlik alamayanların bazıları da ücreti karşılığında sahtesini alıp kullanmandığı da öne sürüldü.
Gencin anlattıkları doğrumuydu acaba? Bizim verdiğimiz kimlik bize silah olarak geri mi çevrilmişti? Kimliğin sahtesinin de piyasası ve alıcısı olduğuna göre, doğruluk payı var olabilirmiydi?
Kimliklerden edinen FETÖ mensupları yurtdışına Suriyeli mülteci olarak kolayca çıkabilecekleri gibi, ´Allahuekber´ deyip dindaşlarını boğazlayan cihadist tabir edilen, örgüt mensupları da kolayca sınırlarımızdan girebilirlermiydi acaba?