Nurullah ER


DİN İSTİSMARI VE SİYASET

Ülkemizde din, çoğu zaman politikacılar tarafından siyasete alet edilerek çıkar sağlama, iktidar kapısını aralama aracı olarak kullanılmıştır.


Sonunda insanlar kandırılmış, din zayıflatılmıştır...
Siyasetçilerden destek alarak, ticaretle uğraşanlar, tarikat ehliyim diyenler de bundan nasiplenmişlerdir.
İyi niyetli, saf, dürüst insanlardan topladıkları paralarla kurdukları şirketleri, açtıkları marketleri iflas ettik diyerek içini boşaltıp, halkı dolandırarak paralarını iç etmişlerdir. En son yaşanan Çiftlik Bank bir örnektir.
Çok partili iktidara geçeildikten sonra, gelmiş geçmiş tüm siyasi partiler iktidarda kalabilmek için bu yola başvurmuşlardır. Bu iktidar döneminde de zirve yapmıştır.
Şimdi seçim sürecindeyiz.
Milli ve manevi değerlerin istismarı dört bir yanda, bayrak bayrak dalgalanıyor.
Kutsal Ramanzan ayı da fırsat biliniyor.
Televizyon haberlerinde, gazetelerde, sosyal paylaşım sitelerinde iktidar çevrelerinin din istismarı bolca haber konusu oluyor.
Kendi gibi düşünmeyenler, nerdeyse kafir, dinsiz ilan ediliyor.
Toplum ayrıştırılıyor.
Haberlerde izledim. Geçenlerde Konya´da, bir caminin içinde AKP´li gençler iftar yemeği veriyorlar. Allah kabul etsin. Gençler başka bir yer bulamadıklarından mı bu yemeği burada veriyorlar, yoksa daha mı büyük sevaba nail olmak için bunu yapıyorlar? Camiler savaş durumu olmadıkça, zorda kalınmadıkça amacı dışında kullanılmayacağını bilmiyorlar mı? Diyanet İşleri Başkanı, din istismarıyla ilgli mücadele proğramı başlattık, derken, bir siyasi partinin burada vermiş olduğu yemeği istismar konusu görmüyor mu? Görmüşse o caminin imamını bu mücadele kapsamında görüp bir yaptırım uyguluyor mu? İftar çadırlarını, yetkililerine ve görevlilerine denetletip, kontrol ettiriyor mu?
Günümüzde ahlaki çöküntü yaşanıyorsa...
İnsanlar, insanlıktan uzaklaşıyorsa...
Bilimsel çalışmalara yer verilmiyorsa...
Dört bir yanımızda savaş çığlıkları atılıyorsa...
Adaletten bahsedilmiyorsa...
Empati kurulamıyorsa...
Cumhuriyet tarihi karartılıyorsa...
Altında yatan gerçeğin; çıkar sağlamak, iktidarda kalmak için yapılan din istismarından kaynaklandığı bilinmelidir.
Atatürk, ”Bizim dinimiz , milletimize aşağlık, miskin ve hor görülmeyi, kandırıp aldatılmayı tavsiye etmez. Aksine; Allaha´da, peygambere de insanların ve milletlerin yücelik şereflerini muhafaza etmelerini emreder.” demiştir.
Seçimlere üç hafta kala bir oyun hesabını yapan siyasi partiler kapı kapı dolanıyorlar, miting alanında bangır bangır bağırıyorlar, sizden oy istiyorlar. Sen ki baktığın göze, duyduğun söze; aklını kullanarak, vicdanına sığınarak, özgür düşünceni ortaya koyarak oyunu ver! Ver ki; yüce dininde ki istismarı önleyerek, var olan kötülükleri kaldırasın, acıları ve yoksulluklar bitiresin...
Hırsızlık; kötülüktür, günahtır. Maneviyatı çalmaksa en büyük günahtır.