Halit KATKAT


Dünya Emekçi Kadınlar Günü ve kadının kurtuluşu

Halit KATKAT


Bugün dünyanın dört bir köşesinde Dünya Kadınlar Günü veya Dünya Emekçi Kadınlar Günü olarak büyük etkinliklerle kutlanan bugünün ortaya çıkışı nasıl olmuştur?

Bugünün temelleri 1908 yılında New York´ta 15 bin emekçi kadının daha kısa mesai süresi, daha yüksek ücret ve seçme hakkı talepleriyle sokağa çıkmaları ile atılmıştır. Daha sonra 1910´da Kopenhag´da II. Enternasyonal döneminde toplanan 17 farklı ülkeden 100 kadın delegenin katıldığı Uluslararası Sosyalist Kadınlar Konferansında Clara Zetkin´in önerisiyle emekçi kadınların bir mücadele günü olması kabul edilir. İlk uluslararası etkinlikler 1911 yılında Avrupa´nın çeşitli kentlerinde düzenlenir. Bu yıl 111. yılı kutlanan 8 Mart´ın resmi olarak kabulü için onlarca yıl geçmesi gerekti. Dünya Kadınlar Gününü ortaya atan Clara Zetkin´in aklında belirli bir gün yoktu. Birinci Dünya Savaşının sonuna doğru 1917´de Rusya´da ayaklanan kitlelerin ön saflarında mücadele eden Rus emekçi kadınları 'ekmek ve barış istiyoruz' sloganıyla yürüdüler. Eylemlerin dördüncü gününde Rus Çarı tahttan indirildi. Yeni kurulan geçici hükümet kadınlara seçme ve seçilme hakkını tanıdı. Rusya´da eylemlerin başlangıcı kendilerinin kullandığı takvime göre 23 Şubat´tı. Dünya genelinde yaygın kullanılan takvime, yani miladi takvime göre bu 8 Mart´a denk geliyordu. Kadınların seçme ve seçilme hakkı kazandığı ilk ülke Sovyetler Birliği oldu.
Bugün kadının erkeklerle aynı haklara sahip olmaması ve erkeklerin ayrımcılık, taciz ve şiddetine maruz kalması; hatta öldürülmesi, ev köleliğine mahkûm edilmesi, feodal ilişkileri içinde barındıran kapitalist toplum yapısının bir ürünüdür. Kadınların mücadelesi ve basıncı ile bazı iyileştirmeler yapılsa bile kadının nihai kurtuluşu sömürü sisteminin sona ermesiyle olacaktır. Kadının kurtuluşunu mevcut sistemde kadınların yönetime gelmesiyle sağlanacağını beklemek ham hayaldir. Bunun örneklerini İngiltere´de Margaret Thatcher, Türkiye´de Tansu Çiller örneklerinde gördük.