Sadullah ÇAĞLAR


İhanete giden yol

Doğu Avrupa´da son günlerde yapılan seçimlerde sosyalist partiler yeniden iktidar olmaktadır.


Doğu Avrupa´da son günlerde yapılan seçimlerde sosyalist partiler yeniden iktidar olmaktadır.
Örneğin Polonya´da yönetime solcu partiler ortak koalisyon oluşturarak belirleyici oldular. Macaristan´da kamuoyu reklam aralarında yakında yapılacak seçimlerde sosyalist partilerin iktidar olacağını haber veriyorlar.
Almanya´nın doğu yakasında Roza Rosenberg´in ölüm yıldönümü nedeniyle 100 bin kişinin yürüdüğünü gazeteler yazdı. Aslında yıkılan sistem sosyalizm değildir. Gelecekte tasfiye olacak rejim vahşi kapitalizmdir.
İnsanlık sosyalist sistemde en görkemli süreci yaşamıştır. 29 Ocak 1994 tarihli Cumhuriyet gazetesinde ilginç bir haber yer almıştı. Bulgaristan eski devlet başkanı Todor Jivkov yolsuzluk yaptığı iddiasıyla yedi yıl hapse mahkum oldu. Af edileceği gündeme gelince böyle bir istemi olmadığını söyler.
Jivkov 'Ben Bulgar halkına karşı hiçbir suç işlemedim. Bırakın Bulgar tarihi beni yargılasın.' Şimdi Todor Jivkov´un güdümlü mahkemedeki sa-vunmasını inceleyelim. Yargıç 'Siz Todor Jivkov´sunuz değil mi?' diye sorar.
Jivkov: 'O olduğumu biliyorsunuz. Ben sizin babanız-la faşistlere karşı çarpışmıştım. Takım elbisenizi satın alasınız diye sizi Italya´ya gönderdim. Hukuk profesörü olarak atamanızı onayladım. Kim olduğumu pekala biliyorsunuz. Birkaç şey söylemek istiyorum. Ben tüm haya-tım boyunca faşizmle savaştım.
Demiryolu işçileri grev yaptılar diye hapse atılmalarına karşı çıktım. Bu nedenle hapse atıldım. Polis tarafından düzenlenen düzmece ifa-delere karşı çıktım. Bu nedenle işkence gördüm. Sonra ülkeyi faşizm tehlikesine ve emperyalist güçlerin tezgahladığı savaş hazırlıklarına karşı uyarmanın daha hayati birşey olduğunu ikna ettim. Ve biz aynen böyle yaptık.
Bildiğiniz gibi proleteryayı savunduğumuz için ağır iş cezasına mahkum edildik ve şimdi gerçekle ilgili sorular sorarsanız cevap veririm. Yoksa düzmece mahkemenizin gücü beni konuşturmaya asla yetmez.
Etrafıma bakıyorum ve şaşırmıyorum. Burada daha önce de bulundum. Bu nedenle birkez daha, sorularınız yerinde sorulursa onlara yanıt vermeye hazır olurum.'
Başsavcı eski başkana 'Sizin iktidar döneminizde, ülkede demokrasi ve özgürlük rejimi yoktu.' Jivkov 'Sizin özgürlük dediğiniz, burjuva hürriyetidir.
Bu düzende yalnız seçkinlerin, yani soyluların özgürlüğü vardır.
Aslında hangi özgürlük? Bir toprak beyiyle, bir topraksız insanın eşitliği bir olur mu? Sizin savunduğunuz kapital düzende insan eşitliği yani demokrasi halk kitlelerini birer araç olarak kullanan yağma bir rejimdir.
Ama gerçek bir sosyalist halk demokrasilerinde insan yaşamı ön plandadır. Örneğin sosyalist Bulgaristdn´da halkta umut vardı. Geleceğinin güvencesi Vardı. Bizim iktidarımızda işsizlik yoktu. Enflasyon yenilmişti.
Konut so-rununu çözmüştük. Insan sağlığı devlet tarafından teminat altina alınmıştı. Bulgaristan komşu ülkelere elektrik ihraç ediyordu. Yaşananlar belki tam mükemmel değildi. Ama ileriye doğru sürekli atılımlar yapılıyordu.
Sosyalizmde halk herşeyin bir gün mükemmel olacağını hayal edebiliyordu. Oysa siz yeni dünya düzeni altında ya da çok konuştuğunuz demokrasiyle ne verdiniz? Onlara yalnız istikrarsızlık ve umutsuzluk verdiniz. Bir suç dalgası, karaborsa, pornografi, fahişelik, yeniden papazların önünde diz çöktürme, anlaşılmaz lakırdılar eden aptal kadınlar, kendini ulusun kurtarıcısı olarak gören sahte yöneticiler, bilime karşı geri zekalılar tablosu.
Siz ülkenin yeniden sömürge yapılanmasından gurur duyuyor musunuz? Sayın Başsavcı. Evet ben yani biz sosyalist düzen iktidarı-mızda ne yaptıksa onun hesabını vermeye hazırım. Çünkü biz herşeyden evvel bilime inanırız.'
31 Temmuz 2008 tarihinde yayınlanmıştır.