Akın BODUR


İletişim sorunu

Akın Bodur


'Anlamazsan, anlatamazsın', anonim olduğunu düşündüğüm sözünü duyanlar vardır. Yazar Jean P. Sartre ise, 'Anlamak; değiştirmek, kendini aşmaktır' değerlendirmesinde bulunuyor. 

İletişim sektörünün bir elemanı olan gazeteci, haber dediğimiz, yaşanan veya yaşanması muhtemel olayları kelime ve ifadelerle kamuoyuna aktaran kişidir.
Binlerce yıl önce, kelimelerin, yazının bulunmadığı süreçte, işaretlerle anlatma ve anlaşma yolunu seçen insanoğlu, teknolojinin geliştiği 21. yüzyılda iletişimden uzak bir tutum sergiliyor. Bu yaklaşıma hepimiz, evlerimizde, işyerlerinde. sokakta, parka vs. birçok alanda tanık oluyoruz. Çoğu zamanlar buna kızıyor, eleştiriyor veya sessiz kalıyoruz ama bu tutum yanlışsa niye değiştirme yolunu seçmiyoruz?
Geçen hafta İçişleri Bakanlığı ve BM UNDP işbirliğiyle Antakya´da düzenlenen 'İç güvenlik sektörünün sivil gözetiminin güçlendirilmesi' çalıştay, sanki yaşanan iletişim sorununu bir kez daha sergiledi. Güvenliği etkileyenler içinde UNDP varsa, konular arasında 'göçmenlik, ötekileştirme, benzetme, önyargı' konuları da vardır. Peki bu yeni bir şey mi? Hayır. Yıllardır bilinen bir gerçek.
O halde yapılması gereken şey, bazı kurumların yıllardır kapalı tuttuğu iletişim kanallarını açması, gazetecilerin olayları anlaması ve gerçeğe dayalı şekilde objektif olarak anlatmasıdır. Gerçek, doğru olan değil, yaşananlardır. Çünkü, doğrular kişilere göre değişebilmektedir.
Korkular, önyargılar, ötekileştirme güvenliği etkiliyorsa, huzur da etkilenmektedir ki bu da mutluluk/mutsuzluğu şekillendirmektedir.
2020 ve sonrası sürecin iletişim kanalların açıldığı, gazeteciliğin kamu hizmeti olarak yapıldığı günler olması dileğiyle, kanallarımı açık tutmayı sürdüreceğim.
Ya siz?