Ali KARATAŞ


İRAN CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMLERİNİ NASIL OKUMALI?

Ali KARATAŞ


İran´da yapılan 13´üncü cumhurbaşkanlığı seçimleri sonuçlardı ancak seçime katılım, yüzde 48.8 ile 1979´daki devrimden bu yana yapılan cumhurbaşkanlığı seçimlerinin en düşük seviyesinde kaldı.

Ortadoğu´nun önemli bölgesel gücü İran´da geçtiğimiz cuma cumhurbaşkanlığı seçimleri yapıldı. Beklendiği gibi Muhafazakar Aday Yargı Erki Başkanı İbrahim Reisi ülkenin 8. Cumhurbaşkanı oldu. Reisi´nin, kullanılan 28 milyon 600 bin oydan 17 milyon 800 binini alarak seçimi kazandığı açıklandı. Seçimdeki seçmen sayısı 59 milyondu.

Seçimde yarışan diğer isimler olan Reformist Aday Eski Merkez Bankası Başkanı Abdulnasır Himmeti, Muhafazakar adaylar Eski Devrim Muhafızları Ordusu Genel Komutanı ve Düzenin Maslahatını Teşhis Konseyi Genel Sekreteri Muhsin Rızai ile Milletvekili Emir Hüseyin Kadızade Haşimi yaptıkları açıklamalarla Reisi´yi tebrik ettiler.

İran seçimleri; seçimden önce ve sonra dikkate değer bazı tartışmalara tanıklık etti. Bunları şöyle özetlemek mümkün:

1-SEÇİMİ BOYKOT ÇAĞRISI

İran´da yapılan 13´üncü cumhurbaşkanlığı seçimlerine katılım, yüzde 48.8 ile 1979´daki devrimden bu yana yapılan cumhurbaşkanlığı seçimlerinin en düşük seviyesinde kaldı. 1980´den bu yana en yüksek katılım oranı 2009´da yüzde 85.2, en düşük katılım oranı 1993´te yüzde 50.6 idi. Daha önceki seçimlerde pek de alışık olunmadık şekilde İranlı yetkililerden seçimlere katılım çağırıları geldi. Seçimlerden önce görev süresi sona eren Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani “Kitlesel olarak katılmaya ve yaşanan sorunların seçimleri etkilemesine izin vermeme” çağrısında bulundu. Bu çağrıların en sonuncusu ise oyunu kullanırken Ayetullah Ali Hamaney´den geldi. Hamaney; “Her oyun bir ağırlığı vardır... Gelin, katılın ve başkanınızı seçin... Bu ülkenizin geleceği için önemlidir” dedi.

Buna karşılık ev hapsinde tutulan Eski Başbakan Reformcu Politikacı ve Muhalefet Lideri Mir Hüseyin Musavi, mevcut seçimleri boykot ettiklerini açıkladı. Ayrıca, eski Cumhurbaşkanı Ali Ekber Haşimi Rafsancani, Eski Milletvekili Fayez Haşimi, Eski Diplomat Mansur Farhanak ve Gazeteci Ali Clay´in kızı da dahil olmak üzere 87 siyasi ve sivil aktivist, seçimlerin boykot edilmesi çağrısında bulundu.

Al Arab gazetesinde yer alan bir haberde, oylamaya katılmayan İranlıların; devrimin artık onlara güven vermediği, yönetimin, Devrim Muhafızlarının ve Muhafazakarların verdiği dış mücadelelerin kendi çıkarlarından uzak savaşlar olduğu ve artık onları desteklemedikleri mesajını teyit ettiği yorumuna yer verdi. Ayrıca “Değişim olamamasının çaresizliğinin İranlıları seçimleri boykot etmeye ittiğine” dikkat çekildi.

Yüzde 39´luk yüksek enflasyon ve yüzde 11´lik işsizlik nedeniyle baskı altında olan dini liderliğin, 2017´den bu yana yoksulluk ve siyasi kısıtlamalara karşı bir dizi protestoyla zayıflayan meşruiyetini güçlendirmek için yüksek bir katılıma ihtiyacı olduğu ifade edildi.

2- KORUYUCULAR KONSEYİ TARAFINDAN VETO EDİLEN ADAYLAR

İran´da gerçekleşen bu seçimde birçok aday Anayasa Koruyucular Konseyi tarafından veto yiyerek seçime girme ve seçilme hakkını kazanamadılar. Veto edilen isimlere girmeden önce İran siyasi sisteminde bir ayrıntıya yer verelim. Anayasa Koruyucular Konseyinin üyelerinin yarısı siyasal sistemin başı ve son karar verici olan Ayetullah Ali Hamaney tarafından seçiliyor. Ve seçime katılan bütün adaylar bu Konseyin onayından geçmek zorunda. Bu noktada reformcu olarak nitelendiren birçok aday ve muhafazakar kimliğiyle bilinen eski Cumhurbaşkanlarından Mahmud Ahmedinejad seçime girmek için onay alamayan adaylar arasında yer aldı.

Al Araby al Cedid gazetesinden Cumana Farhat, son seçimde muhafazakarlar arasındaki rekabete bile izin verilmediğini ve sadece rehber tarafından seçilenlerin aday olabildiğini yazdı. Farhat; “Öyle ki, birçok kişinin gözünde, sonuçlar önceden belirlenmiş olduğundan sandıkların açılmasına pratik olarak gerek bile yoktu” dedi. Farhat ayrıca rejimin seçmen katılımı önceki cumhurbaşkanlığı seçimlerine göre daha düşük olursa sonuçlarının sadece dışsal olarak değil, içsel olarak da ortaya çıkacağının farkında olduğuna vurgu yaptı.

3- İBRAHİM REİSİ´NİN KİMLİĞİ

Son cumhurbaşkanlığı seçimindeki diğer bir önemli ayrıntı, Meclisteki bazı milletvekillerinin adaylara, Yargı Erki Başkanı İbrahim Reisi´nin lehine çekilmeleri çağrısı yapan bir mektup yayımlamasıydı. Bu çağrıdan sonra Reformcu Bağımsız Milletvekili Muhsin Mehralizade ile Muhafazakar Milletvekili Ali Rıza Zakani adaylıktan çekildi. Neticede bu çekilmeler resmi olmayan sonuçlara göre cumhurbaşkanı seçilen Reisi´nin gücünü arttırmasıyla sonuçlandı. Lakin Reisi´nin İran yakın tarihinde oynadığı rol hâlâ hafızalarda. Al Kuds al Arabi gazetesinden Suphi Hadidi, Yargıç lakaplı Reisi´nin binlerce kişiye “ölüm cezası” verdiğini hatırlattı. Hadidi, muhaliflerle ilgili 1988 yılında yapılan yargılamalarda, Reisi´nin de aralarında bulunduğu dört yargıcın Uluslararası Af Örgütü verilerine göre 5 binden fazla kişiye ölüm cezası verdiğine dikkat çekti. ABD´nin  uyguladığı yaptırımlar  ve kovid-19 pandemisi nedeniyle şiddetlenen ekonomik ve sosyal bir krizin ışığında Reisi´nin seçilmesi, içeride ve dışarıda uygulayacağı politikalar bakımından bir yönelime işaret ediyor.

4- ILIMLILAŞAN DEĞİL, SERTLEŞEN BİR İRAN

Seçimi Reisi´nin kazanması birçok haber ve makalede İran´ın önümüzdeki süreçte içeride ve dışarıda daha sert bir pozisyon alacağı yönünde yorumlandı. Suudi basının amiral gemilerinden biri olan al Arab gazetesi ortaya çıkan sonucun halkın “Ilımlı değil, sert çözümleri desteklediğinin ifadesi” olduğunu ileri sürdü.