Mükremin KURTCEPHE


İşçi grevine destek olmak mı?

KESER DÖNER SAP DÖNER


Geçen günlerde Evimiz İskenderun Süpürge ile Ayna Kültür derneklerinin yaz sonu, açılış ve değerlendirme toplantısındaydık. Belediyeden yeni emekli olan işçi arkadaşlarda katılmıştı. İskenderun Belediyesinden emekli olanlara hem alacak hakları ödenip, teşekkür edilip plaketleri verilirken, HBB´den emekli olanlara alacakları değiş plaketle teşekkür bile çok görülmüş gibiydi.

Kırgınlıklarını dile getirmeye çalışanların söylenmelerine fırsat vermedim. “Ben size dedim. Büyükşehir oy pusulasını benim gibi cebinize koyup eve götürün, dedim, dinlemeyip oy verdiniz, palazlandırıp, CHP´nin başına bela ettiniz. Milletvekili listesini ters yüz ettiyse sizin verdiğiniz cesaret yüzünden. Şimdi dert yanıyorsunuz. Size para yok diyor, çalıştıramadığı HADO gemisine ödemeler yapıyor. De gedin işinize” diye bir güzel haşladım. Yaşıma hürmetten mi, haklı olduğumu düşündüklerinden mi nedir, kimse itiraz etmedi.
İşçi arkadaşlar müsaade isteyip gideceklerini söylediklerinde “Hayırdır? Nereye? diye sorduğumda, “İSDEMİR işçilerinin, grevin 30. yıldönümü kutlamaları var, biz İSÇEİD´e gideceğiz, sen gelmeyecek misin?” dediler. “Yok, gelemem 10., 20. yıl kutlamalarına gitmedim ki, 30. yıllarına gidemem, işçilerden bana ne? Ben memurum” dediğimde biraz bozuldular gibi geldi bana.
30 yıl önce, İskenderun halkının birçoğu gibi, İSDEMİR işçilerinin eylemine destek olanlardan idim. O zaman çalıştığım belediyede yardım dağıtımında görevlendirilenlerdendim. Türkiye genelinde yapılan yardımlar, kamyonlarla geliyor, belediye koordine ediyor, mesai saatimiz bitti demeden, mahalle mahalle, kapı kapı dağıtıyor, ´memuruz, bu bizim işimiz mi?´ demiyor, içimizden geldiği için zevkle ve şevkle çalıştık.
Toptancısından, mahalle bakkalına kadar bütün esnaf da elinden geldiğince destek oldular. 1989 yılında Çelik İş Sendikası Genel Başkanı olan Metin Türker dik durmasaydı, işçiler yüzde 300 zammı bana göre biraz zor alırlardı. Keşke o kadar zam alamasalardı. İSDEMİR işçileri o gün için kazandılar ama Türkiye işçileri o günden beri hep kaybeder oldu. İşçilere destek olanlar da kaybeder olduğundan, özüm de kaybedenlerden sayıldı.
30 yıldan beri ne zaman 1 Mayıs kutlamasına gitsem, gözüm hep İSDEMİR işçilerinin pankartlarını ve kitlesini aradı. Rengârenk flamalarıyla LGBT gençlerinin katılıp da, işçilerin katılmadığı 1 Mayıs´tan sonra işçiler hakkında, bende derin fay kırığı oluştu. Daha da gitmem işçi bayramına.
Çekem sakızı gibi konuyu uzatacak olursam, sınıf bilinci olan arkadaşlarımın aleyhine olmasın diye konuyu kapatıyorum. İşçiler işçi kalmalı, yüzde 300 zam verilmemeli diyorum.