Nurullah ER


İSDEMİR ÇALIŞANLARININ VE EMEKLİLERİNİN MAHKEMELERİ

İsdemir çalışanlarının ve emeklilerinin mahkemeleri, iş yeri ile bitmiyor.


İsdemir çalışanlarının ve emeklilerinin mahkemeleri, iş yeri ile bitmiyor.
Böyle giderse bir çok emeklinin ömrü vefa etmeyecek, çocukları, torunları sürdürecekler.
İsdemir´in, Erdemir´e devri sonrası, Erdemir devir sözleşmesinin bir çok maddelerine uymadı. İş yeri sendika yöneticilerini de yanına alarak; çalışanların iş güvencesi korunacakken, daha işin başında terleri bile kurumadan, ‘performansı düşük, sağlık sorunu var, icralık´ diyerek bir çoğu kapı dışarı edildi.
Devir sırasında çalışanlara bedelsiz verilen %11´lik hisse, hak sahiplerine değil de, kurulan vakıf adına tescil edilerek adı var kendi yok oldu. Hissedarlar hissesizliği yaşandı, çalışanların ve emeklilerin uzun hak mücadelesi sonrası 2014 yılında adlarına tescil edilerek hak sahibi olabildiler, borsada alınır satılır duruma getirdiler.
Üç adet sermaye artırımı yapılarak, hissedarların hissesi, %11 den, %4.93´e düştü.
Yıl sonu açıklanan bilançolar, zaman zaman zarar gösterilerek, hissedarların kâr payı düşük tutulurken, şirketin üst düzey yetkililerine yıl sonu itibariyle büyük ikramiyeler verildi.
Böylesi ve benzeri haksızlık ve hukuksuzluk karşısında, çalışanların sığındığı tek yer ‘adalet´ olmuş ve mahkemelere başvurmak zorunda kalmışlardır.
Devir sonrası emekli olan çalışanların, büyük kısmı işyeri ile mahkemelik olarak emekli olmuşlardır.
Davayı kazansa da, kaybetse de işverenin gözünde potansiyel suçlu görülmüş, fabrikaya girişi çıkışı yasaklanmış, çalıştığı iş yerini ve arkadaşlarını ziyareti engellenmiş, yıllardır verdiği emeği, döktüğü alınteri, hak mücadelesi yüzünden hiçe sayılmıştır.
Böylesi bir uygulama, endüstriyel demokrasisinin olmadığının, hak ve adaletin hiçe sayıldığının bir göstergesidir. Bu da, dünya şirketi olmuş kocaman bir işletmenin itibarına gölge düşürmektedir.
Mahkemeye verip de kazanmayan işçi yok gibidir. Bilmiyorum, ama istatistiki bir çalışma yapılsa, kendi çalışanı ile davalı iş yeri İsdemir belki de ön sıralarda gelir.
En son İsdemir Çalışanları ve Emekliler Derneği Başkanı Bayram Özaslan´ın, 2015´te açtığı dava devam etmektedir.
Davanın gerekçesi: Çalışanların ve emeklilerin Erdemir´e devri sonrası yaşadığı hak kayıpları.
Davayı her ne kadar Bayram Özaslan kendi adına açmış olsa da, dernek başkanı sıfatıyla açmıştır, dernek yönetim kurulu kararıyla açmıştır, tüm hissedarları ve devir sonrası emekli olan herkesi ilgilendirmektedir.
Vefatından sonra, 14.07.2017 tarihinde görülen davada, avukat ‘mirasçılardan vekaletname ve veraset ilamı ibraz edeeceğiz´ diyerek süre talebinde bulunmuş, araya adli tatilinde girmesiyle davanın görüşülmesi 10.11.2017 tarihine ertelenmiştir.
Yeni dernek yönetimi, Bayram Özaslan´ın varisleri ile görüştüklerinde, varisleri davayı kendilerinin sürdüreceklerini bildirmişler, dernek yönetimi ise, davanın takibine yardımcı olacaklarını, davanın kurumsal bir yönünün bulunmasından dolayı, avukatla görüşerek ilk mahkemede müdahil olmak için mahkemeye başvuracaklarına ve gerekirse yeni bir dava açacaklarına karar vermişlerdir.
Mahkemeyle ilgili, mahkeme heyetinin atadığı bilirkişi, dava konusunda araştırma ve incelemelerini yaparak raporu, 05.07.2017 tarihinde taraflara sunmuştur.
Bilirkişi raporunda: Geçmişe yönelik hak kayıplarından, devir sözleşmesini imzalayan özelleştirme idaresinin ve Erdemir´in sorumlu olduğunu, 2014 yılına kadar hisse işlemlerinin kurulan vakıf tarafından yürütüldüğünden, kişiler adına tescilli senet bulunmadığını bildirerek, İsdemir A. Ş.´nin bu konuda sorumlu olayacağını beyan etmiştir.
Hukukçu değilim ama, bir iş yerinin devri veya satışı yalnızca gayrimenkullerinin, makinalarının satışı ve devri olmasa gerekir. Çalışanlarınında hak ve hukuklarının güvence altında geriye yönelik devridir. Bundan da işletmenin en son sahibi sorumludur. Bilirkişi raporu bir karar değildir, hükümler içermez, yalnızca konu hakkında kanaatlarını ve görüşlerini arz eder. Bu konuda da avukat gerekli incelemeyi yaparak mahkemeye itirazlarını sunacaktır.
Aslında, dava konusunda araştırma ve inceleme yapan bilirkişi tarafgir davranarak, görüş sergileyerek on bir bin hissedarın geriye dönük hakları için dağın arkasını göstermiştir. Ne var ki, on bir bin hissedarın hakları dağın ardında değil, düz ovada ay gibi ışıyor, güneş gibi de parlıyor.
Görecek gözü olanlara, vicdanının sesini duyanlara, adaletin terazisinde doğru tartı yapanlara.