Sadullah ÇAĞLAR


KEŞİFLER DÜNYASI

Sadullah ÇAĞLAR


İnsan soyunun en büyük tutkusu öğrenmektir. Büyük keşiflerin kaynağında insanlığın yaratıcı gücü büyük rol oynar. Örneğin Alman asıllı Gutenberg´in matbaayı buluşu, toplumların gelecekte uzayın sırrını çözecek aşamaya geçeceğini gösteriyordu.
Gutenberg matbaa üzerinde çalıştığı günleri anlatırken; ‘Yazı makinesi kafamda ortaya çıktığında, geceleri hiç uyumadım. Uyuduğum zamanlarda ise rüyamda yazı ve harfleri görüyordum.
Matbaa makinesinden önce bir kitabın yazımı aylar sürerdi. Oysa yazı makinesi çalışınca, artık günler değil, saatler yeterli oluyordu. Ben tüm dikkatimi buluşuma verince, başaracağıma inanmaya başladım. Sona yaklaştığımda, makinelerin sesini duymaya başladım.
Babam bir gün eve bazı kitaplar getirdi. Bunlar felsefeye ait kitaplardı; Sokrat ve Aristo´nun eserleriydi. Okudukça ufkumu açan bu kitaplar çoğalmalıydı. Sonuçta matbaa gelişti, evde küçük odamda harfleri dizmeye başladım. Başarı ufukta görünmüştü.”
Bir diğer önemli gelişme ise Süveyş Kanalını Mısır´a gitmeden, Fransa´da çizen Ferdinand isimli Fransız mühendisin başarısıdır. Ferdinand kanalın yapımıyla ilgili parasal destek için kralın yanına gittiğinde kral ona; “Ferdinand sen ya delisin, ya da çok akıllısın; Kızıldeniz´den Akdeniz´e nasıl kanal açacaksın?” der.
Soylu bir ailenin kızıyla nişanlı olan Ferdinand´a nişanlısı şöyle der; “Ferdinand sen aklını mı kaçırdın, tüm Paris halkı seninle alay ediyor”. Genç Ferdinand nişanlısına yakında Mısır´a gidip Osmanlı Valisi ile konuyu görüşeceğini söyleyince nişanlısı; “Beni iyi dinle eğer Mısır´a gidersen beni bir daha göremezsin” der.
Sonuç 1875 yılında Süveyş Kanalı açılır. İngiliz-Fransız sermayesi kanalın yapımını finanse eder. Osmanlı valisi açılışa katılır. Süveyş kanalı 1957 yılında Mısır devlet başkanı Cemal Abdülnasır tarafından millileştirilir. Kanal, Mısır yönetimine geçer.
İnsan soyunun en büyük buluşu ise elektrik, dünyamızı aydınlatan ışık mucizesi. Dahi keşifçi Edison´un insanlığa armağan ettiği ışık mucizesi, bütün yeni keşiflerin anasıdır. Elektriğin kullanılması, geleceğin yeni dünyasının yolunu açtı. Yeni ufukların gündeminde radyo ve gramofon vardı.
Radyo ülkeler arasındaki uzaklığı ve mesafeleri ortadan kaldırdı. Radyonun icadından sonra sesli gramofon doğdu. En duygusal müzikleri elinizde çanta gibi taşıyarak, en ulaşılmaz yerlere götürme özgürlüğünü elde eden radyo ve gramofon, eşsiz bir müzik zenginliğiyle dünya insanını bir araya getirdi. Aslında gramofonu bulan İtalyan asıllı Marconi okyanusların ötesine insan sesini taşıdı.
1961 yılında Sovyet uzay adamı Yuri Gagarin uzaya gidip yeryüzüne döndüğünde, teknolojideki bu büyük gelişim uzayı sır olmaktan çıkarmıştı. Uzaya giden Gagarin´e Devlet Başkanı Kruçef bir soru yöneltir; ‘Yoldaş Gagarin acaba uzayda başka bir dünya var mı?´ dediğinde Gagarin kahkaha atar.
Yüzyıllar boyunca insanlar kuduz köpek ısırması nedeniyle çaresizlik içinde ölüyorlardı. Ancak 1885 yılında Luis Pastör isimli bilim insanı kuduz aşısını bularak insanoğlunu kuduz hastalığından kurtardı. Tarihe altın harflerle yazılan Pastör´e insanlık minnettardır.
Günümüzde bilgisayar yeniliğini yakalayan insan durmak bilmez heyecanla sürekli yeni buluşlar peşinde koştu. İnternet ve görüntülü cep telefonu sayesinde uzak kıtaları bile yakına getirdi. İnterneti bulan Dr.Vinton Cerf´e 1992 yılında internet dünyasının başkanı ödülü verilmiştir.
İnsanın bitmek tükenmek bilmez heyecanı İspanyol kaşif Kristof Kolomb´u okyanusun meçhul coğrafyasına yolculuğa ve Amerika´nın keşfine götürmüştür. Büyük verimli topraklara sahip Amerika kıtası, süreç içinde insanoğluna yeni ufuklar açar.
Peki keşifler bitti mi? Hayır. İlk ateşi bulan insan, uzaya kadar ulaştı. Geçtiğimiz günlerde ilginç bir haber basında yer aldı, 2019 Şubat ayında gazeteler Mars´ta su bulunduğunu yazdılar.
Ne demişti atomun sırrını çözen Einstein; “Öğrenmeyi bıraktığınızda yaşam biter.”