Nurullah ER


Ortak akıl

NURULLAH ER


Ortak akıl demokrasidir.

Toplumun sesidir.
İçinde veli de vardır, deli de vardır.
Descartes; “Düşünüyorum, öyleyse varım” demekle düşüncenin kaynağı olan aklın önemini dile getirerek, insan varlığının ancak düşünceyle var olacağını ve değerinin ise yine düşünceyle bilineceğini anlatmak istiyordu.
Akıl fiiliyatları, ancak düşünceyle yaşam bulur. O düşünceler ki, tıpkı durmadan kaynayan bir pınarın gözü gibidir.
İnsanın doğuşu ile işlevi başlayan akıl, ölümle sonuçlanır. İnsanların yaşamı boyunca bir şeyi anlamaları ve hükümetlerinin gereci olan akıl sayesinde yanlış sonuçlara daha kolay vararak yaşamlarını kolaylaştırmıştır.
Yüz yıllardır özgürlük uğruna, demokrasi adına mücadele ettiğimizi söylüyoruz. Beden özgürlüğü, düşünce özgürlüğü, inanç özgürlüğü, çoğulcu demokrasi adına nutuklar atıyoruz. İçinde bulunduğumuz bataklıktan çıkmak için didinip duruyoruz. Açık havada rahat bir nefes alalım diye. Kiminde bir engel çıkıyor karşımıza, kiminde ise çıkmaz sokağa giriyoruz. Ortalık toz duman olup, Arap saçı gibi karmakarışık oluyor her şey. Açıklık, demokrasi, mutluluk, özgürlük derken kendimizi fokur fokur kaynayan zift kazanlarının içinde buluyoruz.
Huzura kavuşmak, mutlu bir yaşam kurmak atom bombası yapmak, teknolojide çok ilerlemek demek değildir.
Dediğim dedik, çaldığım düdük hiç değildir.
Birey olarak ben, toplum olarak biz olmaktır.
Biz toplumunda, ortak aklı ortaya çıkarak insanlık adına kullanmaktır.
İlkokula giden çocuğun biri İstiklal Marşını defterine yazıp, altına da ismini yazarak imzasını atar. Çocuğunun ödevine bakmak için defterini karıştıran baba durumu görünce çocuğuna: “Kendinin olmadığı bir şiirin altına niye ismini yazıyorsun” der. Çocuk sakin bir şekilde: “Bu şiiri Mehmet Akif yazmış olsa da, hepimizindir. Bizlerindir. Çünkü topluma mal olmuş, ortak akıl kabul etmiş“ der bilgece.
Çocuk aklı diye küçümsediğimiz, deli diye dışladığımız, yoksul, sefil diye aşağıladığımız herkesin aklına ihtiyaç vardır toplumlarda.
İnsan kısım kısım, yer damar damar demiş şair.
Dünyanın enerji kaynağı güneşse, tabiat olayları güneşten aldığı enerjiyle dünya devinimi yaptırıp, canlıların yaşadığı bir kara parçası haline getirmişse, insanın da enerji kaynağı ve güneşi aklıdır. Onu sayesinde var olurlar, hayat bulurlar. Güvenli ve sağlıklı bir toplum kurarlar.
Her insanın aklının bir olmadığı doğrudur, ne var ki her insanın aklına ihtiyaç olduğu da kesindir.
Çağımız dünyasının insan haklarına bağlı yönetim şeklinin adı demokrasi ise, demokrasi; toplumun kendi kendini yönetme ilkesi ise, bu ortak akılla olacak anlamına gelmektedir.
Ortak akıl sayesinde oluşan demokrasiyi günümüz insanları artık birilerinin elinde oyucak ettirmemleri, kendi çıkarlarına kullandırmamaları gerekir. Yönetimlerimizin adı demokraside olsa, bencillik ve çıkarcılık yüz yılımızın en büyük hastalığıdır. Toplumlar için kurulmuş en büyük tuzaktır. Egosunu yenen, iradesine sahip olan, düşüncelerini kontrol altına alan; aklını ve gönlünü bir edenler çoğaldıkça ancak bu hastalıktan kurtulunulur. O zaman toplumda; huzur oluşmuş, güven sağlanmış, mutlululuğa kavuşulmuş, yaşanır bir dünya yaratılmış olur.