Sadullah ÇAĞLAR


TARİHİ OLAYLAR SARIKAMIŞ VE HİROŞİMA

Sadullah ÇAĞLAR


Tarih öğretici bir kaynaktır; bu yüzden geçmişte yaşanmış ve ülkelerin geleceklerinde etkili olan tarihi olayların incelenmesinde fayda var. Geçmişte yöneticilerin verdiği kararların hatalı olması toplumları felakete götürmüş ve büyük bedellerin ödenmesine yol açmıştır.

Peki bu yanlışları yapanlar sorgulandı mı? Maalesef hayır. Bu eleştiriler yapılmadığı zaman aynı hatalar aradan yıllar geçse de tekrar yapılabilir. Yakın tarihte gerçekleşen iki acı olay yüzbinlerce masum insanın hayatına mal oldu.

Bu konuya açıklık getirmek için yakın tarihin iki olayını Sarıkamış ve Hiroşima´yı inceleyeceğiz.

1915 yılında Osmanlı İmparatorluğu, Rusya ile savaş halindedir. Sarıkamış´a askeri sevkiyat yapılır, savaşın başında Osmanlı Ordusu muharebelerde üstünlük kurarak Rus ordusunu 30 km geri çekilmeye zorlar. Ancak buna rağmen cephanenin azalması ve askerin üzerinde yazlık elbiseler ve kış şartlarının bastırması ile Hasan İzzet Paşa, orduya 15 km geri çekilme emri verir.

Enver Paşa bu karara çok kızar ve Hasan İzzet Paşa´ya; “Paşam geçmişte siz benim komutanım olmasaydınız sizi derhal kurşuna dizdirirdim” der. Ve derhal cepheye gelerek ordunun komutasını ele alır.

Zira Enver Paşa´nın planları farklıdır, ne pahasına olursa olsun bir an önce Rusları yenerek Bakü´ye ulaşmak ve zengin petrol yataklarını ele geçirip Alman sanayisinin ihtiyaç duyduğu enerji kaynaklarına ulaşmak istemektedir.

Enver Paşa´nın bölgedeki soğuğu hesap etmeden başlattığı taarruz sonucu Sarıkamış´ta bir felaket yaşanmış ve binlerce askerimiz soğuktan donarak ölmüştür.

Peki Sarıkamış faciasının sorumlusu sorgulandı mı? Maalesef hayır. Ayrıca kaybedileceği belli olan 1.Dünya Savaşına neden girildi? Burada dönemin Sadrazamı Sait Halim Paşa´nın anıları önemli.

Sait Halim Paşa anılarında şöyle diyor; “1.Dünya Savaşına gireceğimizden benim ve Nazırların haberi yoktu. Harbiye Nazırı Enver Paşa savaş kararnamesini Yıldız Sarayında Sultan Reşat´a imzalattı. Akabinde seferberlik ilan edildi ve sonuç, savaş kaybedildi, Osmanlı İmparatorluğu istila edilerek emperyal güçler tarafından paylaşıldı.”

İnsanlık bu faciaları kader olarak mı okuyacak, yoksa gerçek nedeninin bilimden ve akılcı düşünceden uzaklaşmaktan kaynaklandığını anlayacak mı?

Bir başka örnek de Japonya´nın 1941 yılında ABD deniz üssü olan Hawaii´deki Pearl Harbur Limanını 6 Uçak gemisi ve 180 adet savaş uçağı ile basarak 2.Dünya Savaşına katılması. Oysa dönemin ABD Başkanı Franklin Roosevelt savaşa karşı idi ve henüz ABD´yi savaşa sokmamıştı.

Japon saldırısı sonucu limanda bulunan 8 ABD savaş gemisinden 4´ü batmış, diğerleri ise ağır yara almıştı. Limanda görevli tek Amerikan uçak gemisi ise liman dışında devriyeye çıktığı için tesadüfen Japon saldırısından kurtulabilmişti.

Bu baskın saldırıda binlerce Amerikan askeri hayatını kaybetti. Bunun üzerine ABD Başkanı Roosevelt Japonya´ya savaş ilan etti. Japonya´nın savaşa girmesinde dönemin Genelkurmay Başkanı Hideki Tojo etkili olmuştu.

1944, savaşın son yılları… Almanlar doğu cephesinde Sovyetler tarafından ağır bir yenilgiye uğramıştır. Rus steplerinin soğuğu Alman ordusunu adeta dondurmuştur. Batı´da ise ABD ve müttefik orduları Normandiya´dan çıkarma yaparak Almanları Berlin´e kadar çekilmeye zorladılar.

Bu arada ABD´nin atom bombası denemelerini yaptığı ve bunu Japonya üzerinde kullanacağı yönünde haberlerin çıkması üzerine Japon İmparatoru, Başbakanı saraya çağırır ve ona şöyle der; “Sayın Başkan, aldığımız bilgilere göre Amerikalılar atom bombasını başarı ile denemişler ve bunu bizim üzerimizde kullanabilirler. Savaşı zaten kaybettik bir de atom bombasının hedefi olmayalım. Derhal bakanlar kurulunu toplayın ve Sovyetler bize arabuluculuk yapsın, ABD´ye teslim olup savaşı sonlandıralım.”

Akabinde Japonya Başbakanı bakanlar kurulunu toplar, İmparator ile yaptığı konuşmayı anlatır ve “teslim şartlarını konuşalım” der. Ancak Genelkurmay Başkanı Hideki Tojo, “Teslim olmayı kabul etmeyelim. Japonlar onurlu bir millettir. Asla teslim olamayız, kanımızın son damlasına kadar savaşacağız” der. Neticede tartışmaların uzaması ve günlerce sürmesi sonunda ABD atom bombasını Hiroşima şehrine atar. 250.000 sivil insan ölür, şehir yerle bir olur ve kül haline dönüşür. Sonrasında bomba Nagasaki şehrine atılır.

Japonya büyük bir felaket yaşar, kayıtsız şartsız teslim olur. Japonya Başbakanı bakanlar kurulu toplantısında Genelkurmay Başkanını suçlar; “Sayın General, ABD´ye atom bombasını atması için altın tepside eşsiz bir fırsat sundunuz.” Ve sonrasında General Tojo harakiri yaparak yaşamına son verir.

Tarihsel olaylara baktığımızda politika, bir bilim ve felsefe işidir. Yapay kahramanlar insanlık tarihinde uluslara ağır bedeller ödetmiştir. Bilim insanları asırlar öncesinden günümüze kadar barışı tercih etmişlerdir.