Sadullah ÇAĞLAR


TRENLERİN SESİ DUYULMAZ OLDU

Sadullah ÇAĞLAR



Geçmiş yıllarda şehirlere ve dağların ıssızlığına ses veren trenlerin düdükleri duyulmaz oldu. İskenderun tren garına trenlerin geliş anıyla gazete satıcılarının haykırışı ve kişilerin bir araya gelip kucaklaşmasını nasıl unutabiliriz?
Demir yolları yolculuğu medeni dünyanın sınırlarını aşan insan soyunun mucize denecek bir ulaşım aracı olmuştur. Günümüzde eğer demir yolu geri planda kalmışsa bu yanlış uygulamaların sonucu olmuştur.
Örneğin batı dünyasında demir yolları en gelişmiş dönemini yaşamaktadır. Avrupa´da oto gar görmek zordur zira şehirlerarası seyahatler genelde trenle yapılır. Kent merkezlerine yakın yerde tren garları vardır ve panayır yeri gibi kalabalıktır.
Acaba neden Kudüs kadar antik olan ve geçmişteki adı Antaküs olan Antakya´ya demir yolu ulaşmamış. Güzelim amik ovasını sulayan gölün çevresinden trenler geçse, üretim fışkıran ovadan tüm çevreye canlılık katardı. Hangi akılla gölü kurutup toprağa gömdüler.
Gazetelerde TCDD raydan çıktı diye bir haber çıktı ve 2018´de demir yollarının zarar ettiği yazıldı. Bu da TCDD´nin tıpkı diğer ulusal kaynaklar gibi özelleştirileceği anlamına geliyor.
Ankara´ya trenle her gidişimde tren garının muhteşem mimari yapısı dikkatimi çekerdi. Şimdi ise sessizliğe gömülmüş yani kaderine terk edilip eski görkemli günlerini aramakta.
Neden sürekli trafik kazaları oluyor ve basında trafik yine can aldı diye haberler çıkıyor? Toplu taşıma öne çıkarılsa elbette kazalar azalır. Ne diyordu dönemin eski başbakanı Turgut Özal, demir yolları modası geçmiş eski sosyalist ülkelerde vardır.
Kurtuluş savaşı sonrası yıkılmış ülkenin yoksul bütçesi ile büyük bir hızla ülke demir yolları ile donatıldı. Cumhuriyetin övünerek haykırdığı; ‘Demir yollarla ördük, Anayurdu dört baştan´ sözü bunu anlatıyordu ve aynı zamanda bozkırın ortasında yeni bir başkent yaratıldı ve üniversitelerle donatıldı.
Demir yolları yenilenmeden nasıl hızlı tren seferleri başlatılır? Tarihe bakarsak demir yolları 1.Dünya Savaşı öncesi Alman teknolojisi ile Bağdat demir yolu olarak yapılmıştır. Toros dağlarının kayalarını kırarak, tüneller açarak ve yükseklerden köprüler kurarak demiryollarının ilerlemesi gerçekleşmiştir.
Yaşar Kemal´in unutulmaz eseri olan İnce Memed´in´in yaşadığı ve doğa harikası olan Torosları, dünya demir yolları sayesinde gördü. Geçmişte trenle Adana´dan, Ankara´ya giderken trenlerin arkasından koşan çocuklar bize gazete atın diye bağırırlardı.
Toros dağlarını aştıktan sonra karşımıza bir bozkır denizi gibi uzayan ve toprakla buğdaya can veren ucsuz bucaksız Konya ovasını seyre doyum olmazdı. Ankara Garı´na tren yaklaşırken hatırlarsınız unutulmaz şairimiz Yahya Kemal´e sormuşlar; Üstad Ankara´nın neyini seversiniz? İstanbul´a trenle dönüşünü der.
Haydar Paşa Tren Garı Doğu´yu Batı´ya taşıyan kültürleri birleştiren pek çok şeye tanık olmuştur. Muhteşem Boğaziçi manzarasıyla Çamlıca tepesi, Ayasofya Müzesi, Tarabya oteli Anadolu´dan göç edip gelen insanları adeta büyülemiştir.
Osmanlı Mimarisi ve Genç Cumhuriyetin değerlerini bağrında saklayan Boğaziçi Dolmabahçe´nin önünde demir atmış yaslı Savorona Yatı için Atatürk şöyle seslenmişti; Bu yat benim mezarım mı olacaktı?
Şimdi ise tarihi Haydarpaşa garı özelleştirmenin eşiğinde. Oysa Londra´da Viktorya tren garı dünden bugüne yaşatılıyor.
Yıl 1934 Cumhuriyetin demir yolları hızla yeni çağa koşarken dönemin Ulaştırma Bakanı Ali Çetinkaya Çankaya´da Atatürk´ü ziyatere çıkar; Paşam Amerikan Ford otomobil firması bize bir teklifte bulundu.
Karayolu yapımına hız verilmesi için bize hibe olarak para yardımında bulunmak istiyor. Başbakan İsmet Paşa ise teklifin ret edilmesini istiyor. Sizin bu konudaki düşünceniz nedir?
Atatürk´ün cevabı; Ali bey bu teklifi derhal ret edin. Demiryolu bağımsızlığın simgesi oysa karayolu liberal sömürge sistemidir.
Geçtiğimiz yıllarda İngiltere demiryollarını özelleştirdi. Sistem zarar edince tekrar devletleştirdi.
Gazeteler Sirkeci Garı´nın depo yapılmak üzere bekletildiğini yazdı. Oysa Sirkeci Garı Batı´ya açılan bir kapıdır. Ayrıca Sirkeci Garından kalkan trenler ünlü İngiliz yazarı Agatha Kristy´nin Şark Ekspresinde Cinayet romanı ile dünya kültürü tarafından tanınmıştır.
Sirkeci Garı çeşitli uluslardan oluşan turistleri ile beynelminel insanları taşıyan bir kültür zenginliği olarak göz kamaştırır.
Geçmişte doğuya seyahat eden İngiliz Lordları, Mısır piramitlerine giden arkeologlar ve seyyahlar tren yoluyla masal şehri İstanbul´a gelir konaklar ve buradan yola çıkarlardı.
Bütünüyle tarih kokan şehir İstanbul ve tren garları ne zaman layık olduğu yere gelecek?