Çağla Yücel


Yetersiz beslenme kanser riskini arttırır

Çağla YÜCEL


Kanser; hücrelerin kontrolsüz bölünmesi ve çoğalması ile genetik ve çevresel etkilerin altında olan bir hastalıktır ve tüm dünyada en önemli sağlık problemlerinden biridir. Kanseri oluşturan çevresel faktörler sigara, yetersiz ve dengesiz beslenme, tüketilen besinlerin türü, içeriği ve tüketim sıklığı, fiziksel aktivite yetersizliği, fazla kilo, obezite, hormonlar, virüsler, fiziksel ve kimyasal ajanlar yer alır.

Yapılan çalışmalarda fazla yağlı beslenme tarzı kolon, uterus ve prostat kanserine yakalanma riskini artırıyor. Fiziksel aktivite yapmayan Sedanter ve/veya şişman bireylerde, meme, kolon, özofagus, uterus kanserine yakalanma riskinin artışına neden olur. Akdeniz ülkelerinde yapılan çalışmalara göre, rafine edilmiş unların kullanımı kolorektal, mide, meme, üst sindirim sistemi, ve tiroid kanserleri riskini artırmaktadır.
Kepeği ayrılmamış tahıl un, sebze ve meyveler, kuru baklagiller gibi posadan zengin besinlerin tüketimi ile gelişebilecek kabızlık önlenerek bağırsakların düzenli çalışmasını sağlar ve kolon-rektum kanserlerine yakalanma riskini azaltır.
Doymuş yağ (karaciğer, beyin, böbrek, kelle, paça, dil, yürek, dalak gibi sakatatlar, kuyruk yağı, iç yağı, don yağı, tam yağlı krema, vb.) tüketilmemelidir. Aksi halde doymuş yağ tüketimi ile meme, pankreas, prostat, rahim, kolorektal kanserlerine yakalanma riskini artar.
Probiyotik (yoğurt, kefir, ayran, boza vb.) tüketimi bağırsak florasına olumlu katkıda bulunarak ve sağlıklı bağırsak sonucu immün sistemi güçlendirmesi ile kanser gelişimine engel olur.
Evde pişirilen yemeklerin pişirme yöntemi de kanser hastalıklarının gelişiminde rol oynuyor. Kızartma yağlarında oluşan termal ve oksidatif reaksiyonlar ile aynı yağın uzun süre kullanılması besin değerini olumsuz etkilemekle birlikte kanserin gelişim riskini artırır. Kızartma yağlarını 3 defadan fazla kullanmak yağın yanmasına sebep olur ve yanmış yağ içerisinde karsinojen bileşikler bulundurarak kanser gelişim riskini artırır. Izgara ile pişirilen besinlerde ızgara ile besin arasında en az 15 cm olmasına özen gösterin aksi halde köze yakın temasta pişirilen besinde oluşan nitrozaminler kanser gelişim riskini artırır.
Günlük yaşamımızda yeterli sebze, meyve tüketilmesi, rafine tahıllar yerine tam tahıllı besinlerin tercih edilmesi, alkol ve sigaranın tüketilmemesi, düzenli egzersiz yapmak, işlenmiş besinler (salam, sosis, sucuk vb.) tüketimini azaltmak veya tüketmemek, asitli içecekleri tüketmemek ve sağlıklı yağların (zeytinyağı, ayçiçek yağı vb.) önerilen ölçülerde tüketimini sağlamak, et tüketiminin azaltılması ve güneş ışığının dik açıyla geldiği saatlerde (10.00-13.00) deri ile güneşin direkt temas etmesi halinde 15 dakika boyunca deride hafif pembemsi bir renk oluşana kadar vücuda D vitaminin alınması kanser gelişim riskinin azalmasına yardımcı olur.
4 Şubat Dünya Kanser Günü, tüm dünyada kansere yönelik farkındalık oluşturmakta ve bilinç düzeyinin artması sağlayarak doğru, gerçek, güncel, geçerli, güvenilir bilgilerin herkese ulaşmasını hedeflemek üzere her yıl dünya genelinde kutlanmaktadır.
'Bugün 1 saat, yarın bir hayat. Erken teşhis hayat kurtarır.'