Nurullah ER


ZİRAAT BAHÇESİ ZATEN DOĞAL HASTAHANE

Ziraat Bahçesinin yerine, ağaçlar kesilip hastahane yapılacakmış.


Ziraat Bahçesinin yerine, ağaçlar kesilip hastahane yapılacakmış. Şu andaki durumuyla zaten Ziraat Bahçesi doğal hastahane konumundadır.
Hastahaneler bozulan insan sağlığını tedavi eden kuruluşlarsa; doğal ortamlar, yeşil alanlar, temiz çevrelerse insan sağlığını koruyarak, doğal hastahane görevini yerine getiryorlar.
Şu andaki konumuyla ziraat bahçesi şehir merkezinde bir avuç kalmış yeşil alan iken, çevre kirliliğine etken olurken, insan sağlığını korurken orada bulunan ağaçları keserek, yeşilliği yok ederek kirli havayı daha da fazla kirletmek, insan sağlığını daha çok bozmak, gri rengi egemen kılmaktan başka bir işe yaramaz.
Ziraat Bahçesinin içindeki ağaçları kesmek, oradaki yeşilliği yok etmek, çevre kirliliğinin daha çok artması, insanların daha fazla zehir soluması, sağlıklarının bir o kadar bozulmasını getirir. Araştırmalara göre bir ağacın bir yılda 114 kg oksijen ürettiği, iki ağacın bir yılda dört kişinin oksijen ihtiyacını karşıladığı tespit edilmiştir.
Oksijenin, insan yaşamının olmazsa olmazları olduğunu düşündüğümüzde, yüzlerce narenciye ağacının bulunduğu, farklı farklı ağaçların yer aldığı, selvi çamların yükseldiği böylesi bir yerdeki ağaçları kesmek, onların çevreye yaydığı oksijeni yok etmektir. Çevreye yaydıkları oksijeni yok ederek, çevredeki kirliliği artırarak, insan sağlığını bozarak, yapılacak hastahanede insanlara suni oksijen solutmak demektir.
Şu anda İskenderun´da iki tane devlet hastahanesi, iki tane özel hastahane, her mahallede bir sağlık ocağı hizmet vermektedir. Mesai saatleri içinde mevcut hastahaneler tıklım tıklımdır. Mesai saatleri dışında ise acil servisler adeta poliklinik görevi yapmaktalar.
Ziraat Bahçesinin yerine bin yataklı Şehir Hastahanesi düşünülüyormuş. Bu çevre kirliliği önlenmedikçe, yeşil alanlar korunmadıkça, çarpık kentleşmeden vazgeçilmedikçe bırakın bin yataklı hastahaneyi, beş bin yataklı olsa yine yetişmez.
İnsan sağlığını tedavi etmek kadar, insan sağlığını bozmamak da önemlidir. Bölgemizde yaz sıcaklıklarının yüksek seyretmesi, rutubetin fazla olması yaşayanların sağlığını olumsuz yönde etkilemektedir. Üstüne üstlük yeşil alanların yok edilmesi, çarpık kentleşme, trafik yoğunluğu, çok katlı binaların yapılması da bu olumsuzlukları katlatarak büyütmektedir. İnsanlar adeta, kışın betonun ve asfaltın soğuğunu, yazın sıcağını, yıl on iki ay da egzos gazının solumaktalar.
İki yüz elli dönümün üzerinde bir alana sahip olan Ziraat Bahçesi, kurulduğu günden bu güne kadar Türk tarımına hizmet etmiş, narenciye üreticilerini desteklemiş, İskenderun´un akciğeri olmuş bir yerdir. Özelleştirme furyasından o da nasibini alarak bir vatandaşa kiraya verilmişken, mülkiyeti maliye hazinesine kayıtlı, İskenderun Belediyesi kent imar planına göre “Kültür Park” olarak görülmektedir. Geçmişte şehir merkezi dışında olsa da bugün itibarıyla, nerdeyse şehirin merkezinde kalmış tek yeşil alan olarak görülmektedir. İskenderun´daki çarpık yapılaşmayı, üzerindeki gri sisleşmeyi gördüğümüzde buraya yakışanı yeşil kalmasıdır. Amacına uygun faaliyet göstermesidir.