Aile Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü ile Samandağ Belediyesi Kadın Danışma Merkezi iş Birliğiyle işbirliği ve Samandağ İlçe Emniyet Müdürlüğü´nün katkısı ile düzenlenen panelde kadına yönelik şiddetin önlenmesine yönelik ya
Hatay´da da bulunan Şiddet Önleme ve İzleme Merkezi ŞÖNİM´in olanaklarının da değerlendirildiği panelde kurumsal işbirliğinin önemi ele alındı.
Belediye eski Nikah Salonunda gerçekleştirilen paneli yöneten Samandağ Kadın Dayanışma Derneği Başkanı Hülya Nehir, uluslararası ve ulusal bütün düzenlemelere karşın kadının kültür, örf, adet, gelenek ve sözde namusa kurban edildiğini belirtti. Çocuğun kadın veya erkek olarak yetiştirilmesi sürecinde iki cins arasında önemli farklılıklara da dikkat çeken Nehir, “Bu süreç erkekler için ödüller, teşvikler, özendirmeler, keyifli ayrıcalıklar sunularak gerçekleşirken, kadınlar için baskı, tehdit aşağılama, değersizleştirme psikolojik şiddet ve bazen de fiziksel şiddet altında gerçekleşiyor. Ve biliyoruz ki sistemin bu cinsiyetçi bombardımanı karşısında kız yada erkek tüm çocuklar yapayalnızlar” diye konuştu.
Karın mücadelesinin Türkiye´de 80´li yıllarda ivme kazandığını kaydeden Hülya Nehir, “Son 15 yılda Türkiye´de kadına yönelik şiddet artarak devam ediyor. Samandağ´da Türkiye´nin bir parçası. Samandağ İlçe Emniyeti bu konuya dikkat çekmiş ve Aile Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü ile yazışarak bu konuda çalışmanın önemine işaret etmiş. Aile Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü´nün talepleri doğrultusunda da bizler bu paneli burada ortaklaşa düzenliyoruz” dedi.
Sosyal çalışmacı Esin Güven, kadına yönelik şiddet, aile içi şiddet kavramlarını ele alarak bu konularda yürütülen çalışmaları değerlendirdiği konuşmasında şu bilgileri paylaştı: “Türkiye´de kadına yönelik aile içi şiddet araştırması her 10 kadından 4´ü fiziksel şiddete maruz kalmaktadır. Her 4 kadından 1´i yaşadığı şiddet sonucunda yaralanmıştır. Kadınların yüzde 15´i cinsel şiddete maruz kalıyor. Her 10 kadından 1´i gebeliği sırasında fiziksel şiddete maruz kalmıştır.”
Panelin diğer konuşmacısı sosyal çalışmacı Alev Güler ise, yasal düzenlemeler ve uygulamaları değerlendirdiği konuşmasında aile içi şiddet ya da kadına yönelik şiddet karşısında hangi mercilere ulaşılacağı, ilgili mercilerin yürütmesi gereken çalışma hakkında bilgi verdi. Güler, “Kadına yönelik şiddetle mücadelede köklü ve gerçekçi bir çözüm için; kolluk, adalet, sağlık, sosyal hizmet, çalışma gibi bir çok sektörün; devlet, sivil toplum, medya ve özel sektör gibi pek çok tarafın bütüncül yaklaşım temelinde, uzun soluklu ve kararlı mücadelesine ihtiyaç vardır” önermesinde bulundu. Güler, ŞÖNİM´lerin bu konudaki çalışmalarının en önemli ayağı oluşturacağını da sözlerine ekledi.
ŞÖNİM nedir:
Şiddet Önleme ve İzleme Merkezleri (ŞÖNİM) 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun kapsamında kurulmuş ve yürüteceği hizmet ve faaliyetler söz konusu kanun ile düzenlenmiş olan kuruluşlardır. ŞÖNİM gerekli uzman personelin görev yaptığı ve tercihen kadın personelin istihdam edildiği, şiddetin önlenmesi ile koruyucu ve önleyici tedbirlerin etkin olarak uygulanmasına yönelik destek ve izleme hizmetlerinin verildiği, çalışmalarını tek kapı sistemi ile yedi gün yirmi dört saat esasına göre yürüten, insan onuruna yaraşır etkili ve süratli hizmet sunumu sağlayan, kadının ekonomik, psikolojik, hukuki ve sosyal olarak güçlendirilmesi odaklı merkezlerdir.
9549,89%1,94
34,54% 0,18
36,00% -0,62
3005,99% 1,50
5006,70% 1,01