Elazığ Cumhuriyet Başsavcılığı de, Elazığ depreminde yıkılan her binayla ilgili 7, hasar gören bütün binalarla ilgili de bir olmak üzere toplam 8 farklı soruşturma açıldığı açıkladı.
İskenderun/SES
6.8 şiddetindeki depremde toplam 38 vatandaşın (34´ü yıkılan binalarda, 3´ü kalp krizi geçirme, 1´i de başına moloz düşmesi sonucu) hayatını kaybettiği belirtilen açıklamada, 'Soruşturmalar kapsamında görevlendirilen bilirkişiler yıkılan ve hasar gören binalardan beton örnekleri almış, incelemeler devam etmektedir. Yıkılan binaların yapımından sorumlu gerçek ve tüzel kişilerin tespit edilmesi için yer yönetimlerden ruhsat, proje, plan ve kroki işlemlerinin örnekleri talep edilmiştir. Depremin ardından sosyal medyada kamu barışını bozucu nitelikte paylaşımlar ve kişiler ile ilgili de ayrı bir soruşturma başlatılmıştır. Ayrıca evleri hasar gören vatandaşlarımızın kiralık ev arayışına girmesi nedeniyle ev kiralarında fahiş miktarda artış olduğu iddialarını incelemek üzere ayrı bir soruşturma başlatılmıştır' ifadesine yer verildi.
Öte yandan Yapı Denetim Kuruluşları Birliği de gazetemize ilettiği deprem değerlendirmesinde, '... Deprem önlem aldıktan sonra öldürmez ama bizim yanlış eserlerimiz öldürür. Suçlu deprem değildir o her zaman vardı var olacaktır. Suçlu biziz onu hafife alıp gerekli tedbirleri almadığımız için...' ifadesine yer verdi. En son güncellenen Türkiye Deprem Haritasında, 5,5 ten büyük deprem üretebilecek 485 aktif fayın olduğu bir coğrafyada yaşamanın zorluğu içinde olunduğu anlatılan açıklamada, 'Depreme karşı endişe duymayan bir toplum kazanabilmek için tüm yapıların sistematik olarak mühendislik hizmeti almasının sağlanması elzemdir. Bugüne kadar yapılan mevzuat değişiklikleri ve dönüştürülen riskli yapılar ile ilerleme kaydettiğimizi, güvenli yapılaşmanın 2001 yılı öncesinden daha iyi olduğunu bilsek de zorlu depremleri güvenle atlatabilmek için yapılabilecek bazı uygulamaların gerekliliğini belirtmek isteriz. Son depremle birlikte tekrar dikkat çekilmesi gereken bir husus, halen TBMM´de genel kurulda görüşülmeyi bekleyen 3194 sayılı İmar Kanununda değişiklik yapılmasını öngören kanun teklifinde imar barışı kapsamındaki binalara güçlendirme yapılması konusunun tüm yapıları kapsayacak şekilde genişletilmesinin gerekliliğini ve ilgili analizlerin sistematik bir şekilde yapılarak deprem riski taşıyan tüm binalarda güçlendirme yapılmasının sağlanmasının önemini belirtmek isteriz. Deprem riski taşıyan, eski yapım teknikleri ile inşa edilmiş tüm yapıların makul bir sürede yıkılıp yeniden inşa edilmesi veya güçlendirilmesi için yaptırımlar getirilmelidir. Maalesef bu konu toplumun tercihine bırakılamayacak kadar hassas bir konudur' ifadesine yer verildi.
9549,89%1,94
34,54% 0,18
36,00% -0,62
3005,99% 1,50
5006,70% 1,01