Antakya Çevre Koruma Derneği, Asi Nehri´nde yaşanan soruna çözüm olarak kamu ve yerel yönetim ile sivil toplum kuruluşlarının işbirliği yapmasını önerdi.
İskenderun/SES
Antakya Çevre Koruma Derneği yönetimi, Asi Nehri sorununa karşı çözüm önerisine ilişkin şu açıklamayı yaptı: 'Lübnan´ın Bekaa Vadisi´nin doğu kısmından doğan, toplam uzunluğu 386 km olan, Suriye´den geçip Türkiye topraklarında Hatay´ın Samandağ ilçesinden Akdeniz´e dökülen, Asi Nehri´nin durumundan endişe duymaktayız. Asi Nehri, Suriye´den Türkiye topraklarına biyolojik ve kimyasal kirlilikleri taşır. Asi nehri arıtılmamış sanayi atık sularını ve tarımda kullanılan ilaçların bir kısmını da derelerle alır ve kentimize varır. Bu duruma ek olarak; Amik gölünün kurutulması ile ekolojik dengenin kaybolması, tarıma bağlı nüfus yoğunluğu dolayısıyla tarımsal amaçlı su tüketimi artışı, -2000´den fazla kaçak kuyunun yer altı su kaynaklarını -kontrolsüz- azaltması asi havzasına zarar vermesi, Bilinçsiz su kullanımı ve kamusal yaptırımların yetersizliği, yeraltı sularının azalması ile boşalan toprak katmanlarının Amik Ovasında obrukları meydana getirmesi, tarımsal sanayi kaynaklı kirlenmenin oluşu, zeytinyağı fabrikaları vs., Asi´yi besleyen derelerden yağan yağmurlarla evsel atıkların kirlilik oluşumları, aşırı yağışlarda baraj kapaklarının açılması ile taşkınların yaşanması, her sene yazla birlikte kentimizin kuzeyinde sulama amaçlı yönetmenliklere aykırı oluşturulan su bentleri, turunçlu mevkisinde bulunan arıtma tesisinin çıkardığı koku ile o bölgede yaşayan tahmini 60 bin nüfusun mağdur edilmesi, Asi´den balık avlayarak geçimini sağlayan insanların yaşadığı ve yaşatabileceği sağlıksız balık ticareti, şehrin güneyinde yaşayan, küçük arazilerinde bostan veya meyve bahçeleriyle geçimini sağlayan çiftçilerin asi nehrinde su seviyesinin minimum seviyede olması dolayısıyla kaderlerine terkedilmesi. Asi Nehri deltasında yerel yönetimlerin yaptığı çalışmaların uzun vadeli olmaması ve sorunların geçici çözümlerle geçiştirilmesi, deltadaki varolan ekolojik dengeyi bozmaktadır. Bölge halkının bu konuda bilinçsiz oluşu da bu durumu tetiklemektedir. Küresel iklim krizinde daha vahim sonuçların olması kaçınılmazdır. Çözümlenmesi zor problemlerle karşılaşmamak için, her türlü olumsuz etmenler ortadan kaldırılmalı veya gerekli tedbirler alınmalıdır. Tüm tarafların ve kurumların , bölgede yaptıkları çalışmalar arttırmalı ve bu çalışmalarda bu konularda uzmanları ile birlikte iş birliği içerisinde hareket etmelidirler. Daha sayamadığımız birçok olumsuz koşullar düşünüldüğünde yaşamak ve yaşatmak için valimiz Rahmi Doğan´ın başkanlığında, Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş, HATSU, ilçe belediye başkanları, üniversite, D.S.İ. 63. Bölge Müdürlüğü, Tarım Hatay İl Müdürlüğü, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle beraber ortak çözüm arayışına gidilmelidir. Çıkacak sonucu siyasi irade ile paylaşarak aşılması konusunda somut adımlar atılmalıdır.'
9367,77%3,72
34,48% 0,07
36,21% -0,34
2960,09% 0,86
4956,37% 0,55