Yol verme kavgası: 1 ölü, 1 yaralı

Antakya´da yol verme nedeniyle çıktığı savunulan bir tartışmada silahın kullanılması üzerine 1 kişi öldü, 1 kişi de yaralandı.

GÜNCEL 22.08.2020 09:22:46 0
Yol verme kavgası: 1 ölü, 1 yaralı

Antakya/SES

Edinilen bilgiye göre, olay öncek gün akşam üstü Antakya´nın Kavaslı mahallesindeki MKÜ Mimarlık Fakültesi önünde meydana geldi. İddiaya göre, yol verme nedeniyle çıkan tartışmaya silah karıştı ve Mustafa Şahin adlı kişi sıkılan silahla yaşamını yitirirken, Mehmet Y. adlı kişi de ağır yaralandı. Olayda silah kullanan kişinin polis S.Ö. olduğu öne sürüldü.

Olay Meclis´e önerge oldu
Antakya´da yol verme tartışması nedeniyle silahla vurduğu 2 kişiden birinin ölümüne, diğerinin de ağır yaralanmasına yol açtığı belirtilen polis memuru S.Ö.´nün yarattığı olay, önergeyle parlamentoya geldi. Samandağlı Adana Milletvekili Tülay Hatimoğulları Oruç, TBMM Başkanlığına verdiği ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu tarafından yazılı olarak cevaplandırılmasını istediği önergesinde, '20 Ağustos 2020´de, Antakya Kavaslı Mahallesi´nde Atatürk Caddesi üzerinde meydana gelen ‘yol verme´ tartışması nedeniyle özel harekat polisi S. Ö. silahıyla yurttaşların üzerine rastgele ateş açtığı basına yansımıştır. Bu ateş sonucu Mustafa Şahin olay yerinde hayatını kaybetmiş, Mehmet Yıldızbaş ise ağır yaralanmıştır. Görgü tanığının aktarımına göre; ´Tünel çıkışında yaşandı kaza. Esnaf yolun açılması için ve tünelin tıkanmaması için sürücülere ricada bulundu. Polis ‘Size ne lan!´ şeklinde cevap verince esnaf; ‘Düzgün konuş kardeş yol tıkanmasın diye söyledik´ dedi. Polis ‘Konuşmayı sizden mi öğreneceğim lan. Hepinize sıkarım.´ dedi ve tartışma büyüdü. Polis, birinin göğsüne 4 el ateş etti. Birine de 3 el ateş etti. Şarjörü bitince değiştirip, esnafa dönüp ‘üzerime gelmeyin size de sıkarım´ dedi. Sonra polisler gelip gözaltına aldı' ifadesine yer verdi. Oruç, önergesinde şunlara yer verdi: 'Suç işleyen polislere sahip çıkılan açıklamalar ve uygulamalar nedeniyle şiddetin daha da arttığına tanık olmaktayız. Cezasızlık pratiği, polis şiddetinin sistematik olarak devam etmesine ve pervasızca şiddet kullanımına neden olmaktadır. Son dönemde salgınla ilgili tedbirler ve sokağa çıkma kısıtlamaları; polis şiddeti ile olağan hale getirilmeye çalışılmakta iken, polis şiddetine gerekçe edilmektedir. Suç işleyen polisler, meslektaşları, amirleri, teşkilatları ve siyasi irade tarafından kollanacaklarından emin bir şekilde hareket etmektedir. Bu nedenle Kadıköy´de maskeyi yanlış taktığı gerekçesi ile kadın yurttaşlara aşırı şiddet kullanarak gözaltı yaparken, Antakya´da yol tartışmasında rast gele ateşlediği silahıyla bir yurttaşın ölümüne, diğer yurttaşın ise ağır yaralanmasına pervasızca neden olabilmektedir. İlk elden polis memurunun eylemine meşruluk sağlamaya çalışan yaklaşımlardan uzak tutum geliştirilmeli ve olağan hale gelen polis şiddeti ile yüzleşilmeli, tüm sorumluların yargılanmasının önü açılmalı, cezasızlık politikası sonlandırılmalıdır.'
Milletvekili Oruç, İçişleri Bakanı Soylu´ya şu soruları yöneltti: 'Bir yurttaşın ölümüne diğerinin ise ağır yaralanmasına neden olan Özel Harekat Polisi S.Ö. ile ilgili yasal işlem başlatılmış mıdır? Soruşturma hangi aşamadadır? Görgü tanıklarının iddialarına göre, S.Ö. silahını göstererek yurttaşları tehdit etmiş ardından Mehmet Yıldızbaş´ı iterek silahını sıkmış ve etrafa rast gele ateş etmiştir. Karıştığı tartışmada yurttaşların canına kastederek, silahını böylesine kullanma hakkını/gücünü polis nereden almaktadır? Özel Harekat Polisi S.Ö.´nün bir yurttaşın göğsüne 4 el, diğerine ise 3 el ateş ettiği iddiası doğru mudur? Şarjörü bitince değiştirip, görgü tanıklarına dönüp ´size de sıkarım!´ diye tehdit ettiği doğru mudur? Bu iddialar araştırılacak mıdır? Antakya´da yaşandığı üzere yurttaşların hayatına kastederek, pervasızca şiddet uygulayan polislere dair olası lehte tutumların sergilenmesi, teşkilat içinde buna benzer uygulamaların çoğalacağı anlamına gelir ve bu şiddetin sürekli devam etmesinin en önemli nedenidir. Bunu değiştirmek üzere çalışmalarınız olacak mıdır? Tüm polis şiddeti vakalarında, olayın oluşunun objektif bir şekilde soruşturulacak olması temini neden kamuoyuna verilmemektedir? Tekrarlı bir şekilde sürekli yaşanan polis şiddetinin önüne geçmek üzere çalışmalarınız olacak mıdır? Polisin kendini ´kanun´ yerine koyması, kanun uygulayıcısı değil de kanun koyucu olarak görmesi nasıl açıklanabilir? Son beş yılda kolluk kuvvetlerinin neden olduğu hak ihlalleri sayısı kaçtır? Yıllar bazında darp, işkence, kötü muamele nedenleriyle hakkında şikâyet bulunan kaç kolluk kuvveti mensubu bulunmaktadır?'
HDP Hatay İl Eşbaşkanları Kerem Nalbant ve Aysel Eşiyok da Antakya´da yaşanan olayla ilgili yaptkığı açıklamada, 'Polis şiddetine her geçen gün bir yenisi ekleniyor. Bunu yapanlara yönelik caydırıcı bir mekanizma devreye sokulmadığı sürece, bu polis terörü ne ilk ne de son olacaktır. Hukuk devletlerinde, polisin (PVSK) da belirtildiği gibi, yetkilerini nasıl kullanacağı çok açık bir biçimde tarif edilmiştir. Ancak birileri iktidardan aldığı güçle devlet benim havasına kapılırsa, Devlet ve hukuk adına bu çirkin manzaralar baki kalır. Geldiğimiz aşamada AKP iktidarı karar vermek zorundadır. Ya hukuk devletini ya da polis devletini seçmek zorundadır' değerlendirmesine yer verdi.


İskenderun'da filtre operasyonu

Dr. Kanatlı'dan ürküten tablo

Aile hekimleri iş bıraktı

Meclis'te 'fotoğraf tartışması'

Rezerv alan kararına 'dava'

Binalara 8 kat sınırı

CHP’den Lütfü Savaş'a 'kesin ihraç' istemi

AFAD'da dönüşüm değerlendirme toplantısı

Belediye meclisinde kayyum eleştirisi

65 yaş üstüne çay-kahve ücretsiz

Feyezan Kanalının duvarı yükseliyor

Usta öğretici belgeli tek kadın klimacı

İskenderun DEM Parti'den kayyum eleştirisi

AKP'de tek listeli seçim

AKP: Uygulamalar devam edecek

  • BIST 100

    9367,77%3,72
  • DOLAR

    34,48% 0,07
  • EURO

    36,21% -0,34
  • GRAM ALTIN

    2960,09% 0,86
  • Ç. ALTIN

    4956,37% 0,55