'Kriz Zamanlarında Herkes için Eğitim ve Eğitim Altyapısının Güçlendirilmesi' projeleri kapsamında 5 okulun açılışı yapıldı ve ağaç dikimi törenle gerçekleştirildi.
İskenderun/SES
İskenderun´un Yunus Emre Mahallesi Oruç Reis İlkokulundaki törene, Hatay Valisi Rahmi Doğan, Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu Başkanı Nikolaus Meyer Landrut, Milli Eğitim Bakanlığı İnşaat ve Emlak Genel Müdürü Umut Gür, Hatay İl Milli Eğitim Müdürü Kemal Karahan, İskenderun Kaymakamı İskender Yönden, İskenderun Belediye Başkanı Fatih Tosyalı da katıldı.
Törende yaptığı konuşmada, törenin düzenlendiği okul gibi Avrupa Birliği fonlarından Hatay´da beş okulun yapıldığını belirten Hatay İl Milli Eğitim Müdürü Karahan, 'Avrupa Birliği fonlarından Hatay´a daha önce 8 tane çelik 8 tane de betonarme olmak üzere toplam 16 okul yapıldı. Şu an itibariyle de altı betonarme okul ihale aşamasında. İlde 65.000´e yakın Suriyeli öğrenciz var. Bu öğrenciler okullar üzerinde büyük bir baskı oluşturdu, ancak son dönemde 2.000 derslik yaparak bu baskıyı epey azalttık' dedi. Milli Eğitim Bakanlığı İnşaat ve Emlak Genel Müdürü Gür de şunları söyledi: 'Avrupa Birliği´nin mali destekleri kapsamında eğitim altyapısının güçlendirilmesi ve kriz zamanlarında herkes için eğitim 1-2 ve 3 projeleri ile 2017 yılından bu yana tam 126 okul inşa ederek hizmete açtık. Oruç Reis Okulu da bunlardan biri ve bizlerle beraber olan çocuklarımızın yeni eğitim yuvasıdır. Bu çatının altında hem Türk hem Suriyeli güzel yürekli aklı hür vicdanı hür çocuklarımız yetişecekler. Tıpkı bugün dikeceğimiz fidanlar gibi onlar da bu nitelikli eğitim ortamlarında laboratuvarlar, spor alanları, kütüphaneler, sosyal imkânlarla birlikte yeşerecek ve gelişecekler.'
Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu Başkanı Landrut ise, “Eğitim, ister Türk, ister mülteci, isterse Avrupalı olsun, bütün çocuklar için geleceğin anahtarıdır. Avrupa Birliği´nin, Türk devletinin, yerel yetkililerin ve Türk halkının bu muazzam eğitim çalışmasını yürütüyor olmasından büyük mutluluk ve gurur duyuyorum. Avrupa Birliği olarak yurt çapında 410, bu ilde ise 40´a yakın okulun inşasını destekliyoruz. Tabii bu aynı zamanda fedakâr öğretmenlerz ve özellikle de PIKTES programındaki öğretmenlerin çabaları sayesinde oldu. Bugün ayrıca bir ağaç dikme töreni için buradayız. Çevre ve iklim sorunu, zamanımızın en büyük sorunu. Günlük alacağımız önlemlerle bu sorun ile baş edebiliriz' diye konuştu.
'Suriye nüfusunun yüzde 70´i mülteci durumunda'
Hatay Valisi Doğan da şunları söyledi: 'Açılışını yapmaktan keyif aldığım yapılar, okul açılışlarıdır. 2011´de başlayan bir Suriye krizi var, dünyanın en büyük krizlerinden sorunlarından biri. Savaş sadece iç savaşla kalmadı aynı zamanda çok büyük bir göç dalgası oluşturdu. Milyonlarca insan evlerini yurtlarını terk etmek zorunda kaldılar, tabi sınır komşusu olması sebebiyle de ilk etapta Türkiye´ye, Türkiye üzerinden de Avrupa´ya ve diğer ülkelere gitmeye çalıştılar. Bu çok acı bir dramdı. Tespitlerimize göre en az yedi sefer yer değiştiren mülteciler var. Savaşın başladığı günden evini terk etmiş, çadırda yaşamaya başlamış sonra tekrar terk etmiş ve bu yedi sefer gerçekleşmiş. İdlib´de 4 milyona yakın insan çadırlarda yaşıyor ve yine Türkiye´nin güvenlikli bölge olarak oluşturduğu alanlarda da 2 milyon civarında insan var. Avrupa´ya gidenlerle beraber herhalde Suriye nüfusunun yüzde 70´i mülteci durumuna düşmüş vaziyette. Türkiye olarak, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan´ın liderliğinde imkânlarımızın tamamını Suriyeli kardeşlerimize açtık. Onlara her türlü desteği verip onların acılarını bir nebze olsun hafifletmeye çalışıyoruz. Biz zaten onlara mülteci demiyoruz, biz onlara Suriyeli misafirlerimiz diyoruz. İnşallah orada tekrar düzen tesis edildiğinde bu misafirlerimiz tekrar kendi evlerine yurtlarına dönecektir. Türkiye´ye bu kadar Suriyeli misafirin gelmesiyle birlikte bizim de imkânlarımızın yetmediği, eksik kaldığı ortaya çıktı. Çünkü biz şehirlerimizi, eğitimimizi ve sağlığımızı planlarken kendi nüfusumuza ve yerleşik yapımıza göre planladık. Bazı ilçelerde nüfusunun yarıya yakını, hatta Reyhanlı´da nüfusunun tamamından fazlası kadar insan gelince eğitim kurumlarımız yetmemeye hastanelerimiz ihtiyaca cevap vermemeye başlamıştı. Yolları, parkları, hastaneleri, okulları birlikte kullanıyoruz ancak anlayışla karşılanması lazım ki bunlarında bir kapasitesi var. Hem kendi milli bütçemizden hem hayırseverlerimizden hem de Avrupa Birliği fonlarından gelen desteklerle ciddi yatırımlar yapıldı. Suriyeli çocuklar ilk Türkiye geldiklerinde ayrı okullarda okuyorlardı biz bunun yanlış olduğunu fark ettik ve daha sonra kendi çocuklarımızla aynı sınıflarda bizim müfredatımızla eğitim vermeye başladık ve gördük ki başarı oranları da artmaya başladı. Bu durum ilimizin eğitim başarı oranını nispeten aşağı düşürdüyse de birkaç yıl içerisinde biz bunun toparlanacağını ve tekrar Hatay´ın eski eğitim başarı oranını yakalayacağını düşünüyoruz. İl için 21-22 tane yeni okul planlanmış, bir kısmı yapılmış, bir kısmının yapımına devam edilmekte ve bir kısmı da planlama aşamasında. Bu okullar ildeki eğitime ciddi destek sağlayacak. Yeterli mi? Elbet değil, Avrupa Birliği´nin bizim bu yükümüzü daha fazla üzerine alması gerektiğini düşünüyorum. Nihayetinde bu sorun sadece Türkiye´nin sorunu değil. Bu sorundan en çok etkilenen ve en çok yorulan ülke Türkiye. Bunu birlikte göğüslememiz lazım bunu insanlık adına yapmalıyız. Hep birlikte hareket edip güçlerimizi birleştirip bu yükü birlikte taşımalıyız. Uluslararası arenada Türkiye´nin tezleri desteklenerek Suriye´deki düzenin tekrar sağlanması için gereken neyse bir an önce yapılmalı aksi takdirde bu mülteci sorunu hem bizi hem Avrupa´yı hem de dünyayı ciddi anlamda yoracaktır diye düşünüyorum. ikinci bir etkinlik olarak da ağaç dikeceğiz.'
Valilik ve HBB´ye ziyaret
Vali Doğan, Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu Başkanı Landrut ile birlikte, AB tarafından finanse edilen ve yapımı tamamlanan Oruç Reis İlkokulu´nda incelemede bulundu, okulla ilgili yetkililerden bilgi aldı. Tören kapsamında ´Geleceğimiz yeşeriyor´ temasıyla düzenlenen fidan dikim etkinliğine de 3 bin adet fidan desteği yapılırken, Oruç Reis İlkokulunda bulunan alana da temsili fidan dikimi yapıldı.
Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu Büyükelçisi Landrut ve beraberindeki heyet, vali Doğan´ı makamında da ziyaret etti. Vali Doğan, Büyükelçi Landrut´u binlerce yıllık geçmişi ile birçok medeniyete ve 3 semavi dine ev sahipliği yapmış, barışın ve medeniyetin sembolü kadim şehir Hatay´da ağırlamaktan memnuniyet duyduğunu dile getirdi. Büyükelçi Landrut ise tarih ve kültür açısından çok önemli bir şehir olan Hatay´da bulunmaktan mutluluk duyduğunu ifade etti. Ziyarette, Dışişleri Bakanlığı Hatay Temsilcisi Büyükelçi Serdar Cengiz ´de bulundu.
Landrut ve beraberindeki heyet, Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş´ı da ziyaret etti. Resmi rakamlara göre 436 bin Suriyeli vatandaşın Hatay´da yaşadığını ifade eden Savaş, “Türkiye´de yaşayan 4 milyon Suriyeli vatandaş var. Bunların yaklaşık 500 bini de şehrimizde yaşıyor. Bu durumun sosyal, ekonomik ve psikolojik olumsuzluklarını uzun zamandır yaşıyoruz. Ancak yine de Hatay halkı ekmeğini 10 yıldır barış içinde misafirleriyle paylaşıyor” dedi. Suriye´de yaşananların tüm dünyanın sorunu olduğunu belirten Savaş, “Ekonomik imkânsızlıklar, geri kalmış ülkelerde insanları göçe zorluyor. Kırsaldan şehre yaşanan göçlerle birlikte şehirdeki işsizlik insanları gettolaşmaya ve huzursuzluğa itiyor. Bu durum siyaseten de mücadeleyi beraberinde getiriyor. Kendi yönetimleriyle barışık olmayanlar bulundukları yerden kaçıyor. İnsanlar, yıllık geliri 2 bin doları bulmayan Orta Doğu ülkelerinden 20-30 bin dolar yıllık geliri olan Amerika, Kanada gibi ülkelere gitmek istiyorlar. Bu problem bugün Suriye´de olabilir ancak yakın zamanda birçok Asya ve Orta Doğu ülkesinden Avrupa ve Amerika´ya göçler yaşanabilir. Maalesef ülkeler, esas büyük kanayan yarayı görmeyip ciltteki küçük yarayı pansuman ediyor. Hâlbuki hastanın ana damarı patlak. Suriye´de insanlarla birlikte insanlık da ölüyor. Bütün ülkelerin bu konuya bakışı insani temelde olmalı. Biz bu işe böyle bakıyoruz. Acı ama gerçek reçete budur' dedi. Suriye´deki gelişmelerin rejimin kendi halkına uyguladığı baskı sebebiyle yaşandığını söyleyen Landrut, “Hem Türkiye hem AB olarak bölgedeki çatışmayı diplomatik yollarla çözmek istiyoruz. Eğer bunu başarabilirsek, ülkesinden kaçan Suriyeliler ülkelerine onurlu, güvenli ve gönüllü olarak dönebilir. Maalesef ne rejim ne de uluslararası destekçileri krizin çözümü için katkıda bulunmuyor” dedi ve mevcut durumun bir süre daha böyle devam edeceğini düşündüğünü belirtti.
9549,89%1,94
34,54% 0,18
36,00% -0,62
3005,99% 1,50
5006,70% 1,01