İskenderun/SES
Bugün, ülkemizin kalkınması ve ekonomimizin güçlendirilmesinde önemli rol oynayan işçi ve emekçilerin alın terinin ne kadar değerli olduğunun ortaya konulduğu gün, 1 Mayıs emek ve dayanışma günüdür. En kutsal kazanç; alın teri ile kazanılan, helal kazançtır. Bizler, insana değer veren, emeğe saygı duyan ve alın terini kutsal gören, birlik ve dayanışma ruhunu yüzyıllardır yaşatan büyük bir medeniyetten gelen ve işçinin, emekçinin hakkını, alın teri kurumadan vermenin hassasiyetine haiz bir kültürün mensuplarıyız. Büyük ve güçlü Türkiye hedefleri yolunda alın teri döken ve emek veren tüm işçi kardeşlerimizin 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü´nü kutluyor, aileleriyle birlikte sağlıklı ve mutlu bir yaşam diliyorum.'
Dünyanın her yerinde işçi ve emekçiler bugünün barış ve dayanışmanın en önemli simgesi olduğunu ifade eden Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş da, 'Emek, hiçbir maddi karşılıkla ölçülemeyecek kadar yüce bir değerdir. Bir ülkenin bir şehrin kalkınmışlık düzeyi emekçilerine verdiği değerle orantılıdır. Bu nedenle tüm alanlarda emeğini, tecrübesini ve bilgisini ortaya koyarak tüm insanların refah seviyesinin yükselmesine vesile olan işçileri el üstünde tutmak ve haklarını korumak herkesin en temel sorumluluğudur. Biz de bünyemizde görev yapan tüm işçilerin haklarının korunması ve emeklerinin karşılıklarını almaları hususunda hassasiyet göstermekteyiz. Bunun yanı sıra EXPO 2021 Hatay gibi önemli organizasyonlar ve yerelden kalkınma projeleri ile vatandaşlara yeni iş olanakları sağlamaktayız' görüşünü kaydetti. 1 Mayıs´ın tarihçesini anımsatıp, 1889´da İşçi Bayramı olarak benimsendiğini belirten CHP İskenderun İlçe Başkanı Yusuf Mansuroğlu, 'O tarihten bu yana 1 Mayıs bütün dünyadaEmek ve Dayanışma Günü olarak kutlanılıyor. Ülkemizde de 1923´ten itibaren kutlanmakta olan 1 Mayıs, 1977´de İstanbul Taksim Meydanı´nda kana bulandı. Kutlama yapan emekçilerin üzerine açılan ateş ve panikte 34 işçi öldü ve pek çok emekçi de yaralandı. Acıları kapanmadı. 1 Mayıs kutlamalarının simgesi olan Taksim Meydanı, çoğu kez kutlamalara kapatıldı. İşçi Bayramlarını kutluyoruz ama hala açlık sınırının altında asgari ücreti, emekçilerimize reva görüyoruz' değerlendirmesini yaptı. Açıklamasında Can Yücel´in 'Dünya öküzün boynuzları üstünde dururmuş/ Her kıpırdayışında öküz, deprem olurmuş.../Oysa dünya, işçilerin omuzları üstünde durur/Kıpırdasın da gör deprem nasıl olur!' dizelerine yer veren Mansuroğlu, 'Yıllardır kendisini ilelebet iktidarda kalacak sanan AKP sonunda işler iyice sarpa sarınca ülkenin vaziyetini unutturmak için her gün gündem değiştiriyor. 12 Eylülcüler de, ANAPlılar da bunlar gibi sanmışlardı ama mahkeme kadıya mülk olmuyor, hepsi gitti. AKP de gidecek. Biz doğrulunca onlar iyice eğrilip bükülecek'ifadesini kaydetti. Defne Belediye Başkanı İbrahim Güzel de, 'Şehirlerin, ülkemizin kalkınması ve gelişmesi için alnının teriyle, bileğinin ve yüreğinin gücüyle çalışan işçilerimizin ortaya koyduğu emek bizim için her zaman yücedir, kutsaldır. Onların emeklerinin karşılığını alması, hak ettiği sosyal ve özlük haklarına kavuşması hepimizin ortak sorumluluğudur' değerlendirmesini yaptı. Samandağ Belediye Başkanı Refik Eryılmaz ise, 'Ülkenin tüm kaynakları ile kalkınması ve üretmesi için işçisinden çiftçisine, memurundan emekçisine eşit ve adil bir düzenin var olması gerekir. Kadın, erkek, çocuk fark etmeden, din, dil, ırk ayrımı gözetmeden verilen hak ve emek mücadelesi hem kutsal, hem de insanlık tarihi için gerekli bir eylemdir. Bu verilen mücadele; sınıf ayırımı yapılmadan, herkesin eşit ve iyi koşullarda sağlık, eğitim vb. temel imkanlardan faydalanabildiği adil ve eşit bir dünya için verilen haklı mücadeledir' açıklamasını yaptı. Memur Sen Hatay İl Temsilcisi İsmail Bayrakdar da, 'Dünyadaki en önemli değer, emek vermektir; çünkü yaşamak demek, emek demektir. Emeğin sermayeden güçlü olduğunu yineliyor, insan onuruna saldıran emperyalist düşkünlüğe, insani değerleri ayaklar altına alan kapitalist düzene, insanı ve onun emeğini ötekileştiren iktisadi düşüncelere son vermek için inançla ve dirençle soylu mücadelemizi sürdürüyoruz. Sermayeyi değil, kamu görevlilerinin ve işçilerinin refahını esas alan, sömürüye karşı kamu görevlilerinin ve çalışanların haklarını koruyan, büyüme ve refahını çalışanlarıyla paylaşan ve onların yararını önemseyen toplumsal düzenin öncelenmesini istiyoruz' düşüncesini paylaştı.