1 Mayıs'a 4 kutlama

Akın Bodur/İskenderun

İskenderun'daki 1 Mayıs kutlaması, Atatürk Bulvarı üzerindeki Merkez Bankası önünde toplanmayla başladı ve Atatürk Bulvarı, Tayfur Sökmen Bulvarı üzerinden yürünerek ulaşılan TCDD İskenderun Gar Alanında düzenlenen mitingle sona erdi.

Yürüyüşe katılan gruplar, "Yaşasın 1 Mayıs İşçi Bayramı; Birleşe birleşe kazanacağız; Her şey çok güzel olacak; Faşizme karşı omuz omuza; Her yer Taksim, her yer direniş; Hak, hukuk, adalet; Mustafa Kemal’in askerleriyiz; Susma sustukça sıra sana gelecek; Ekrem Başkan yalnız değildir; Baskılar bizi yıldıramaz; Emekçiler el ele genel greve; Yaşasın sınıf dayanışması; Gün gelecek, devran dönecek, AKP halka hesap verecek; Kadınlar diz çökmez boyun eğmez; Her yer rüşvet her yer yolsuzluk; Zam zülüm işkence işte AKP; AKP mezara, halk iktidara; İnsanlar aç, insanlar işsiz, işte kapitalist sisteminiz; Sermayeye köle olmayacağız; İnsan haklarıyla insandır; Boyun eğme memlekete sahip çık; Güçlüyüz, haklıyız, kazanacağız; Yılgınlık yok direniş var; Yolbulan işçisi, direnişin simgesi; Patronlara değil emekçiye bütçe; AKP elini emekçiden çek" sloganları atarak miting alanına ulaştı.

Yolbulan Metal fabrikası işçilerinin taşıdığı "Hakkımız için 316 gündür grevdeyiz" ile İskenderun Emek ve Demokrasi Platformunun "Yaşasın 1 Mayıs" yazılı pankartlarının taşındığı yürüyüşe, Dörtyol Belediye Başkanı Bahadır Amaç, Arsuz Belediye Başkanı Sami Üstün, Atatürkçü Düşünce Derneği Genel Başkan Yardımcısı Özgür Çınar da katıldı. 

Merkez Bankası önünden TCDD İskenderun Gar Alanında kadar yaklaşık bir buçuk kilometre yürüyen katılımcılar, alanda bir Mayıs şarkıları ve ilk 1 Mayıs şiirini yazan kadın şair Yaşar Nezihe'nin şiiriyle karşılandı.

“Ne kayıplarının sorumluları hesap verdi, ne de yaralar sarıldı”

1 Mayıs Emek ve Dayanışma Gününde, "Bu daha başlangıç, mücadeleye devam" sloganı arasında, yürüyüş ve mitingi düzenleyen tertip komitesi adına konuşan Mustafa Ünsal, grevi sürdüren Yolbulan Metal Fabrikası işçilerine desteklerini sürdüreceklerini ifade etti.
"Hadi uyan/ Aydınlığa çık da çil gözlerin ışısın/ İlkyazlar sıcağı biriksin yüreğine/ Yoksul olsan da uyan, garip olsan da uyan/ Madem ki güzelsin, güzeli yaşatmak için/ Madem ki iyisin, iyiliği yaşatmak için/ Madem ki umutlusun, umudu yaşatmak için" dizelerinin yer aldığı 1 Mayıs şiirini okuyan Ünsal, "Bugün, işçi sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma günü. Bugün dünyanın dört bir yanındaki sınıf kardeşlerimizle beraber demokrasiye, adalete, özgürlüğe, eşitliğe, barışa ve kardeşliğe dair umutlarımızı ve taleplerimizi haykırmak için bir aradayız. Bugün, bu kötülük düzenine karşı mücadele etmek için bir aradayız" dedi. Dünyanın ve yurdun neresinde olursa olsun yüreği aydınlık bir gelecek için çarpanlara, emek, barış ve demokrasi için zindanlara dolduranlara ve o zor koşullarda dahi demokrasi için çaba göstermeye, direnmeye devam edenlere, emeğin kürsüsünden selam gönderdiklerini ifade eden Ünsal, şunları söyledi: "Aradan geçen 815 günlük sürede ne yazık ki ne bu kadar yaşanan can kayıplarının sorumluları hesap verdi, ne de yaralar sarıldı. Bizler deprem bölgesinde yaşayanlar hala yıkımlarla molozlarla.su kesintileri ile.asbest ve zehirli gazlarla, çoğunluğun kalıcı barınma alanlarına ulaşamadığı, işsizlik, ekonomik sıkıntılarla yaşamaya çalışıyoruz. Depremzedelerin sorunlarının takipçisi olmaya ve Samandağ'da olduğu gibi deprem sonrası halkın elinden zorla alınan zeytinliklerin, arazilerinin, rezerv alanlarının iptal edilmesi ve hak kayıplarının giderilerek, depremzedelere bedelsiz kalıcı konut verilmesi için mücadele etmeye devam edeceğiz."

"Suriye’de yaşananlara sessiz kalmayacağız"
8 Aralık süreciyle yanıbaşımızdaki Suriye’de başlayan tekfirci, selefi, cihadist yapıların yönetimi ele geçirmesi sonrası başta Aleviler olmak üzere Suriye halklarına yönelik işkence ve katliamlar soykırıma dönüştüğünü, özellikle Alevi kadınlara dönük kaçırma, istismar ve kaybettirmelerin arttığını anlatan Ünsal, "Suriye’de yaşanan katliam ve işkencelere rağmen maalesef uluslar arası güçler  sessizliğini korumaktadır. Suriye’de yaşanan katliamlara sessiz kalmayacağız. Suriye halkları ile dayanışmayı büyüteceğiz" dedi.

“Biz kazandığımızda, demokrasi, adalet, barış, halk kazanacak”

"Biz bu ülkenin tüm değerlerini ve güzelliklerini üretenleriz. Biz işçileriz, kamu emekçileriyiz, mühendisleriz, mimarlarız, hekimleriz, emeklileriz, gençleriz, kadınlarız. Bugün ülkenin dört bir yanında 1 Mayıs  meydanlarında buluştuk. İl il, ilçe ilçe, mahalle mahalle, sokak sokak 1 Mayıs meydanlarına aktık. Kendini bu ülkenin sahibi sananlara, halktan büyük bir güç olmadığını bir kez daha gösterdik" diyen Ünsal, şöyle konuştu: "Biz tüm renklerimiz ve farklılıklarımızla Türkiye’yiz.
Ve bugün 1 Mayıs meydanlarında başka bir yaşamın, başka bir Türkiye’nin müjdesini vermek için bir aradayız. Bugün 1 Mayıs alanlarında bir kez daha tanık oluyoruz ki ülkemizde yepyeni bir güneş doğuyor, mutlu bir hayat filizleniyor. 1 Mayıs alanlarından bir kez daha ilan ediyoruz ki; zorbaların değil işçilerin, emekçilerin, halkın egemen olduğu bir düzen mümkün! Ürettiğimiz değeri adaletli bölüştüğümüz, asgari ücrete ve asgari yaşamaya mahkum kalmadığımız bir düzen mümkün! 
Demokratik haklarımızı kullanabildiğimiz; sendikalı olabildiğimiz, grevlerin yasaklanmadığı; itiraz edenin, hakkını savunanın kapısına gece yarısı kimsenin dayanmadığı bir düzen mümkün! 

Çalışırken ölmediğimiz, sağlığımızı kaybetmediğimiz, tükenmediğimiz, tacize-şiddete-ayrımcılığa uğramadığımız, 8 saat insanca çalışıp, 8 saat insanca dinlenip, 8 saat insanca yaşadığımız bir düzen mümkün! Onlarca yıl çalıştıktan sonra emekli olabildiğimiz, emeklilik hakkımızın gasp edilmediği, emekli olunca çalışmak zorunda kalmadığımız, emeklisini insanca yaşatan bir düzen mümkün! Ülke kaynaklarının sermaye için, rantçılar için, savaş için, siyasi rakipleri tasfiye etmek için değil bizi, 86 milyonu insanca yaşatmak için kullanıldığı bir düzen mümkün! Kimsenin ikinci sınıf vatandaş olmadığı; dilimize, inancımıza, kimliğimize, kökenimize bakılmadan hepimizin tüm renklerimizle eşit yurttaşlar olduğumuz; bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçesine yaşadığımız bir düzen mümkün! Sokaklarda, işyerinde şiddetin, tacizin olmadığı; kadınların güvencesiz ve esnek çalışmaya mahkum edilmediği, ayrımcılığa uğramadığı bir düzen mümkün!

Çocuklarımızın okula aç girmediği; öğretmenlerin bir gecede sürgün edilmediği; diplomaların tek kişinin emriyle iptal edilmediği bir düzen mümkün! Yıllarca çalışıp, okullar bitirip, en zor sınavları geçip “mülakat” adı verilen tek adama sadakat sınavına maruz kalmadığımız; çalışma hakkımız başta olmak üzere kazanılmış haklarımızın korunduğu bir düzen mümkün! Gazetecilerin, sendikacıların, sanatçıların, akademisyenlerin, belediye başkanlarının, muhalif siyasetçilerin, gençlerin hapse atılmadığı, özgür bir Türkiye mümkün! Büyük bölümü deprem bölgesindeki bir ülkede, felaketi çaresizce beklemediğimiz, rantı değil doğayı ve yaşamı korumayı hedefleyen bir düzen mümkün! Tek bir kişinin değil, kayyumcuların değil, halkın söz ve karar sahibi olduğu bir düzen mümkün; gerçek bir demokrasi mümkün! Bugün Türkiye’nin dört bir yanındaki yüzlerce 1 Mayıs alanından aynı anda hep beraber ilan ediyoruz: Emeğin, demokrasinin, adaletin, barışın, eşitliğin, özgürlüğün ve kardeşliğin egemen olduğu bir düzeni kuracağız. Yeter ki birlik olalım, yeter ki mücadele edelim. Yeter ki tek başına olmadığımızı bilelim, kurtuluş için hep beraber olalım. 2025 yılında 1 Mayıs meydanlarında milyonlar kendisinin, çocuklarının ve ülkenin geleceği için söz veriyor: Yarından tezi yok, bu meydandan ayrılır ayrılmaz nerede çalışıyorsak, nerede yaşıyorsak, nerede mücadele ediyorsak orada örgütleneceğiz. Gücümüzün birliğimizden geldiğini bilecek ve örgütlü olacağız. Örgütlenerek kazanacağız, birleşe birleşe kazanacağız, ama mutlaka biz kazanacağız. Biz kazandığımızda, demokrasi kazanacak, adalet kazanacak, barış kazanacak, kardeşlik kazanacak, emek kazanacak, bu ülke, bu halk kazanacak!"

Ünsal, emeğin sömürülmediği, herkesin güvenceli, insanca çalıştığı bir işinin ve gelirinin olduğu, sendikal hak ve özgürlüklerin ihlal edilmediği, grevlerin yasaklanmadığı, vergide adaletin sağlandığı, emeklilere insanca yaşamaya yetecek bir aylık verildiği, haksız ve hukuksuz bir şekilde ihraç edilen KHK’lilerin işine geri döndüğü, kadınları aile içinde tanımlayan, bedenine ve emeğine saldıran politikaların son bulduğu, toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin ortadan kaldırıldığı, eşit yurttaşlığın, barış ve kardeşliğin hâkim olduğu bir dünya ve ülke kuracaklarını da ifade etti.

Çoğu öğretmenlerden oluşan Grup Sıla, İskenderun 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'nde sahne aldı ve şarkılarını katılımcılar için seslendirdi. Katılımcılar, türküler eşliğinde 1 Mayıs halayı da çekti.

Öte yandan Defne'de düzenlenen 1 Mayıs 2025 Emek ve Dayanışma Günü kapsamında kentte ve Antakya'da birçok cadde, kavşak ve meydan trafiğe kapatıldı. Defne ve Samandağ mitinglerinin coşkulu geçtiği belirtildi.