İskenderun'da 46 aile, 6 Şubat depremlerinde 20 ay sonra evlerinin rezerv alana dahil edilmesinin şaşkınlığını yaşıyor.
Akın Bodur/İskenderun
6 Şubat depremlerinde az hasar alan konutlarının tadilatını yaptırarak oturan İskenderunlu depremzedeler, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının, depremden 20 ay sonra evlerinin rezerv alana dahil edilmesinin şaşkınlığını yaşıyor. Hatay'da, rezerv alan ilan edilen bölgede bulunan hasarsız ya da az hasarlı binalar, 'plan bütünlüğünü bozuyor' gerekçesiyle, yıkılıyor ve mülk sahipleri aylarca kiracı konumuna düşercen, yıkılan evinin yerine yapılacak evleri alabilmek için de milyonlarca lira borçlandırılıyor.
İskenderun'un İsmet İnönü Mahallesinin Şahin Tepesi mevkiindeki oturanlardan 46 sakin, depremden 20 ay sonra evlerinin rezerve alan alınmasına tepki gösterdi, hemen karşılarında bulunan 120 konutun, sahiplerinin 'müteahhitle anlaşması üzerine rezerv alandan çıkarılmasını' manidar bulduklarını ifade etti.
Tebligat yok ama harita müdürlüğün sitesinden yayınlandı
İsmet İnönü Mahallesi Muhtarı Engin Aktuğ, mahallenin Şahin Tepesi mevkiinde 'rezerv alan' değişikliği yaşandığını, 'altı katlar' diye anılan 10 bloktan oluşan 120 dairenin sahiplerinin müteahhitle anlaşması üzerine, konut alanı 'rezerv alandan' çıkarıldı ama karşısında bulunan 40 konut ile arkasındaki üçü yıkılmış, 3 katlı ve 6 daireli sağlam bir binadan oluşan toplam 24 konutun olduğu alanın da rezerv alana dahil edildiğini ifade etti. Gazetemize konuşan muhtar Aktuğ, "Buna ilişken henüz resmi bir yazı gelmedi. Resmiyete binmedi ama bölgedeki rezerv alan değişikliğini Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Hatay İl Müdürlüğü'nün internet sitesinde yayımlanan haritada görebiliyoruz. Sistemde görünen değişikliğin resmileşmesi için bize resmi yazının gelmesi ve bunun muhtarlıkta ilan edilmesi varsa itirazların da alınması gerekiyor" dedi. Muhtar Aktuğ, İsmet İnönü Mahallesi'nde rezerv alan olarak önceden 5 noktanın belirlendiğini ve oraların da ihaleye verildiğini, haritada yeni gösterilen rezerv alan için henüz bir ihalenin yapılmadığını da anlattı.
“Biz mağdur edilirken, müteahhitler zengin mi edilecek?”
Şahin Tepesi 10. sokak üzerinde bulunan 40 daireli iki blokta yaşayan sakinlerden Mükremin Kurtcephe (72), SES'e yaptığı açıklamada, depremler sonrası Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü görevlilerince yapılan hasar tespitlerinde hem binanın hem de konutlarının az hasarlı olduğunun tespitinin yapıldığını, az hasarlı olanların ise evlerinin tadilatını yaptırarak oturmayı sürdürdüğünü söyledi. Bölgede ve kentte az hasarlı binaların tadilatının sürdüğünü de belirten Kurtcephe, "Ancak, depremden 20 ay sonra, birkaç gün önce, 40+3 konutun bulunduğu evlerimizin 'rezerv alan' içerisine alındığını, karşımızda olan 60 konutluk alanın da 'rezerv alandan çıkarıldığını' öğrendik. 60 konut sahibi müteahhitle anlaştığı için başvuru yapmaları üzerine rezerv alandan çıkarılmışlar. Orası rezerv alandan çıkarılınca bizim konutlar mı rezerv alana dahil edildi. Evlerimiz üzerinden müteahhite rant sağlanırken, biz kiraya sürülüp, birkaç milyon lira borçlandırılacak mıyız? Sanki birileri 'bugün canım rezerv alan ilan etmek istiyor' dedi ve evlerimizi o alana dahil etti. Eşi ve çalışmayan çocuklarıyla yaşayan memur emeklisi ve başka geliri bulunmayan biri olarak hem kiraya çıkacam, hem de geçinmeye çalışacam hem e tadilatını yaptırdığım evimi birkaç yıl sonra yeniden alabilmek için milyonlarca lira mı borçlanacağım? Evimiz hasarlıyla niye biren çok kez yapılan incelemede 'az hasarlı' raporu verildi? Az hasarlıyla niye rezerv alana alınıyor? Bizim konutlar plan bütünlüğü bozuyor? Biz borçlandırılırken, evlerimiz üzerinden müteahhitlere rant mı sağlanacak? Müteahhite iş çıkartmak için evlerimiz rezerv alana mı alındı? Biz mağdur edilirken, müteahhitler zengin mi edilecek? Böyle bir şeyi kabul etmiyoruz ve etmeyeceğiz. Hukukun gerektirdiği her şey yola başvuracağız" değerlendirmesini yaptı.
“Sosyal devlet, toplumun yaşadığı felaketi ona mal etmez, sahiplenir”
Manzarası, havası, doğası olarak seçtiği bölgede 30 yıldır aynı yerde oturduğunu anlatan emekli öğretmen Reşit Gürler (70), "Burası İskenderun'un en güzel, doğa olarak da en mükemmel yerlerinden biri. Ama uzun süreden beri yeteri kadar bakım olmadığından bazı dağılmalar oldu. Depremde birkaç yerleri yıkılması, yıkılmayan birkaç binanın da onu takip edilmesi amaçlanmaktadır. Sosyal devlet, toplumun yaşadığı felaketi ona mal etmez, sahiplenir. Sosyal devlet, bunun için vardır yoksa sosyal devlet bir mağduriyeti vatandaşa ikinci bir kazanç olarak yüklemez. Bizim amacımız burayı rezerve alana dahil eden ve yıkılmamış binaların mağduriyetini devletin üstlenmesi. Diğerleriyle eşit proje yapılacaksa bu şekilde dahil edilmeli. Yoksa insanları evinden barkından edip de 20 yıl boyunca 'evinde kirada oturur gibi oturtmasına' gönlümüz razı olmuyor. Biz buna karşıyız" dedi.
“Binamız sağlamsa niye yıkılsın ki?”
Aynı bölgede oturan Şefika Kani (65) ise aynı bölgede 'altı katlar' diye anılan konutlardaki evinin yıkılması üzerine çocuğunun yanına yerleştiğini ifade etti ve "Depremde çok kişi mağdur oldu, sağlam evler yıkılarak ve insanlar borçlandırılarak mağduriyeti arttırmak doğru değil. Evimiz yıkıldı, çocuğumun yanına geldim. Burası da yıkılırsa nereye gidecem, gidecek yerim, yerimiz yok. Deprem acısını korkusunu yaşadım, evimiz yıkılınca çaresizliği yaşadık, çareyi çocuğumun yanına gelerek buldum. Aynı acıyı, çaresizliği şimdi de çocuklarımızla birlikte yaşamak istemiyorum. Yetkili hiç kimse bize bir şey söylemiyor, ama herkes her şeyi söylüyor. Ne olacak, neden olacak? En azından bize açıklamalar lazım. Ne olacağını, burada oturanlar olarak bilmiyoruz. Akşamları kafamı yastığa koyduğumda sabaha kadar yatamıyorum. Bina, depremde zarar gördüyse yıkılsın ama binamız sağlamsa niye yıkılsın ki?" diye konuştu.
3 katlı sağlam bina yıkılacak yerine 6 kat dikilecek
Çevresindeki üç ayrı binanın ağır hasar alması üzerine yıkıldığını anlatan Ali Dede Cimelek (61), "Bizim evimizin olduğu bina sağlam. Deprem sonrası yapılan hasar tespitlerinde 'hasarsız' çıktı. Binanın rezerv alanda olduğu söyleniyor ama resmi bir açıklama yok" dedi. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının yayımladığı rezerv alan haritalarında, bölgede yapılacak konutların 1+5 kat olarak planlandığını anlatan Cimelek, "Sağlam binada bulunan evim, sadece rezerv alana dahil edildiği için yıkılacak ve ben evimin yerine yapılacak yeni ev için de milyonlarca lira borç ödeyeceğim. Deprem bölgesinde kat sayısının az tutulması gerekirken, 3 katlı binadaki evimin yerine 6 katlı bina yapılacak ve orada oturmamız istenecek. Niye?" diye sordu. Cimelek, bölgeye bakıldığında dört katın üzerindeki birçok binanın yıkılmış olduğunun da görülebileceğini anımsattı.
Toplumun ve deprem mağdurlarının çoğunun iktidara güvenmediğini de ifade eden ve isminin açıklanmasını istemeyen 70 yaşındaki bir sakin ise "Güvense, kapıdan çıkacak. Evinin yıkılma söz konusuyken burada onlarca kişi değil, yüzlerce kişinin olması lazımdı. Ben rezerv alana dahil edilen 46 konutta değil, arka taraftaki iki katlarda oturuyorum. Ama komşumun sorununu duyarlı biri olarak, sorunu burada iletmek için varım" diye konuştu.
9241,06%-0,39
34,38% 0,15
36,55% -0,19
2877,90% -0,54
4815,24% -0,68