Tarih: 27.10.2017 11:27

3 bin yıllık ortaklık: Aşure

Facebook Twitter Linked-in

Sadet Berkyürek/İskenderun

Çarşamba Sohbetleri´nin konuşmacı konuğu Hacı Bektaşı Veli Anadolu Kültür Vakfı İskenderun Şube Başkanı Dr. Halil İbrahim Ayaz, Cemevi´nin katkısı ile hazırlanan aşurenin yapımına ve dağıtımına aşure duası ile eşlik etti, Muharrem ayında Adem peygamberden buyana gerçekleştiği anlatılagelen mitolojik olayları, Muharrem ve aşurenin Anadolu kültüründeki ve inançlardaki yerini anlattı.

Apartman yaşamlarının kapalılığında bile iletişimi ve paylaşmayı aralayan bir geleneği de temsil eden aşure ayı olarak da bilinen Muharrem ayında Nuh peygamberin kendisine inananlarla tufandan kurtuluşu, Firavunun gazabından kavmiyle kaçan Musa peygambere Kızıldeniz´i ikiye ayrılıp yol vermesi, İbrahim Peygamberin Nemrut tarafından atıldığı ateşin suya dönüşmesinin anlatılageldiğini de kaydeden Dr. Ayaz, aşurenin geçmişten günümüze temsil ettiği değerleri, inanç sistemi içindeki yerini ele aldığı konuşmasında, aşurenin 10 sayısından geldiğini ve Muharrem ayının 10. gününe denk geldiğini ve toplama, birleştirme anlamı taşıdığını kaydetti.

Muharrem ayının 10. günü olan Aşure gününün Kerbela ve Hz. Hüseyin´in şehit edilişini de anımsattığını söyleyen Dr. Ayaz, Hz. Hüseyin´in Kerbela´daki şehadetinden sonra Alevilerin bu ayı maten ayı, oruca da matem orucu dediklerini ve 12 imama adadıklarını söyledi. Hz. Muhammed´in Mekke´den Medine´ye hicret ettiği ve Hz. Ali´nin doğum günü olarak kabul edilen bu günün Alevi inancındaki yerini ise Dr. Ayaz, şöyle anlattı: “Kerbela şehidi Hz. Hüseyin için tutulan bir matem orucudur. Bu olayın Muaviye´nin oğlu Yezid´le iktidar kavgasından kaynaklanıyor. Hz. Hüseyin´in bulunulan hak iddiasına karşı dik duruşu, zalime karşı, zulme karşı, her türlü baskıya rağmen mücadelenin bir örneğidir. ve biz bu duruşu yapı olarak kabul ederiz.”




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —