Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İskenderun İlçe Başkanı Yusuf Mansuroğlu, Hatay´da CHP tabanından yaklaşık 80 bin oyun HDP ve İYİ Parti´ye kaydığını belirtti.
Sadet Berkyürek/İskenderun
Mansuroğlu, sorumluluk bölgelerindeki oy kaybının nedenlerini de ele aldıkları raporu 19 Ağustos´a kadar tamamlayarak CHP Genel Merkezi´ne teslim edeceklerini söyledi.
CHP´nin Hatay´da yaşadığı oy kaybının nedenleri arasında liste etkeninin bulunduğunu, genel seçimde örgütlerin de verimli olamadığını ifade eden Mansuroğlu, Payas Belediyesi eski Başkanı Öztürk Çolak´ın aday adaylık değerlendirme toplantısında partisinde yaşanan kurultay tartışmaları ve Hatay´daki oy kaybına ilişkin soruları yanıtladı.
Mansuroğlu: Hatay´da da oy kaybettik
CHP´nin ülke genelinde 3 puanlık oy kaybı gerekçesinin Hatay´da da yaşandığını kaydeden Mansuroğlu, “Hatay´da da partili duruşuna aykırı, ters bir durum yaşadık. Bu konuda raporlarımız hazır. Ayın 19´una kadar yöremizle ilgili sıkıntı ve çözümlerle ilgili raporumuzu genel merkezimize teslim edeceğiz” dedi.
Hatay´da CHP´nin diğer partilere giden 80 bin civarında oyu bulunduğunu ve bu oyların HDP ile İYİ Parti´ye kanalize olduğunu söyleyen Mansuroğlu, bunun nedenleriyle ilgili şunları ifade etti: “Genel Merkezimizin ilk listenin ardından ikinci listeyi açıklaması, bunun yarattığı, ilk listedeki arkadaşlarımızın yaşadığı ve yaşattığı sıkıntılar var. Bunların hepsi birer etken. Bir de bunları aşmak için çok düzgün bir çalışma mı yapıldı; hayır. Biz genel merkezin dışında il örgütümüz ve bazı ilçelerde aşırı sıkıntı yaşadık. Örgütler verimli olamadı.'
CHP´de kurultay talepleri ve süreçteki tartışmaların havuz medyası tarafından ‘şişirildiği´ inancında olduğunu da sözlerine ekleyen Mansuroğlu, parti içi tartışmaları demokratik şekilde yönetilen partilerdeki doğal süreç olarak nitelendirdi.
'İsimlerin değil, fikrin, zihniyetin değişmesi gerekir'
Mansuroğlu, şu değerlendirmeyi yaptı: “Her partide kurultay, seçim istemek o partideki üyelerin, delegelerin en doğal hakkıdır. Ben de kurultay delegesiyim, ama ben imza vermedim. Çünkü şuna inanıyorum; Kemal Bey gitsin, Muharrem gelsin, sorunlar böyle çözülecek´ diye düşünmüyorum. Ben o düşüncenin, fikrin, zihniyetin değişmesi konusunda ısrarcıyım. Şu anda bir tüzük kurultayına doğru gittiğimiz görülüyor. Ben de tüzüğün değişmesi için, tüzükte eksikliğini hissettiğimiz demokratik maddelerin, hakkımız olan önseçimin, her üyenin seçme-seçilme hakkının tekrar birinci madde olarak konulmasının yanında yer alacağım. Bizler diğer partiler gibi değiliz. Diğer partilerde açıklama yapar, öbürleri kabul eder. Biz gerçekten düşünen, üreten, eleştiriyi sonuna kadar savunan bir siyasi örgütüz. Bunun da dışarıya yansıması doğal. Çünkü biz düşüncemizi çok açık ve net söyleriz. Bunun dışarıya yansıması ise parti içinde bir kriz, buhran varmış gibi gözüküyor. Böyle bir şey asla yok. Eğer kurultay toplanırsa oradan çıkacak her kararın arkasındayız, kurultaydan çıkacak genel başkanımızın da arkasındayız. Böyle bilinmesini istiyorum. CHP içindeki kurultay talebi havuz medyası tarafından özellikle şişiriliyor. İnönü-Deniz Baykal, Altan Öymen´den sonra Baykal-Sarıgül çekişmesi… bu her partide olması gereken, demokratik şekilde yönetilen partilerde olması gereken bir süreç, sorunun böyle çok büyük olduğunu düşünmüyorum.
9367,77%3,72
34,48% 0,07
36,21% -0,34
2960,09% 0,86
4956,37% 0,55