Tarih: 05.01.2021 17:35

'AİHM kararları bağlayıcıdır'

Facebook Twitter Linked-in

 

İskenderun/SES
 Baroların yaptığı ortak açıklamada, “Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi´nin çekince koymaksızın imzaladığımız 46. maddesine göre, Mahkeme´nin kararları tüm üye devletler için bağlayıcıdır” ifadesine yer verildi. 26 baronun ortak açıklamasında şunlara yer verildi: 'Anayasa´nın 90. maddesine göre ulusal norm hiyerarşisinde Türkiye´nin taraf olduğu sözleşmelerde yer alan hükümlere üstünlük tanınmaktadır. AİHM kararlarının uygulanmamasının Konsey´den çıkarılmaya kadar giden sonuçlarının olduğu da unutulmamalıdır. Bu nedenle; Türkiye´nin uluslararası yükümlülükleri de dikkate alındığında, anayasamızın 2. maddesinde belirtilen bir hukuk devleti olmanın gereği olarak, AİHM kararı derhal yerine getirilerek Selahattin Demirtaş, tahliye edilmelidir.'
AİHM´nin büyük dairesinin HDP eski eş genel başkanlarından Selahattin Demirtaş´ın davası görüştüğünü ve mahkemenin Selahattin Demirtaş´ın tahliyesine karar verildiğini anımsatan ve Demirtaş´ın serbest bırakılmasını talep eden HDP Hatay İl Eş Başkanları Kerem Nalbant ve Aysel Eşiyok ise yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi: 'Ancak kararın açıklanmasından hemen sonra, başta Erdoğan, Soylu ve Bahçeli´nin yaptığı açıklamalar, yıllarca ´hukuk´u kendi talimatlarıyla nasıl araçsallaştırdıklarının itirafıdır. Bir taraftan 2021 yılının reform yılı, yüzümüzü AB´ye dönüyoruz, diyecek, diğer taraftan da ´AİHM kararlarını tanımıyoruz, takmıyoruz´ açıklamalarını koro şeklinde dillendirecek; Bu kadar derin çelişkilerle dolu açıklamalara ne Türkiye kamuoyu ne de dünya kamuoyu inanmaz. Türkiye´de insanlar yargının siyasallaşması sonucunda çareyi dışarda, AİHM´de aramaya çalışıyor. Tıpkı geçmişte Erdoğan ve binlerce insanın mağduriyetlerinin giderilmesi için yaptığı gibi. Türkiye, Rusya´dan sonra AİHM´de en çok mahkumiyet alan ikinci ülke. Bu mahkumiyet kararları aynı zamandan ülkemizdeki hukuk sisteminin özetidir bir bakıma. Türkiye de hukuk, siyasal direktiflerle biçim almaya devam ettikçe ne yabancı sermaye gelir ne de tarihin en derin ekonomik krizi çözülür. Ülkemiz de demokratik gelişmişlik ile ekonomik gelişmişlik eşgüdümlü ilerlemek zorundadır. AKP iktidarı bu akılla soruna yaklaşmaya devam ederse değil sorunu çözmek, olsa olsa, ekonomik, siyasal, toplumsal ve hukuksal sorunların derinleşmesine hizmet edecektir.'




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —