'Şişmanların yaşı ve cinsiyeti değişti'

Akın Bodur/Arsuz

'Sorun tırmanarak gidiyor. Yağlanma sorunu ve her türlü kanserin de risk faktörü arasında; kalp-damar sorunu da yaratıyor. Şişmanların yaşı ve cinsiyeti değişti' diyen Dr. Dağdelen, şu değerlendirmeyi yaptı: 'Önceleri, anneannelerimiz şişmanlamasın diye mücadele ederken, şimdi torunlar öyle. Çocuklardaki kilo, ömür boyu mücadeleyi getirir. Nedeni ise yaktığımız enerjiden daha fazlasının alınması. Ya aldığımız kadar enerji yakacağız, hareket edeceğiz ya da hareket ettiğimiz kadar alacağız' dedi.

Kişi başına yılda 109 kilo ekmek tüketiliyor
12. Füsun Sayek Sağlık ve Kültür Etkinlikleri kapsamındaki 'Toplum bilgilendirmesi: Sağlıklı beslenme' üzerine konuşan Hacettepe Üniversitesi öğretim üyesi Dr. Selçuk Dağdelen ise obeziteyi ülkenin ciddi bir sağlık sorunu olarak niteledi. Dr. Dağdelen, 'Sorun tırmanarak gidiyor. Yağlanma sorunu ve her türlü kanserin de risk faktörü arasında; kalp-damar sorunu da yaratıyor. Şişmanların yaşı ve cinsiyeti değişti. Önceleri, anneannelerimiz şişmanlamasın diye mücadele ederken, şimdi torunlar öyle. Çocuklardaki kilo, ömür boyu mücadeleyi getirir. Nedeni ise yaktığımız enerjiden daha fazlasının alınması. Ya aldığımız kadar enerji yakacağız, hareket edeceğiz ya da hareket ettiğimiz kadar alacağız. Günümüzde çocuklarda hareket azaldı. Artık çocuklar bağ-bahçede top oynamıyor, oynayamıyor ama beslenmede de sorun var. Amerika´da yaşayanlar süper obezite ye yakalanırken, Hisdistan´dakiler daha az obezken şeker alabiliyor. Batı ülkelerinin eğzersiz yapması nedeniyle de farkı getiriyor. Onlarda protein fazla yemiyor ve bitkisel kaynaklı beslenme var. Ama toplumumuzda yoğun karbonhidrat beslenme alışkanlığı var. Hatay da böyle. Kişi başına yılda 109 kilo ekmek tüketiyoruz. Bu rakam dünyanın 4, Avrupa´nın 7 katı oranında. Ama bu bir kültür. Ve ebeveynler bu konuda kusurlu, kabahatidir. Börek, pilav, makarna vs. Evdeki beslenme, unlu mamüller tüketerek başlıyor. Çalışma veya eğitim hayatında ise güne simit-poça ile başlıyoruz. beslenme kültüründe acil değişiklik yapılmalı. Bu da akşamdan sabaha alınan bir kararla değil, hep birlikte kafa yormamız gerekiyor' dedi.

Her ünvanı olan beslenme uzmanı değil
Ekranlara çıkan ve ´beslenme uzman´larına dikkat edilmesi gerektiğini belirten, uzman olduğu belirtilenlerin hangi alanda uzman olduğunun önemli olduğunu ifade eden Dr. Selçuk Dağdelen, bu tür kişileri ´medyatik doktor profili´nde olduğunu ve dikkatli yaklaşmak gerektiğini de kaydetti.

'Protein sorunu bayramdan bayrama çözülemez'
Dr. Dağdelen, konuşmasını şöyle sürdürdü: 'Fazla unlu mamül, fazla enerji olarak vücutta yağa dönüşüyor. Türkiye´nin bu kadar yoğun karbonhidratla beslenmemesi gerekiyor. Bu Türkiye´nin ciddi halk sağlığı problemlerindendir. Kümes hayvanları, üç tarafı denizle çevrili ülkemizde balık var ve ucuz et tüketimimiz yok. Bu bulunmalı. Bu sorun Kurban Bayramından Kurban Bayramına çözülebilecek bir sorun değil. Tavuk ve kırmızı ete denetim sorunu olmamalı. ne kadara yapılıyor bu? Açıkçası ben emin değilim.'

Çocuklara pasta yerine meyve verin
'Kadınlar, anneler de çocukları sevindirmek için pasta-börek değil, sebze-meyveye yönlendirmeli' değerlendirmesini yapan Dr. Dağdelen, sağlıksız beslenmenin erken ya da geç ergenliğe yol açabildiğini, dünyada bilimin bunu ortaya koyduğunu da söyledi. Dağdelen, toplu şeker tüketimine itirazlarının olduğunu, çay ve kahveyi çok içtiğimizi ve bunları içerken şeker kullanıma nedeniyle fazla şeker alındığını da kaydetti. Dünya gıda sektörüne karşı da uyanık olunması gerektiğini anlatan Dr. Dağdelen bu sektörün de tütün ve ilaç sektörü kadar hızlı olduğunu kaydetti.

Dr. Güngör: Çocuklarda obezite oranı yüzde 20
Prof. Dr. İskender sayek´in açılışını yaptığı söyleşinin moderatörlüğünü üstlenen Türk Tabipler Birliği (TTB) Merkez Konseyi Üyesi Dr. Selma Güngör de, Dr. Füsun Sayek´in hekimleri ve meslek kuruluşu olan Türk Tabipler Birliğini etkileyen önemli çalışmalar yaptığını söyledi. 12. Füsun Sayek Sağlık ve Kültür Etkinlikleri ile genç kuşaklara Dr. Füsun Sayek´i ve TTB´deki etkilerini anlatmayı hedeflediklerini ifade eden Dr. Güngör, 'Bugün, bilim ve tıbbın el ele vermesiyle bazı hastalıklara ilişkin mikroplar ortadan kaldırıldı, öldürücü özelliği aşılamayla zayıflatıldı. Beslenme bu açıdan da sağlık için çok önemli. Çocukluğumuzda ebezite diye bir şey yoktu. Ülkemizde beslenme yetersizliği yok gibi ama ülkemizde obezite sorunu var. Kitlesel hale elen obezite, Türkiye´de çocuklarda yüzde 20 ornında yoğunlukta görülüyor. Dünyada da yayılan obeziteye dikkat çekiliyor' diye konuştu.