Sadet Berkyürek/İskenderun
Güven, “Arsuz için öncelikli yaklaşımım birlik, beraberlik, dayanışma ve kardeşliği tesis etmek olacak. Bu da zaten üzerinde çoğu Arsuzlu´nun uzlaştığı beklenti. Mutlaka Arsuz´u biraraya getirmemiz lazım, Arsuzlu´ya Arsuzluluğu düşündürmemiz gerekiyor” dedi.
Arsuz Belediye Başkan adayı Asaf Güven, Ankara´da gerçekleştirilen aday tanıtım programı dönüşünde gazetemizin sorularını yanıtladı, 12 yıllık belediye başkanlığı görevinin ardından 2010 yılında Madenli Belediye başkanlığını bırakma kararının ardındaki ‘uzlaşmayı´ araladı, bunun bir ‘görevi bırakma değil, anlaşmalı çekilme´ olduğunu vurguladı. Önümüzdeki günlerde başkan Nazım Culha´yı ziyaret ederek biraraya geleceklerini belirten Güven, yeni dönemde çalışmanın temelini zor coğrafyada ‘Arsuzluluk´ bilincinde uzlaşma, kentin kimliğini oluşturan alanlarda üretici ve dinamiklerle açılım olarak özetledi. Güven, Arsuzlu´lardan sadece bir dönem için yetki istediğini, ikinci dönemin ise ancak Arsuzluların kararı ile gündeme gelebileceğini kaydetti.
Anlaşarak çekildi, emeklilik hastaneden
“Asaf Güven, Madenli belediyesinde görevini yarım bıraktı ve gitti deniyor. Üçüncü dönemin ortalarında verdiğiniz çekilme kararında mesleğe dönüş gerekçenizi görüyoruz. Bu çekilmenin arkasında yatan başka gerekçe var mıydı?” sorusuna Güven, ‘yarıda bıraktı gitti´ ifadesinin gerçeği yansıtmadığını söyledi. Güven, görevi üçüncü dönemde bıraktığını hatırlatarak, arşiv taramasında hem çalışma süresi hem de Arsuz´a ilişkin mesajlarının bugüne ilişkin fikir verebileceğini kaydetti. Güven, şunları söyledi: “Eğer basın taranırsa, dikkat edilirse ben hep, ‘seçeceğiniz ister milletvekili, ister belediye başkanı olsun, bir dönem; çok beğendiniz iki dönem olsun demişimdir. Ama üç-dört dönem fazla. Madenli´de iki dönemin ardından halk çok istedi, üçüncü dönemde de seçildim. Ancak birkaç gelişme oldu. Yapılacakların hayata geçirilmesi için iki dönem yetiyor. İkincisi Madenli küçük bir belde ve imkanları azdı. Üçüncüsü de yine arşivler taranırsa ‘tüm Arsuz bir belediye olsun´ diye beyanatların vardır. Küçücük belediyelerin o dönemler bir şey yapma olanağı yoktu. Bütün bunları biraraya getirdiğinizde Asaf Güven ya da bir başka arkadaş olmuş, benzer şeyleri yapacaktı. O günkü şartlarda Madenli için yapılması gerekenler yapılmıştı. Bir de benim emekliliğim gelmişti. Memurlar emekliliklerinde bir ikramiye alırlar. Bu ikramiye belediyeden alınacaktı. Alırsam içime sindiremeyecektim. Almazsam da yazık. Onun için emekliliğim hastanede olsun istedim. O sıralarda da bir yasa çıktı, istifa edenlerin eski görev yerlerine geri döneceklerine dair… Madenli´de tüm ailelerin hepsiyle görüştüm. Bırakmak istemediler. Ancak gerekçelerim onları ikna etti, mesleğime döndüm. Zaten belirli bir süre kalmıştı. İkincisi oradaki halkla anlaşarak çekildim. Eleştirecek başka bir şey bulamayınca bunu söylüyorlar. Ama istifa etmenin onurunu yaşadım. Türkiye´nin her yerinden tebrik mesajları, telefonları aldım. Halen her bayramda ‘zamanında bırakmasını bilen biri olarak´ arayanlar var. İstifanın da aslında onurlu bir müessese olduğunu da hatırlatmıştık.”
Belediyenin borcu için mülkü teminat oldu
Göreve başladığı dönemde belediyenin borçları için kendi mülkünü teminat olarak gösterip ipotek ettirdiğine ilişkin bilginin gerçeği yansıtıp yansıtmadığına ilişkin ise Güven, şunları söyledi: “İlk dönem üç arsa ipotek edildi. Belediyenin TEDAŞ´a bir borç vardı. Ana para yatırıldığında faiz affediliyordu. O dönemki faiz oranlarını biliyorsunuz. Ben borç olarak verdim. Borçlanarak borç verdim. Ama 5 bin lira verildiyse, diyelim 50 bin liralık yükten kurtarıldı. Çok borçluydu belediye. Göreve geldiğimde belediyenin tüm aylık geliri sadece personel giderinin yüzde 80´inin karşılıyordu. Düşünün bir de yatırım yapacaktınız…”
Önerdiği tek çatının adayı
Yine geçmişte ‘Arsuz tek çatı olmalı´ mesajı veren Asaf Güven, bugün tek çatının başkan adayı. Yıllar önce hedef olarak gösterdiği çatıda önceliklerini, kurucu dönem üzerine inşa edeceklerini aktaran Güven, şunları söyledi: “Şimdiye kadar kurucu belediye başkanlığı yapan mutlaka kendi olanakları içinde bir şeyler yapmaya çalıştı. Nazım Culha´ya yaptıkları için teşekkür ediyorum. Nazım Culha benim arkadaşım. En kısa zamanda görüşeceğim. Elinden geldiğince hizmet yapmıştır. Şu bir gerçek, Arsuz gerçekten geniş bir coğrafyaya yayılı ve sekiz belde belediyesinin biraraya gelmesiyle oluştu. O nedenle zor bir coğrafyasının olması çözülmemeye sebep olmamalı, mutlaka biraraya gelmeli. Arsuz için öncelikli yaklaşımının birlik, beraberlik, dayanışma ve kardeşliği tesis etme olacak. O da zaten üzerinde çoğu Arsuzlu´nun uzlaştığı beklenti. Mutlaka Arsuz´u biraraya getirmemiz lazım, Arsuzlu´ya Arsuzluluğu düşündürmemiz gerekiyor. Bunu tesis edebilmek için aksamış bazı şeyler varsa onları yerine getireceğiz, o konuda çalışmalar yapacağız. Ama en önemli şey sekiz belde ve diğer mahalleri biraraya getirip bunlara eşit hizmet ve muamele ile her yerin hakkettiğini alması gerekir.”
Tarım ve turizm öncelikli çalışma…
Arsuz´a tek çatı önerirken önüne koyduğu hedefleri, yeni dönemde de dinamiklerle birlikte hayata geçirme kararında olduğunu vurgulayan Dr. Güven, önceledikleri konuların başında tarım ve turizmin geldiğini, tarımda üreticiyi birlik ve kooperatiflerle örgütlemeyi hedeflediklerini, turizme yeni bir dinamizm kazandıracaklarını, kadın ve gençliğe yönelik çalışma yürütüleceğini ifade etti. Tarıma yönelik kooperatif, üretici birliklerini içine alarak bilim insanları, uygulayıcıları ile belediyenin öncülüğünde model oluşturacaklarını, üretimin dağılımından soğuk hava deposuna kadar ihtiyaç duyulacak yapılanmanın hayata geçirileceğini söyleyen Güven, sektörel olarak oluşturulacak kurullarla ve diğer bölgelerdeki gerçekleşmelerin ışığında yol alacaklarını kaydetti. Dr. Güven, “Sosyal belediyeciliğin ve ekonomik sorunların ön planda olduğu, belediyenin de bunlara öncülük edeceği bir belediyecilik anlaşımız olacak” diye konuştu.
Yetkiyi bir dönem için istiyor
Bir dönem için yetki istediğini de sözlerine ekleyen Güven şunları söyledi: “Ben bir dönem için bütün Arsuz´u birleştirebilme, kucaklaşabilmek için her türlü adımı atacağım. Arsuzlu´lar beni tanır. Her eve girmişimdir. Arsuz´a vereceğim mesaj birlik ve beraberlik mesajıdır. Ne sorun varsa beraber çözeceğiz. Kapım herkese açık olacak. İmkanlar elverdiği sürece istedikleri zaman beni görebilecekler. Ben zaten sokakta, sahada olacağım.”