Akın Bodur/İskenderun
'Yazmak meşakkatli bir iş' diyen Özgenç, yazdığı bir öykünün internette yayımlanması sonrası çok okunması üzerine bazı gazetelerin kendisiyle röportaj yaptığını, ve yazma hikayesinin de böyle başladığını anlattı.
İskenderun´da Anadolu Basın Birliği (ABB) Hatay Şubesine konuk olan Özgenç, daha önce de öykü ve hikayeler yazdığını belirtti. ABB üyeleri ile sohbet eden ve 'Asi´nin çocukları' adlı kitabını imzalayan Özgenç, 'Yaşanmış bir hikayelere merakım var. Masa başında hikaye kurgulamak kolay ama o kadar yaşanan olaylar var ki ben de bunları yansıtmaya çalıştım' diye konuştu. 12 Eylül döneminin kendisini yazar yaptığını anlatan Emine Özgenç, Trabzon´un Rus işgalini sözlü anlatımlara dayanarak yansıttığını, eşinin isteği üzerine de Hatay´ı ve Fransız işgali sürecini anlattığını, bölgede işgale karşı savaşan çetelerin kahramanlarını, yaşanmış olaylardan alıp onları öykülediğini ifade etti. Sanatın toplumun yararına göre olması gerektiğini düşündüğünü anlatan ve 'Çalışmalarımı da o yöne eviriyorum' diyen Özgenç, romanı da tarihi anlatımda amaç olarak değil, araç olarak kullandığını söyledi. Önceden çok önemli eserlerin ortaya konulduğunu belirten Özgenç, 'Mazide bu yapıldıysa günümüzde çok daha iyisi yapılabilir, demenin bir yolu romanda yaşanmışlıkların anlatımıdır. Bu anlamda yayım dünyasındayım' dedi. Özgenç, 'Asi´nin çocukları' adlı kitaptaki ´Asi´nin anlamının; Asi Nehri, halkın Fransız işgaline karşı isyanı ve mücadelesi ile Mustafa Kemal´in Hatay mücadelesini ve söylemini kapsadığını kaydetti. Özgenç, 'Hatay´ın her yerinde teş başına roman olacak o kadar çok konu var ki, bunlar yapılabilir' sözleriyle yöre insanına da roman yazmayı önerdi.