Hatay Barosu Başkanı Av. Ekrem Dönmez, “Avukatların ve vatandaşlarımızın uğradığı tüm adaletsizlik ve hukuksuzluk örnekleri karşısında adalet aramak ve hukuku savunmak adına adalet nöbetindeyiz” dedi.
İstanbul´da başlayan Adalet Nöbeti Hatay ile devam etti. Hatay Adliyesi önünde bir çok baro başkanı ve baro temsilcileri, barolara kayıtlı avukatlar katılımı ile gerçekleştirilen nöbette konuşan Av. Ekrem Dönmez, “Avukatın Tutuklanması vatandaşın ses tellerinin kısılmasıdır. Vatandaşın susturulması temel hak ve özgürlüklerinin yok edilmesi, ayaklar altına alınmasıdır. Bu nöbet işte bu yüzden başlamıştır. Avukatların ve vatandaşlarımızın uğradığı tüm adaletsizlik ve hukuksuzluk örnekleri karşısında adalet aramak ve hukuku savunmak adına adalet nöbetindeyiz. Adaletsizlik ve hukuksuzluğun tam karşısında ve adaletin, hukukun üstünlüğünün insan haklarının yanında nöbetteyiz. Savunmaya özgürlük için nöbetteyiz. Tüm yurtta adalet için nöbetteyiz' diye konuştu.
Adalet Raporu´nda 37 madde
Öte yandan 37 maddeden oluşan ihlallerin yer aldığı Nisan-Mayıs 2019 Adalet Nöbeti raporu Hatay Barosu tarafından kamuoyuyla paylaşıldı. Raporun sonuç bölümünde, şu ifadelere yer verildi: “Hükümetler avukatların, hiçbir baskı, engelleme, taciz veya yolsuz müdahaleyle karşılaşmadan her türlü mesleki faaliyetlerini yerine getirmelerini temin etmek durumundadırlar. Ciddi bir eğitimden geçtiğini varsaydığımız mahkeme hakimlerinin dahi bu olumsuz davranışları Havana Prensiplerine aykırı olduğu gibi gayrı ahlakidir. Avukatların yargılama faaliyetinin temel taşı olduğu tekrardan öncelikle hükümete sonra da temsilcilerine hatırlatılmalı ve avukatların saygınlığını zedeleyecek bu tür davranışlara son verilmesi sağlanmalıdır. Bu raporda Türkiye´nin dört bir yanından Avukat Hakları Merkezi ve sosyal medya aracılığıyla haberdar olduğumuz ihlallere yer verdik. Tüm bu ihlaller ve daha önceki nöbetlerle birlikte tespit edilen ihlaller bir bütün olarak değerlendirildiğinde savunma mesleğine avukatlık mesleğine; siyasi iktidarın, yargının ve yargıya bağlı kurumların bakışını görmek mümkündür. İhlallerin giderilmesine yönelik bir çalışma içerisine girilmediği gibi, savunma mesleğinin ayrılmaz bir parçası olduğu yargı eliyle bizatihi itibarsızlaşmaya çalışılmaktadır. Bu durum ayrıca toplumun yargı mensubu avukatlara yönelik saldırıların da artmasına sebebiyet vermektedir. Bilinmelidir ki, bağımsız ve adaletli bir yargının varlığı her şeyden önce güçlü bir savunmanın varlığıyla mümkün olabilir. Adalet Bakanlığı başta olmak üzere tüm kurumları, avukatlar üzerindeki baskıların ve engellemelerin kaldırılması için gerekli çalışmaları yapmaya ve gereken duyarlılığı göstermeye davet ediyoruz.”