Nesrin Geyik/İskenderun
Kentte faaliyet gösteren Evimiz İskenderun Süpürge Derneği ve Ayna İskenderun Kültür Sanat derneklerinin ortaklaşa düzenlediği Çarşamba sohbetinin konuğu olan Eğitim-Sen İskenderun Şube Başkanı Ünsal, aydınlanmacı geleneğe sahip köy enstitülerinin kapatılmasıyla birlikte bilimsel aydınlanmanın kesintiye uğradığını söyledi.
'Batı ve Doğu kültürleri arasında köprüydü'
Sinevizyon kullanarak köy enstitülerinin tarihçesi ve enstitülerin kırsaldaki yaşama getirdiği olumlu katkıları katılımcılarla paylaşanı Ünsal, 'Köy enstitüleri, dişle tırnakla verilmiş Kurtuluş Savaşını tamamlayan bir halkın, Batı ve Doğu kültürleri arasında köprü kurmaya yönelmiş bir kültür savaşımıydı. Köy enstitüleri, Anadolu halk kültürünün kendi coğrafyası üzerinde kurup geliştirdiği evrensel bir değerdi. Köy enstitüleri karanlığa karşı aydınlığı, cehalete karşı bilimi savunan, fakir köylünün ve köy çocuklarının umduydu' dedi.
'Enstitü, yerli bir eğitim modeliydi'
Köy enstitülerinin kuruluşunun 82. yıl dönümünde Hasan Ali Yücel ve İsmail Hakkı Tonguç´u saygıyla andığını ifade eden Ünsül, açıklamasını şöyle sürdürdü: 'Köy enstitüleri bir ülkenin, bir halkın, eğitim ve kalkınma modeliydi. Fakir köylünün ve köy çocuklarının umduydu. Karanlığa karşı aydınlığı, cehalete karşı bilimi savunuyordu. Tamamen yerli bir eğitim modeliydi. Anadolunun tüm kültürel zenginliklerini taşıyordu. Halkın aydınlanmasını istemeyen Karanlık ellerce yok edildi.'
Ünsal, sunumunda ´Politikanın kurbanı: Köy enstitüleri´ adlı video gösterimini de katılımcılarla birlikte izledi.