İskenderun/SES
Milletvekili Şahin, 'Bayramlaşmak için güle oynaya Suriye´ye gidilebiliyosa, demekki Suriye´de artık tehdit altında olmadan yaşanabilir de' dedi. Suriye savaşından kaçarak 2011 yılından bu yana ülkemizde ‘geçici koruma statüsü´ durumunda yaşayan ve bugünkü sayıları 3,5 milyon kişiye ulaşan Suriyeli mültecinin bayramlaşmak amacıyla ülkelerine gidip geri döndüğünü ifade eden milletvekili Şahin, 'Ülkede 3,5 milyon Suriyeli´yi 2011 yılından bu yana misafir ediyoruz. İlk mülteci kafilesinin gelmesinin üzerinden geçen 7 yılda ülkemizin hemen hemen her ilinde gerek toplumsal, gerek kültürel, gerekse ekonomik konularda ciddi sorunlar yaratan bu misafirperverlik durumunun uzaması konusundak ciddi şikayetler alıyoruz' değerlendirmesini yaptı.
2018 Şeker (Ramazan) Bayramında Suriye´deki akrabaları ile bayramlaşmak için 32 bin Suriyeli mültecinin Cilvegözü Sınır Kapısı´ndan geçerek Suriye´ye gittiğini, bunların 3 bin 200´ünün geri dönmeyerek Suriye´de kaldığını, önümüzdeki Kurban bayramı için de 55 bin mültecinin bayramlaşmak için Suriye´ye gitme talebinde bulunduğunu belirten milletvekili Şahin, yazılı yaptığı açıklamada şunlara yer verdi: 'Suriye´deki savaşın yarattığı güvensiz ortamdan kaçıp ülkemize sığınan Suriyeli mülteciler bayramlaşmak için akrabalarının yanına Suriye´ye gidip geliyor. Sokakta vatandaş bizlere ‘bayramlaşmak için gidebiliyorlarsa demekki ülkeleri güvenli, neden biz hala vergilerimizle 3,5 milyon kişiyi besliyoruz´ diye soruyor. Rusya´nın Suriye´deki Göçmen Kabul Merkezi´nin yaptığı araştırmaya göre dünya genelinde 1,8 milyon Suriyeli ülkesine geri dönmek istediğini belirtiyor. Ülkemizde yapılan araştırmalara göre de 300.000´e yakın Suriyeli ülkesine geri dönmek istiyor. Suriyeli mültecilerin yarattığı ekonomik, kültürel ve toplumsal sorunlar karşısında halk patlamaya hazır bomba gibi. Tepkiler çok büyük. Çalışma izni olmadığı halde düşük ücretle çalışan Suriyeli´ler nedeniyle ülke insanımız iş bulamıyor, mülteciler Türk ekonomisine özellikle yerel ekonomiye büyük yük olmaya başladı. Bu sorun artık çözülmeli ve terörden arındırılmış bölgelere Suriyeli mültecilerin nakli sağlanmalı. Suriye´de oluşturulan güvenli bölgelere mültecilerin nakli ve bu bölgelere yapılacak yardımlarla Suriyeliler´in kendi topraklarında yaşamlarını sürmesi, Türkiye´ye şuanki durumdan daha az maliyet yaratacaktır. Suriye hükümetinin 2011´de çıkan iş savaş nedeniyle yaşadıkları köy ve kentlerden başka ülkelere göç eden yaklaşık 5 milyon kişinin dönüşü için koordinasyon komitesi kurulmasını kabul etti. Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad´ın kurduğu komitenin, yerinden, yurdundan edilen herkesin statüsünün belirlenmesi için gerekli önlemleri alacağı ve farklı bölgelerde güvenlik ve temel hizmetleri sağlayarak bu kişilerin güvenli dönüşünü garanti altına alacağının garantisini verdi. Ayrıca Rusya ve Suriye devletinin hazırladığı Lübnan´daki Suriyeli mültecilerin ülkelerine dönüşünü organize eden ve Lübnan hükümeti tarafından memnuniyetle karşılanan plan gibi bir planın Türkiye tarafından da acilen hazırlaması gerekir. Cumhurbaşkanının yaptığı açıklamaya göre Türkiye Cumhuriyeti Devleti şimdiye kadar 32 milyar Türk Lirası harcadığı Suriyeli´lerin ücretsiz sağlık ve eğitim imkanlarına sahip olması, Türkiye´deki 81 milyon insanın ortak tepkisine neden olmaktadır. Cumhurbaşkanı dün açıkladı, bugüne kadar Suriyeli mülteciler için devlet 32 milyar TL harcamış. Avrupa Birliği ve diğer dış yardımlar söz verildiği gibi tam anlamıyla gelmemiş, bu yük olduğu gibi Türkiye´de vergisini ödeyen halk üzerine yıkılmış durumda. 600 bin Suriyeli ücretsiz eğitim alıyor. Bir Suriyelinin yıllık eğitim masrafı 3 bin Dolar. Yine aynı şekilde sağlık hizmetlerinden de ücretsiz yararlanan Suriyeli sayısı 3 milyon ve kişi başı yıllık maliyeti 1.000 Dolar. Hal böyle olunca, son dönemde dövizdeki dalgalanmanın yarattığı finansal kriz ortamında kimsenin bu millete bu yükü yüklemeye hakkı yoktur. İktidar derhal bu konuyla ilgili çalışma başlatıp, terörden temizlenmiş Suriye topraklarına bu mültecilerin naklini sağlamalıdır. Ekonomik külfetin dışında toplumsal ve kültürel farklılıklar da şehirlerimizin demografik yapısını bozuyor. Fuhuş ve uyuşturucu oranları ciddi şekilde arttı. Hatay´ın yüzde 26´sı Suriyelilerden oluşuyor. Toplumsal ve kültürel asimilasyon tehlikesi sözkonusudur. 7 yıldır milletimiz misafirperverlik yapmış, eli kanlı IŞİD zulmüne seyirci kalmamış ve komşusuna sahip çıkmıştır. Ancak misafir de misafirliğini bilmeli ve artık izin isteyip evine dönmelidir. Bayramlaşmak için güle oynaya Suriye´ye gidilebiliyosa, demekki Suriye´de artık tehdit altında olmadan yaşanabilir de.'
9367,77%3,72
34,48% 0,07
36,21% -0,34
2960,09% 0,86
4956,37% 0,55