Tarih: 20.04.2018 11:12

“Bölgenin demografisi değiştiriliyor”

Facebook Twitter Linked-in

Sadet Berkyürek/SES

TBMM´de yaptığı konuşmada zorunlu göçe maruz kalan Bayır-Bucak, Halep ve Rakka Türkmenlerinin, yoğunluklu olarak Türkiye´ye göç ettiklerini, bir bölümünün ise iç göçe zorunlu kaldığını kaydeden Ahrazoğlu, “Hama ve Humus Türkmenleri ise Türkiye haricinde genel olarak Lübnan´a gitmiştir. Yaklaşık 200 bin Türkmenin Lübnan´da yaşadığı tahmin edilmektedir. Şam-Golan Türkmenleri ise Türkiye haricinde Lübnan, Ürdün ve Mısır´a göç etmek zorunda kalmışlardır. PYD-YPG terör örgütünün işgali altındaki bölgelerde yaklaşık 500-600 bin Türkmen yaşamaktadır. Bu Soydaşlarımızın büyük çoğunluğu iç göçe maruz bırakılmıştır´ diye konuştu.

“Türkmenler Suriye´nin geleceğinde rol alabilmeli”
Suriye Türkmenlerinin sorunlarını çözme konusunda Türkiye olarak, Hükümet olarak ellerinden gelenin yapılması gerektiğini vurgulayan Milletvekili Ahrazoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Suriye Türkmenleri Suriye´nin geleceğinde söz sahibi olmalı, Suriye´deki statüleri Anayasal teminat altına alınmalıdır. Suriye Türkmenleri´nin siyasi temsilcilerine Suriye´deki güvenli bölgelerde temsilcilik açmalarına fırsat verilmeli ve yardımcı olunmalıdır. Suriye´deki Türk toprağı Süleyman Şah Türbesi ve Saygı Karakolu´nun yeniden ait olduğu yere taşınması sonrasında hem Türbe´nin hem de bölgenin koruyuculuğunun Türkmenlere verilmesi Türkmenler tarafından önem arz etmektedir. Suriye Türkmenleri´nin sorunlarına Türkiye sahip çıkmalı ve çözüm üretilmelidir.”

“Çabanın merkezi Türkiye olmalı”
Coğrafi konum, akrabalık bağları, uzun yıllardır Suriye Türkmen diasporasının Türkiye´de var olması ve Türkiye´nin muhaliflere destek vermesi gibi nedenlerle çabalarının merkezinin Türkiye olduğunu belirten Ahrazoğlu, “İlk siyasi oluşumu 2011 yılında kurulan Suriye Demokratik Türkmen Hareketi ve Suriye Türkmen Kitlesi olmuştur. Günümüzde ise 30 Mart 2014 tarihinde 400 delegenin iştiraki ile Suriye Türkmen Meclisi kurulmuş, halen faaliyetlerine de devam etmektedir' dedi.

Dönüşler beklenen seviyede değil”
Fırat Kalkanı Harekatı ile DEAŞ ´tan temizlenen bölgelerdeki Türkmen köylerine dönüşler beklenen seviyede olmadığına da dikkat çeken Ahrazoğlu, Türkmenlerin dönemediği köylerine başka bölgelerden, Türkmen olmayan unsurların yerleştirildiğini kaydetti. Ahrazoğlu, şu değerlendirleyi yaptı: “Fırat Kalkanı Harekatı olması idi orada tek bir Türk bırakılmazdı. Son olarak, Doğu Guta ve Şam Kırsalı´ndaki bölgelerden tahliye edilen çoğunluğu Arap, 50 bin kişi Fırat Kalkanı alanındaki El-Bab ve Cerablus bölgelerine getirilmiştir. Bilindiği üzere Fırat Kalkanı sahası içerisinde bulunan Azez-Cerablus hattında 142 Türkmen köyü bulunmaktadır. Bin yıllık Türkmen yurdu olan söz konusu bölgenin demografisinin Türkmenler aleyhine değiştirilmesi, Türkmenlerin Suriye´deki varlığını tehdit ettiği gibi yakın gelecekte Türkiye için güvenlik tehdidi oluşmasına imkan verebileceğinden önemle üzerinde durulması gereken bir husustur. Suriye Türkmensiz olmaz, olmamalıdır.”




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —