Hatay Milletvekili Lütfi Kaşıkçı, Türkiye´nin sığınmacılar için Suriye´de oluşturduğu briket evler projesi ile Avrupa´nın göç politikası ve insanlık dışı yaklaşımları göz önüne serilecek yapımların yapılması gerektiğini
İskenderun/SES
Suriye´nin Kemmune bölgesindeki briket evlerin bulunduğu bölgeyi ziyaret ettiğini belirten Kaşıkçı, 'Türkiye´deki birçok vakıf tarafından hiçbir kamu kaynağı kullanmadan 55 bin tane briket ev yapılmış. Yaklaşık 40 metrekare büyüklüğündeki bu evlerde en az 10 Suriyelinin kaldığını gördüm. Bu, insanlık adına acı bir olaydır. Tabii, Rusya´yla Ukrayna arasındaki bu çetin mücadele sonunda Ukraynalılara Avrupa´nın nasıl kucak açtığını hep birlikte görüyoruz ancak yerinden yurdundan göç edilen Türk olduğu zaman ve Müslüman olduğu zaman dünyanın aynı zamanda nasıl birden ikiyüzlülüğe büründüğünü de yine bu süreçte hep beraber gördük. Suriye´yi acısı gibi gören, Suriye´deki problemlerin bir an önce çözülmesi için uğraşan sadece ve sadece Türk devleti ve Türk milleti kalmış. Maalesef uluslararası güçler Suriye´nin petrol kuyuları Rakka ve Kamışlı´ya gitmiş, oralara çökmüş, bizlere ise Suriye´nin acısı ve kederi kalmış. 55 bin tane briket ev, Türkiye içerisinde ´Suriyeliler tekrardan memleketlerine gitsin´ diyenlerin de aynı zamanda iki yüzlülüğünü gösteriyor. Çünkü bu briket evler yapılmasaydı, o Suriyelilerin de bir şekilde Türkiye´ye doğru bir göçü söz konusuydu. Dolayısıyla orada yaşayan insanların da orada güvenliğini sağlayıp onların başını sokabileceği birer barınma evi yapıp inşa etmek gerçekten önemli' değerlendirmesini yaptı.
'Aynı coğrafya iki ayrı kültür'
TRT Arabi kanalının Suriye´den gelen, geçici koruma altındaki Suriyelilerin çok sık izlediğini ifade eden milletvekili Kaşıkçı, 'Bu kanalda, Türk toplumunun geleneksel kültür yapısını, aile yapısını, Türk toplumunun yaşam şartlarını, standartlarını anlatacak çeşitli kamu spotlarının çekilip yayınlanması ve bunların özellikle Suriyeliler tarafından izlenmesi yerinde olacaktır. Çünkü aynı coğrafya üzerinde yaşıyoruz fakat iki ayrı kültür; Türk milletiyle Suriyeliler. Suriyelilerin yaşam şekilleri, eğlence ve sosyal hayata bakışlarıyla bizimkiler çok fazla uyuşmuyor. Bu manada, misafirleri oldukları ülkenin nasıl bir ülke olduğunu da buradaki kültürün, geleneklerin nasıl olduğunu da göstermesi açısından çok yerinde olacaktır' değerlendirmesini yaptı. Milletvekili Kaşıkçı, TRT´nin, Refik Halit Karay´ın, Hatay´ın kurutuluş mücadelesini anlattığı romandan uyarlanan sinema eseri ´Çete´yi de yayımlamasını istedi. Kaşıkçı, 'Hatay´da Fransızlara karşı verilen o muhteşem yaşamı, Refik Halit Karay vakti zamanında Hatay´da yaşayarak gözlemlemiş ve bunu bir roman hâline getirmiş. Bu Çete romanı daha sonra tabii yayınlanmış, 1950´li yıllarda da bu kitap sinemaya uyarlanmış, yine sinemaya uyarlandığı şekliyle de ismi Çete filmi olarak geçiyor. Neden Çete deniliyor? Bugünkü çetelerden bağımsız bir şekilde ifade edeyim: O gün ´çete´ demek aynı zamanda millî mücadelede yer alan insanlara verilen bir isim; onlar, daha sonra Müdâfaa-i Hukuk Cemiyetlerine geçti, o mücadeleyi verenler. Neriman Köksal´ın başrolünde oynadığı bu filmi bir türlü bulamadık, buna erişemedik. TRT´nin çok büyük bir arşivi olduğunu biliyoruz. Hatay´ın Fransızlara karşı vermiş olduğu bu millî mücadeleyi konu alan bu filmi eğer arşivlerinizde varsa buna bir şekilde Hataylılar olarak ulaşmak isteriz, bu konuda da desteklerinize ihtiyacımız var' diye konuştu.
9367,77%3,72
34,48% 0,07
36,21% -0,34
2960,09% 0,86
4956,37% 0,55