BU BİR YOL HİKAYESİ

BU BİR YOL HİKAYESİ

Dr. Riyat Kırmızıoğlu Adalet Yürüyüşü izlenimlerini SES için kaleme aldı...

 Dr. Riyat Kırmızıoğlu/İstanbul

Adımları adımlara ekleyerek bir başka dünya özlemi dile getirilebilir mi?

Yaşı yetenler bilirler 91 yılında Karadeniz´in batısından başlayan Madenci yürüyüşü nasıl bir anlam yüklediyse bu ülkenin ümidine, ‘Gezi´nin çocuklarının neredeyse bütün yurda yaydıkları soluk olan 'BU DAHA BAŞLANGICIN' devamının gelmesini gerektiriyordu. 

Demokratik hakların talebini parlamentoda dile getiremeyen muhalefet güçleri mutlaka bir çözüm yolu bulacaklardı ve yukarıda bahsedilen biriken enerjiyi Anadolu´nun Kemal´i genel başkanın eline aldığı 'adalet' pankartıyla Ankara Güvenpark´tan yola çıkmasıyla peşine düşen onbinlerle parti üstü bir hareketi başlatmış oldu.

80 milyon için adalet, 81 ilde bu ülkenin mağdurlarını, mazlumlarını, şiddete uğramışlarını, yoksullarını, kısacası ‘hakkını hukuk yoluyla´ alamayanlarını, kendini ifade etmeye fırsat bulamayanlarını kapsadığı için toplumda karşılık buldu. Bu durum başta merak uyandıran gizemli bir eylem gibi başlasa da gitgide kartopu misali büyümeye, hem yurttaşların hem de dünya ülkelerinin dikkatini çekmeye başlar. Hele ki Anadolu´nun Kemal´i, Genel Başkan Kılıçdaroğlu Bolu´ya ulaştıktan sonra, son 15 yıldır ilk kez gündemi belirler hale geldi ve tüm demokrasi güçleri tarafından desteklenmeye başladı. 

Bayram tatilini hiçe sayan onbinler, hatta toplamda bakarsak yüzbinler bir adımı kendileri gibi mağdurlarla atmak ve onlarla aynı yemeği paylaşmak, aynı safta durmak amacıyla her gün sabahtan yürüyüş alanına geliyor ve o günü beraber adımlıyorlardı. Gündüz genellikle 3 etap halinde gerçekleşen yürüyüş molalarında ve akşam konaklamalarında paylaşılan bir kap sıcak yemek kadar önemli olan bu ülkenin demokratik taleplerinin tarihsel deneyimlerinin paylaşılması ve çoğaltılmasıydı.                    

Yürüyüşün başından beri eşlik eden Rizeli yaşlı amcanın en yalın haliyle ifade ettiği adalet talebinin önemi, mağdurlaŕın sadece bir parti veya görüşten olmadığının anlaşılmasını sağlıyordu. Çocuğu tutuklu olan bu Rizeli yaşlı masum halkın oynanan bu trajedide ezildiğini ve bunun son bulması için hayatında belki de hiç oy vermediği bir partinin genel başkanının kah yanında kah arkasında yürüyüşe katıldığını her fırsatta dile getiriyordu.                  

Her molada düzenli bir şekilde hazırlanmış dinlenme alanlarında yurttaşlar aynı sıraya girerek aynı tabldotu alıyor; paylaşmanın, saygının ve dayanışmanın aynı zamanda sessiz bir anlaşmanın gereği gibi aynı barış dilini kullanıyorlardı.

Hemen her gün karşılaşılan sorunlar, talebin (adalet) haklılığı ve karşılık bulmaya başlamasıyla eriyor ve kitlenin direnci ile genel başkanın azmi gittikçe artıyordu.                        

Hemen herkes aynı refleksle yol boyunca meydana gelebilen cılız, provokatif olma potansiyeli taşıyan protestolara karşı barışçı bir eylem olduğunu ifade edercesine sadece alkışlıyor veya gülümseyerek el sallıyorlardı. Tabiki partinin genel merkez yönetiminin sürekli kendini sorgulayıp yeni stratejiler geliştiren çözüm odaklı yönetimi sayesinde hem yürüyüş başarıya koşuyor hem de önümüzdeki süreçte ülkeyi başarıyla yönetebileceğini ve 89 milyona hitap edebileceğini de ispatlamış oluyordu.                        

Tabiki bu izlenimlerin bir kısmında bizzat yürüyüşün içinde olarak tarihe tanıklık etmiş olmak kadar sürekli takip ederek bir nebze olsun katkıda bulunabilmek de onur vericiydi.                        

Tüm bu izlenimlerle nihayet İstanbul´a varan kortej, 81 ilden katılımlarla Maltepe´de miting alanına doğru akmaya başlamıştı.                       

Mitinge gidiş yolu ise Hatay´dan, tüm ilçelerimizden şenlik havasında otobüsler dolusu insanla yollardaydı. Her mola yerinde A takımlarımız, ilçe yönetimlerimiz ve üyeleriyle hiçbir zorluğu dert edinmeden gülen bir görüntü veriyor ve her anlarını sıcak bir çay eşliğinde birbirleriyle paylaşıyorlardı. Bu arada sosyal medya aktif olarak kullanımdaydı ve coşkuyu görebilmek için iyi bir fırsattı.                       

Mola yeri seçiminde daha önce Genel Başkan´ın kortejine su verilmediğini bildikleri tesisin istenmemesi, Bolu´dan geçerken anılarımızda dayanışma ruhunun izlerini bıraktı. Şöfor arkadaşların farklı bir pencereden bakışı ile ayrı bir sohbet başlamış oldu ve Anadolu´nun görüş açılarının nasıl değişebileceği hakkında yol haritamıza bir kaç ayrıntı daha not  ettik.    

Yarın: Miting alanı izlenimleri

 



"Arsuz, tarım ve turizm üzerine kurulu"

Gazeteci Celal Başlangıç yaşamını kaybetti

Demirel Hatayspor’la yolları ayırdı

Başkan borçlanma yetkisi aldı

Hatay 3,8 sarsıldı

Sıkışan yolcuyu itfaiyeciler kurtardı

STK’lar imam Hasan İnci cinayetini sordu

OSB yönetimine iade ziyareti

İsdemir’de çocuk tiyatrosu

1 Mayıs’ta temizlik işçilerini hatırlattılar

1 Mayıs Gar alanında kutlandı

Samandağ'da belediye 180.8 milyon lira borçlu

Geçici işçlerin akitleri feshedildi

Hatay’da 4 yeni İdare Mahkemesi

Levrek balığının işlenmesine ‘araştırma desteği’

Belen’de Kut'ül Amare Zaferi kutlaması

17 milyon lira "başvurusu"

Hak-İş'ten 1 Mayıs açıklaması

Arsuz'da belediyenin borcu 63 milyon lira

1 Mayıs, kutlanıyor

Çiftçiler tarlalarına girerken izin alıyor

15 günde 13 kilometre kanalizasyon temizlendi

Yapı denetim firmalarının ‘el altından’ istediği rakamlar soru önergesi

79,5 milyon dolarlık 'gaz giderme tesisi’

Kaledibi'nde 2B çalışması

İskenderun'da DEAŞ operasyonu

Altınözü’nde “acele kamulaştırma"

"Mücbir sebep hali uzatılmalı"

Fatma Şahin'den başkanlara ziyaret

Lütfü Savaş, mesajla veda etti

Yükleniyor

  • BIST 100

    10276,88%0,67
  • DOLAR

    32,34% -0,07
  • EURO

    34,74% 0,06
  • GRAM ALTIN

    2390,37% -0,26
  • Ç. ALTIN

    3880,65% 0,07