'Cezaevleri, ülkenin hukuk düzeyini gösterir'

İnsan Hakları Derneği (İHD) İskenderun Şubesi, 19 yıl önce kamuoyunun gözlerinin önünde, neredeyse her aşaması canlı yayında verilerek kabulü mümkün olmayan bir insan hakları ihlali yaşandığını ifada etti ve sorumluluların yargıl

GÜNCEL 21.12.2019 09:35:27 0

İskenderun/SES

 İHD şube başkanı Coşkun Selçuk, dernek binasında düzenlediği basın toplantısında, 'Birçok ceza ve tutuk evinde, F Tipi Cezaevlerinin koşullarını ve tecrit uygulamalarını protesto etmek amacıyla açlık grevi yürüten tutuklu ve hükümlülere yönelik 19 Aralık 2000 tarihinde başlatılan operasyon, ikisi devletin güvenlik görevlisi olmak üzere 32 insanın öldürülmesine yol açtı. Dönemin Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk´ün, devlet adına verdiği ´toplumsal mutabakat sağlanmadan F Tipi Cezaevleri kullanıma açılmayacak´ sözüne rağmen işlenen bu cinayetler, hem hukuki, hem siyasi hem de toplumsal açıdan kabulü mümkün olmayan bir suç teşkil etmektedir. İnsanlığa karşı işlenmiş suçlardan biri olmasına rağmen gereği gibi yargılama yapılmamış, failler cezasızlık politikaları eşliğinde korunmuş ve kollanmıştır. İnsanlığa karşı işlenmiş suçların adil bir yargılamayla hesabının sorulmaması, Türkiye´nin insan hakları alanında o güne kadar yoğun mücadelelerle elde edilen kazanımlarını heba etmiş, ceza ve tutuk evleri hak ihlali merkezleri haline düşmekten kurtulamamıştır' dedi. Coşkun, açıklamasını şöyle sürdürdü: 'Bu hukuken kabulü mümkün olmayan insan hakları ihlalinin üzerinden tam 19 yıl geçti. Hükümetler, siyasi dil ve atmosfer, ülke gündemi ve hatta ülkenin yönetim biçimi tamamen değişti, ama cezasızlık politikası ve insan hakları ihlallerine karşı hukuku işletmeme politikaları aynı kaldı. İnsan Hakları Derneği, 19 Aralık gününü Cezaevlerinde İnsan Hakları İçin Mücadele ve Dayanışma Günü olarak ilan etti. Bu kararın anlamı ve hedefi, adaletin tecellisi, demokrasinin kurulması ve güçlendirilmesi, insan hak ve özgürlüklerine dayalı, barışçıl bir toplum inşası, hak ihlallerinin durdurulması, gerçekleşmiş ihlallerin de hesabının hukuken sorulmasının sağlanmasıdır. Ceza ve tutuk evleri, bir ülkedeki demokrasinin, hukukun düzeyini gösterir. Oralarda insan hak ve özgürlüklerine, insan haysiyetine uygun olmayan uygulamalar varsa, bütün toplumda haklardan, özgürlüklerden ve insan haysiyetinden bahsetmek imkansız hale gelir.'


İSTE'nin yeni rektörü MKÜ'den

Yükseliş, Hacı Ahmetli'yi yendi

Sözleşmeyi 'hakem kurulu' bağıtladı

40 kuruluş ve kişiden 'kaygılıyız' açıklaması

Hatay heyetinden Sağlık Bakanı'na ziyaret

İskenderun AKP'de gençlerin başkanı değişmedi

Kutlu'nin ilk öykü kitabı okuruyla buluştu

AFAD, "Sednaya hapishanesinde çalışıyor"

'Hak sahipliği başvurusuna 15 günlük itiraz süresi

Deprem inşaatında 'tarihi mezar' çıktı

TMMOB kamu denetimi istedi

Soylu bu kez kongreyle görevde

Derin: Standart dışı üretim konutlarda kullanıldı mı?

CHP İlçe Başkanı Derin havayı kirleten firmalara denetim istedi

Yolbulan grevi, 180 günü geçti

  • BIST 100

    9715,86%-0,18
  • DOLAR

    35,49% 0,06
  • EURO

    36,57% -0,02
  • GRAM ALTIN

    3056,95% 0,13
  • Ç. ALTIN

    4876,78% 0,00