İskenderun-Antakya/SES
Dünya Hayvan Hakları Koruma Günü kutlandı, Hayvan Hakları Haftası ise kutlanmaya devam ediyor.
İskenderun ve Antakya´daki çocuklar, Dünya Hayvanları Koruma Günü kapsamında Hatay Büyükşehir Belediyesi Hayvan Barınağı ile Kedi Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi´ni ziyaret etti. Çocuklar, 4 Ekim Hayvanları Koruma Gününde Hatay Büyükşehir Belediyesinin İskenderun´daki kedi bakım ve rehabilitasyon merkezi ile Antakya´daki hayvan barınağını ziyaret edip, ilgililerden bilgi aldı. Merkez ve barınak görevliler ile öğretmenler eşliğinde hayvan barınağında bakım altında bulunan hayvanları besleyen anaokulu ve lise öğrencileri, hayvanlarla vakit geçirdi. Personeller eşliğinde barınağı gezen öğrenciler, barınak hakkında yetkililerden bilgi aldı; hasta ve yaralı sokak hayvanlarının nasıl tedavi edildiğini öğrendi ve sokak hayvanlarının bakıma muhtaç olduğunu, insanların ilgi, sevgisine ihtiyacı olduğunu belirterek, hayvanların korunmasını diledi.
Arsuz´da ´hayvan hakları´ semineri
Arsuz Belediyesi, Hayvan Hakları Günüde çeşitli okullarda hayvan haklarıya ilgili bilgilendirme seminerleri düzenledi. Arsuz´daki bazı okullarda düzenlenen Hayvan Hakları seminerlerinde konuşan Arsuz Belediyesi Veterineri Şerif Akçalı, özellikle çocuklara hayvan sevgisinin aşılanması gerektiğini ifade ederek, 'Hayvanları Koruma Günü´nü buyıl da buruk bir şekilde kutluyoruz. Hayvanları Koruma Günü, hayvan hakları ve refahı için kutlanan uluslararası bir eylem günüdür. Hayvan haklarını korumak isteyen kişiler 1822 yılında İngiltere´de bir araya gelerek ilk hayvan koruma birliğini kurdu, aynı amaçla Hollanda da Hayvan Koruma Federasyonu kurularak, 4 Ekim gününü Hayvanları Koruma Günü ilan etti. Ancak Avrupalı ülkeler haricinde kutlama yapılacak seviyeye ne yazık ki gelinememiştir. O nedenle Dünya Hayvanları Koruma Günü buruk bir şekilde kutlanıyor' değerlendirmesini yaptı.
Hayvan Hakları Evrensel Bildirisinde 'Bütün hayvanlar sevgi ve saygı görme hakkına sahiptir. Bütün hayvanların insanca gözetilme, beslenme, bakılma ve koruma hakkına sahiptir. Bütün hayvanlar doğada yaşama hakkına sahiptir. Hiçbir canlıya kötü davranılmaz, ona zalimce eylemde bulunulmaz, bir hayvanın öldürülmesi zorunlu olursa, bu bir anda acı çektirilmeden yapılmalıdır. Yabani hayvanlar, kendi doğal yaşamlarında yaşama ve üreme hakkına sahiptir. Çalışan hayvanlar iş süresi ve yoğunluğun sınırlandırılması ve dinlenme hakkına sahiptir. Sahiplenen hayvanlar doğal ömür süreleri boyunca sahiplenilmeli ve terk edilmemelidir. Hayvanlara fiziki ve psikolojik bir acı çektiren deneyler yapmak hayvan haklarına aykırıdır. Hayvanları kısa süreliğine sahiplenilmez ve sokağa terk edilmez. Gelişigüzel, bir hayvanın öldürülmesi yaşama karşı bir suçtur. Çok sayıda hayvan öldürmek, bir soykırımdı, gibi bazı maddelerinden bahsedebiliriz. Hayvan hakları da insan hakları gibi bir yasa ile korunmaktadır' ifadesinin yer aldığını anlatan Akçalı, açıklamasını şöyle sürdürdü: 'Sokakta yaşayan canlılara, evde tabaklardan artan yemeklerimizi temiz bir kabın içerisine koyarak, ya kapının önüne ya da uygun bir alana koyabiliriz. Su koyarak onlara yardım edebiliriz. Onlara zarar veremeyerek sevgimizi gösterebiliriz. Eğer bir köpek hırlıyorsa ya da kuyruğunu dik tutmuşsa yaklaşmayalım. Bizden, başka şeylerden korkmuş ya da bir şeyi koruyor olabilir. Korkan ya da koruyan bir köpek saldırabilir. Özellikle bekçi köpekleri belli bir alanı koruyan köpeklerdir. Bir yabancının o alana yaklaşmasını engellemek amacıyla saldırabilir. Kuyruğunu sallayan bir köpeğin keyfi yerindedir. Sizinle tanışmak veya oynamak istiyor olabilir. Bir köpek size kuyruğunu sallayarak koşuyorsa ondan korkmayın. Siz de onunla tanışmak istiyorsanız onun sizi koklamasına izin verin, onlarla oynarken canlarını yakmayın. Yüksek sesle konuşup ani harekette bulunmayın.'