İskenderun'un Akarca mevkisinde sağanak yağış nedeniyle çöken istinat duvarının altında kalan Bahri Gündüz'ün (61) hayatını kaybettiği olayda aile hem bölgede denetimlerin sıklaştırılmasını istedi hem de konuyu yargıya taşıdı.
İskenderun/SES
Aile, avukatları aracılığıyla sorumlular hakkında ceza ve hukuk davası başvurusunda bulundu.
Kazada yaşamını yitiren Bahri Gündüz'ün oğlu inşaat mühendisi Volkan Kadir Gündüz, babasının 22 Ağustos 2022 tarihinde Akarca bölgesindeki bir istinat duvarının çökmesi sonucu taşların altında kalarak hayatını kaybettiğini anımsatarak, olayla ilgili İskenderun Cumhuriyet Başsavcılığınca başlatılan soruşturma sonucu arsa sahibi Hakan Y. ile duvarı yapan usta Cafer A.'nın kusurlu bulunarak mahkemece tutuklandığını belirtti. Avukatının bürosunda düzenlediği basın toplantısında, savcılığın istemi üzerine hazırlanan bilirkişi raporunda, arsa sahibi arsa sahibi Cafer A.'nın yaptığı iş için izin almaması, gerekli denetim ve hesaplamaları yaptırmadan, uygun malzeme temin etmeden, gerekli güvenlik tedbirleri aldırmadan ve duvar yapım işini profesyonel firma yerine sadece usta olmasına güvendiği Cafer A.'ya yaptırarak asli kusurlu bulunduğunu ifade ederek, "Bilirkişi raporunda, kendisini 32 yıllık usta olarak tanıtan Cafer A. için de yaptığı iş için izin alınmadığını, gerekli hesaplama ve ölçümlerin yapılmadığını bildiği halde mühendislik esaslarına göre projelendirmeden taş duvar yaptığı, duvar yüksekliğine göre yeterli temel sağlamadığı, beton harcının tüm taşların arasına girecek şekilde yapmadığı, aralara hatıl şeklinde demirli beton dökmediği ve duvar sağlamlaşana kadar duvarın yıkılmaması için gerekli önlemleri almaması sebebi ile asli kusurlu bulunmuştur. Ben de inşaat mühendisi olarak 32 yıllık usta olarak geçimini sağlayan bir insanın 80 metre genişliğinde ve 7,5 metre yüksekliğinde temelsiz bir duvarı ördüğüne inanamıyorum. Bu ölçülerde temeli olmayan, yağmur suları için önlem alınmayan bir duvarın bir gün zaten çökeceği aşikardır. Öyle ki babamın ölümünden önce de bu duvar iki kere yıkılmış ve yine aynı hatalar görmezden gelinerek duvar örülmüş hatta öncesinde 3,5 metre olan yükseklik daha da ileriye gidilerek 7,5 metre yapılmıştır. Bu olay sonucu ailem derinden etkilenmiştir. Annem Arefe, 14 yaşındaki kız kardeşim Gülşah ve 22 yaşındaki erkek kardeşim Cafer bu yaşanan olay sonrası hala kendilerine gelememişlerdir. Bir insanın canına mal olan bu durumun oluşmasında ne yazık ki yetkili idarecilerin de ihmali söz konusudur. Ülkemizde insan hayatı bu kadar ucuz olmamalı, ihmallere, olasılıklara bağlanmamalıdır. Bu sebeple hakkımızı aramaya devam edip bu olaya neden olan sorumluların gerekli cezaları alması için her türlü yasal hakkımızı kullanmaya devam edeceğiz" açıklamasını yaptı.
Avukat Umut Tektaş da olayın yaşanma şeklini anımsattığı toplantıda, "Olay kırsal bölgede yayla denilen bir bölgede gerçekleşiyor. Maalesef böyle yerlerde denetim sıkıntısı yaşanmaktadır. Böyle yerlerde denetimsizlik ve ihmaller söz konusu. Bu konuda idarecilerin dikkatini çekmek istiyoruz. Muhtarlıktan, büyükşehir belediyesi yetkililerine kadar özellikle aile bu olayın başka insanların başına gelmemesi için olayı öne çıkarmak istiyor. Çünkü kırsal bölgelerinde, yayla bölgelerinde denetim yapılmadığı için insanlar hiç bir kurala hiç bir mevzuata hiç bir mühendislik tekniğine uymadan inşaat yapma rahatlığına sahipler bu rahatlık bu tip kazaların önüne geçilemiyor. Bölgedeki idarecilerin yayla bölgelerinde kırsal bölgelerde yeterli denetim yapmalarını bu oluşması muhtemel olayların önüne geçilmesini istiyorum" diye konuştu.
9367,77%3,72
34,47% 0,05
36,42% 0,21
2956,00% 0,72
4956,37% 0,55