'Cumhuriyetinin niteliklerini koruyacağız'

Nesrin Geyik-Elif Günay/İskenderun

İskenderun´daki 30 Ağustos Zafer Bayramı töreni, saat 09.30´da Atatürk Anıtı´na çelenklerin sunulmasıyla başladı. İstuklal Marşı´nın okunması ve saygı duruşununun yapıldığı törende, Atatürk Anıtına kaymakamlık, garnizon komutanlığı ile belediye başkanlığı tarafından çelenkler sunulmasının ardından kent protokolü kaymakamlıkta tebrikleri kabul etti.
Atatürk Bulvarı üzerinde de kutlama ve geçit töreni düzenlendi. Törende, Hatay Vali Yardımcısı ve İskenderun kaymakamvekili Erol Özkan, İskenderun 39. Mekanize Piyade Tugay ve Garnizon Komutanı Tuğgeneral Alparslan Kılınç ve İskenderun Belediye Başkanı Seyfi Dingil, halkın bayramını kutladı. Törene, yurttaşların yanı sıra Hatay Milletvekilleri Suzan Şahin ve Abdulkerim Özel, siyasi parti ve sivil toplum kuruluşlarının yöneticileri ile askeri erkan da katıldı. Askeri geçitin yapıldığı 30 Ağustos Zafer Bayramı töreninde, İskenderun 39. Mekanize Piyade Tugayı Komutanlığında görevli Topçu Binbaşı Tamer Karayel, günün anlam ve önemini ifade etti.

'Her evresi düşünülmüş, hazırlanmış, yönetilmiş'
Binbaşı Karayel, 'Her evresi dahiyane bir zekayla düşünülmüş, hazırlanmış, yönetilmiş ve sonuçlandırılmış. Bu zafer, Türk ulusunun özgürlük ve bağımsızlık düşüncesini ölümsüzleştiren Türk ordusunun ve Türk komutanlarınıın güçlerini, yiğitliklerini kanıtladığı esşisz bir. destandır. Türk ulusu, bugünkü bölünmez varlığını ve sağlam temeller üzerinde kurulmuş cumhuriyetini 30 Ağustos Zaferi´nde hayatını feda eden şehit ve gazilerine borçludur. Dün olduğu gibi bugün de gücünü yüce Türk ulusundan alan ve onun ayrılmaz parçası olan Türk Silahlı Kuvvetlerinin, Atatürk ilke ve inkılapları ile Türkiye Cumhuriyetinin temel niteliklerini her türlü tehdide karşı, koşullar ne olursa olsun koruyacağından, ülke bütünlüğünü, milli birlik ve beraberliğini sonsuza dek yaşatkacağından ve milletinin yanında olacağından hiç kimsenin şüphesi olmamalıdır.'
İstiklal Makzume Anadolu Lisesi öğrencilerinden Mert Satır '30 ağustos', Ümran Yutmaz da 'Zafer' adlı şiiri okudu. Öğrencilerin de katıldıı resmi geçit töreninde Halk Eğitim Merkezi Halk Oyunları grubu yöresel oyunları katılanlar için sahneledi.
30 Ağustos Zafer Bayramı nedeniyle İskenderun Askeri Limanında bulunan savaş gemileri ile Sahil Güvenlik botu dün saat 10.00-12.00 ile 14.00-17.00 arasında halkın ziyaretine açıldı.
Arsuz Belediyesi de önceki gün Karaağaç Plajında Zafar Bayramı kapsamında konser düzenledi. Konserde sahne alan 'Moğollar' grubu Zafer Bayramı için eserlerini seslendirdi. İskenderun´da faaliyet gösteren Sarı Zeybekler Derneği de “Atatürk ve Deniz” temalı bir fotoğraf sergisi açtı. İskenderun Deniz Ticaret Odası sponsorluğunda, Deniz Ticaret Odası altında yer alan iki gün süreli sergi, Neşve Cafe bahçesinde açıldı.

Sarı: Türkiye Cumhuriyeti´nin kurulmasının öncüsü
Kaymakam Musa Sarı, 30 Ağustos Zafer Bayramını şu sözlerle değerlendirdi: '96 yıl önce Türk Ulusu´nun tarihine damga vuran, Türkiye Cumhuriyeti´nin kurulmasına öncülük eden, şanlı bayrağımız altında özgürce yaşamamıza vesile olan, her daim milletçe onur duyarak andığımız 30 Ağustos Zaferinin 96. yılında, bu kutlu zaferin yıldönümünü kutlar, başta Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk´ü, kahraman silah arkadaşlarını ve vatan uğruna şehit olan tüm kahramanlarımızı minnet ve rahmetle anar, gazilerimize sağlıklı uzun ömür dilerim.'

Tokdemir: Birlik ve berberlik ruhuyla yazılmış büyük bir destan
Hatay Milletvekili İsmet Tokdemir de şunları belirtti: '30 Ağustos 1922´de kazanılan büyük zafer, Türk milletinin tarih boyunca imkânsızlıkları başararak, tüm dünyaya kahramanlığın ne demek olduğunu gösterdiği, birlik ve berberlik ruhuyla yazılmış büyük bir destandır. Bu zaferle, esarete mahkûm edilmek istenen milletimiz, büyük önder Mustafa Kemal Atatürk´ ün üstün askeri ve siyasi dehası ile milletimize olan inancı ve güveni etrafında birleşerek bağımsızlığını ve istikbalini kazanmıştır. Kazanılan bu büyük zafer aynı zamanda Türkiye Cumhuriyetinin temellerini atmakla beraber, milletimizin neleri başarabileceğini tüm dünyaya ve yeni nesillere gösteren önemli bir referanstır. Anadolu´nun sonsuza kadar Türk yurdu olduğunun dünyaya ilanıdır. Her zaman için ülkemizin birlik ve beraberliğine kast etmek isteyenler olabileceği gibi bu cennet vatan üzerinde farklı emelleri olanlar, tezgâhlar kurmak isteyenler unutmamalıdır ki bu millet 30 Ağustos ruhunu sonsuza kadar taşıyacaktır.'

Culha: Omuz omuza mücadele veren halkın, zafer destan
Arsuz Belediye Başkanı Nazım Culha ise “Ülkemizi parçalamak, bölmek isteyen emperyalist güçlere karşı, dil, din, ırk ve inanç farkı gözetmeksizin bir arada omuz omuza mücadele veren halkımızın, zafer destanını yazdığı gündür 30 Ağustos. Birçok kahramanımız canı pahasına düşmanla savaşıp bağımsızlık ve özgürlük için kurtuluş mücadelesi vermişlerdir. Hedefimiz, Mustafa Kemal Atatürk´ün devrimlerine, ilkelerine sonsuza kadar sahip çıkarak çağdaş, laik ve demokratik Cumhuriyeti her zaman korumaktır. Ulu önder Mustafa Kemal´in ilke ve devrimleri, her zaman ufkumuzu aydınlatacak, bizlere güç verecektir' görüşünü kaydetti.

Vurucu: Bu vatan her zorlukta yeniden doğmuştur
Belen Belediye Başkanı Adnan Vurucu da şunları belirtti: '30 Ağustos Zafer Bayramımızda, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının 1922´de göstermiş olduğu şanlı mücadele ruhunu bir kez daha yaşatıyor olmanın gururu yaşıyoruz. Bu kutlu günde kadınıyla, çocuğuyla, ordusuyla topyekûn mücadele verilen bir savaşın ve ulusal benliğimizin kurtarıldığı, aynı zaman da Zafer Destan´ımızın yazıldığı günün gelecek nesillerimize aktarıyor ve ülkece yaşatıyor olmanın sevinci içerisindeyiz. Öyle ki hain düşmanların alçakça saldırılarına boyun eğmeden dimdik savaşan şanlı ordumuzun ve fedakâr milletimizin işgal altındaki yurdu düşmandan temizlemesinin nice 96. Yıl dönümlerine erişmesini temenni ederim. Bu vatan her zorlukta yeniden doğmuştur. Tarihimizin dönüm noktalarından biri olan Kurtuluş Savaşanın şanlı göstergesi olan 30 Ağustos Zaferi ile taçlanmış ve Cumhuriyetimizin temelleri atılmıştır. Ecdadımızın bağımsızlık mücadelesi verip bizlere emanet ettiği aziz vatanımızın her bir karışında onların kanı olduğunu bilerek bu topraklarda nefes alıyoruz. Dün olduğu gibi bu günde dört elle sarıldığımız vatanımıza her daim zarar vermek isteyen hainler olmuştur ve olacaktır. Bize düşen geçmişimize ve geleceğimize sahip çıkıp vatanımıza uzanan hain elleri uzaklaştırmaktır. Dün Sakarya´da, Dumlupınar´da düşmanı püskürten milletimiz, 15 Temmuz´da aynı vatan aşkıyla tutuşmuş ve hain darbecilerin hayallerini suya düşürmüştür. Mustafa Kemal Atatürk´ün de dediği gibi; ´Gençler! Geleceğe güvenimizi güçlendiren ve sürdüren sizsiniz. Siz, almakta olduğunuz eğitimle, bilgi ile insanlıkta üstünlüğün, yurt sevgisinin, düşünce özgürlüğünün en değerli örneği olacaksınız. Ey yükselen yeni kuşak! Cumhuriyeti biz kurduk, O´nu yükseltecek ve yaşatacak sizlersiniz´ sözleri ile bu vatanın emanet ettiği gençlerimizde 30 Ağustos Zaferine yaraşır bir gençlik olma yolunda ilerleyecek olmalarına olan inancımda tamdır.'

Baro: Zorlu günleri hukukun üstünlüğü ilkesiyle aşabiliriz
Hatay Barosu Başkanı Ekrem Dönmez de şu değerlendirmede bulundu: 'Bağımsız bir ulus devletin yaratıldığı, Cumhuriyetimizin temellerinin atıldığı, demokratik, laik, çağdaş bir Türkiye yürüyüşünün başladığı gün olan ve 26 Ağustos´ta başlayıp 30 Ağustos 1922´de Dumlupınar´da zaferle sonuçlanan Başkomutanlık Meydan Muharebesinin 96. yıldönümünü onur ve gururla kutluyoruz. Gazi Mustafa Kemal Atatürk´ün stratejisini belirleyip, taktiklerini çizdiği ve başından sonuna kadar büyük ustalıkla yönettiği bu büyük mücadele ´Başkumandanlık Meydan Savaşı´ olarak tarihe geçmiştir. Ulusumuz; her zaman ülkesine, cumhuriyete, ulusal birlik ve beraberliğine yönelik iç ve dış tehditleri ortadan kaldırmayı başarmıştır. Bu zamana kadar; ´Yurtta sulh, cihanda sulh´ ilkesini şiar edinen bir toplumun çocukları olarak, aynı ilke doğrultusunda ve kaderde birlik esasıyla yaşamak temel arzumuzdur. Ülkemiz son yıllarda çetin günlerden geçmektedir. Bu zorlu günlerden ve fırtınalı, dalgalı süreci; ancak ve ancak antiemperyalist, tam bağımsızlıktan yana, cumhuriyet ve devrim bilincine sahip onurlu insanların oluşturduğu bir ülke olduğumuzu unutmadan ve tüm iş ve işlemlerimizde ´hukukun üstünlüğü´ ilkesini esas alarak aşabiliriz. Çünkü hukuk devletin temelidir. Hukuk yoksa, adalet yoksa devlet de yoktur. Bu doğruları inkâr ettiğimiz zaman, ne yazık ki ülke olma, birlik olma bilincimizi de kaybetmiş olacağız. Hatay Barosu; Cumhuriyete, Atatürk ilke ve devrimlerine sahip çıkma, demokratikleşme, hukuk ve hukuk devletinin, barışın ve barış dilinin gerek ülkemizde gerekse yaşadığımız coğrafyada egemen olması mücadelesine bundan sonrada aynı kararlılıkla devam edecektir.'