'Depremde başsağlığı dileme anlayışı terk edilmeli'

İskenderun Teknik Üniversitesi (İSTE) İnşaat Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyeleri Prof. Dr. Semir Över ve Prof. Dr. Murat Bikçe, deprem ve olası depremlere yönelik değerlendirmede bulundu.

İskenderun/SES

 'Deprem Türkiye´nin bir gerçeğidir' diyen Prof. Dr. Murat Bikçe, 'Afet yönetiminde can ve mal kaybının azaltılması için vazgeçilmeyecek esaslardan biri deprem öncesi depreme hazır olunmasıdır. Artık depremin nerede ve ne zaman olacağını öğrenmeye çalışmaktan daha çok, deprem öncesi master planlarının güncel olarak hazır olması yerel yönetimler için esastır' açıklamasını yaptı. Prof. Dr. Semir Över de şu değerlendirmeyi yaptı: 'Denizde meydana gelmesine rağmen karada ve depreme uzak yerleşim alanlarında binaların yıkılması ne yazık ki ülkemizin bina envanterinin durumunun ne kadar kötü olduğunu bir kez daha gözler önüne sermiştir.'

'Depremde can güvenliğinin sağlanması, asgari ölçüt'
İSTE Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Bikçe “Alp Himalaya deprem kuşağında bulunan ülkemizde, depremlerin sürekli yaşanacak olması yadsınamayacak bir gerçek. Dün Elazığ, bugün İzmir´de gerçekleşen deprem Türkiye´nin bir gerçeğidir. Afet yönetiminde can ve mal kaybının azaltılması için vazgeçilmeyecek esaslardan biri deprem öncesi depreme hazır olunmasıdır. Artık depremin nerede ve ne zaman olacağını öğrenmeye çalışmaktan daha çok, deprem öncesi master planlarının güncel olarak hazır olması yerel yönetimler için esastır. Zira deprem sırasında kargaşa ve telaşın yaşanması muhtemeldir. Yapı stokunun depremler yaşanmadan önce iyileştirilmesi mutlak gerçekleştirilmelidir. Depremlerde can güvenliğinin sağlanması, deprem yönetmelikleri açısından asgari ölçüttür. Deprem yönetmelikleri uluslararası veriler doğrultusunda güncellenmektedir. 2018 yılında güncellenen Türkiye Bina Deprem Yönetmeliği, 2019´da yürürlüğe girmiştir. Yapıların depreme karşı dayanıklılığı, teknik elemanlar tarafından güncel deprem yönetmeliklerine göre değerlendirilmektedir. Böylece, oturduğumuz yapının yeterliliği hakkında fikir sahibi olmamız mümkündür. Bu aşamada yer bilimci ve inşaat mühendislerine oldukça önemli görevler düşmektedir. Teknik eleman mezun olsa dahi, yaşam boyu öğrenmeye açık bir öğrenci bilincinde olmalıdır. Sismik etkiler altında yapı stoklarının güvenliği konusunda yeterliliğe sahip olunmalıdır. Zira elde edilen sismik veriler ölçüsünde mevcut/yapılacak yapıların olası bir depreme dayanımı değerlendirilmektedir. Dolayısıyla, bir binanın alımında görsel durumdan öte, mevcut taşıyıcı sistemin teknik elemanlarca değerlendirilmesi yararlı olacaktır. Yapıların depremde hasar görmesinde temel etmenlerden birisi malzeme dayanımlarında yetersizliktir. Asgari beklenti olan bu değerin uygulamaya yansıtıldığının kontrolü mutlaka sıkı bir şekilde kontrol edilmelidir. Bu aşamada, malzeme imalatından yapının üretimine kadar tüm aşamaların projeye uygunluğunun denetlenmesi son derece önemlidir. ´Deprem öldürmez, yapı öldürür´ bilinciyle hareket ederek, içinde yaşanılan yapılar hakkında gerçekler teknik elemanlardan öğrenilmelidir. Daha yüksek, daha büyük ve daha görkemli yapılar yerine daha güvenli yapılara önem verilmelidir.'

'Herkese görev ve sorumluluk düşmektedir'
İSTE İnşaat Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Semir Över ise deprem sonrasında meydana gelen artçı şokların dağılımına bakıldığında fay kırığının tamamının denizde olduğunu, bu büyüklükteki depremin İzmir ve yakın civarında karada yer alan fayları tetikleyebileceği göz ardı edilmemesi gerektiğini ifade etti. Prof. Dr. Över, 'Depremin karakteri normal fay olmasından dolayı Sisam adasının kuzeyindeki tavan bloğun eğim yönünde aşağıya doğru kaymasıyla (çökmesiyle) birlikte körfez suyu bir an için çekilmiş olup daha sonra küçük çaplı bir tsunami oluşturarak Seferihisar ve Sancaklı kıyılarında su kabarmalarına ve girdapları doğurmuş ve yerleşim alanına taşan su kütlesi bir vatandaşımızın boğulmasına neden olmuştur. Seferihisar depremi (yıldız) ve artçı şoklarının dağılımı (Krdae), deprem odak mekanizması (mavi-beyaz daire)-USGS) ve deprem sonucunda meydana gelmiş olası kırık. Denizde meydana gelmesine rağmen karada ve depreme uzak yerleşim alanlarında binaların yıkılması ne yazık ki ülkemizin bina envanterinin durumunun ne kadar kötü olduğunu bir kez daha gözler önüne sermiştir. Deprem karada meydana gelmiş olsaydı -ki bu potansiyele sahip pek çok fay mevcuttur- can ve mal kaybının çok daha fazla olacağının işaretini bu deprem vermiştir. Başka bir değişle daha önce meydana gelmiş 6.0 ve daha büyük depremlerin yaptığı gibi depremle birlikte yaşamayı öğrenmemiz gerektiğinin altını çizerek uyarılarda bulunmuştur. Bu uyarılar doğrultusunda yüzde 90´ı deprem riski altında bulunan ülkemizde özellikle son deprem yönetmeliğine uygun olmayan binaların kentsel dönüşüm kapsamına alınması gerekmektedir. Bu kapsamda, binaların inşa edileceği zeminin etüdü detaylı bir şekilde yapılarak elverişsiz zeminlerin iyileştirilmesi gerekmektedir. Bu mümkün olmuyorsa yapıya elverişsiz zeminleri iskâna açmamak gerekir. Türkiye´de meydana gelen 6.0 ve daha büyük depremler yıkıcı olmakta ve afete dönüşmektedir. Her yıkıcı depremin afete dönüşerek başsağlığı dileme ve yara sarma temelindeki afet yönetim anlayışını terk edip, büyük depremlerin afete dönüşmeyeceği ve zararların en aza indirgeme temelindeki çağdaş afet yönetim anlayışını benimsememiz gerekmektedir. 2020 Ege depremiyle bir kez daha gördük ki, bu süreç içerisinde en sade bireyden en yetkili makamlara kadar, herkese görev ve sorumluluk düşmektedir.'



"Vatandaşın feryadını duymanın zamanı gelmiştir"

Yollarda ağır tonajlı araçlara 'park yasağı'

"Demokrasi talebi, sokaklardan sandıklara taşındı"

Belen'de "Ramazan Çocuk Festivali"

Hatay'da Özgürlük Nevruz'u kutlaması

Down Sendromu Farkındalık Günü

Başkan Amaç'tan üretiye destek çağrısı

Baro Başkanı Tut: Hukuk devletini savunmaya devam edeceğiz

Şam Geçici Maslahatgüzarı'nın Hatay ziyareti

Kütüphane inşaatında inceleme

"ÇED Gerekli Değildir" sürüyor

Kaçak yapı şikayetinde 'işlem yok'

Beton santralleri ve hava kirliliği...

İSSOS tarihi mirası koruyacak

Gelişim Hastanesi, 20. yılında

CHP, 'ön seçime' devam ediyor

Grev 273. gününde

Hatay, kurak iller arasında

Üniversite alanına, 'sanayi alanı' kararı

İskenderun Engelliler, Avrupa Kupası'nda oynayacak

AÇKD: Dikmece’nin yüzde 80’ine el konuldu

Atık bertarafına 50 milyon hibe çabası

Çalışkan: Hatay kutlama değil, çözüm bekliyor

Muammer Aksoy Caddesi 3 şeritli oldu

Suriye'deki katliam Cevevi'ne protesto edildi

Kurum, 'fahri hemşehrilik beratını' aldı

HTO'dan 56 hekime plaket

Hekimler 14 Mart'ta buluştu

"Tozlu havada maske kullanın"

Prof. Yılmaz'dan gastroenteroloji bilgilendirmesi

Yükleniyor

  • BIST 100

    10275,75%0,46
  • DOLAR

    39,81% 0,10
  • EURO

    46,90% 0,33
  • GRAM ALTIN

    4274,45% 0,36
  • Ç. ALTIN

    6794,97% -0,20