Doğayla oynarsak, sağlık elimizden gidecek

Doğayla oynarsak, sağlık elimizden gidecek

Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü (MAPEG), tarafından, ülkenin 766 ayrı sahasında maden arama ve işletmesi için ihaleye açılma kararına tepkiler sürüyor.

Nesrin Geyik/İskenderun

 766 maden sahasında arama ve işletme ihalesi arasında Hatay´da 9 nokta arasında Arsuz (Tülek ve Tatarlı), Belen, Dörtyol, Antakya ve Hassa (2) da bulunuyor. Hatay´da ihaleye çıkacak 9 alanın büyüklüğü 7.477,24 hektar; yani 74.772 dönüm. Hatay´daki 9 nokta 7 Eylül 2020 Pazartesi günü ihaleye çıkacak.
Arsuz´daki iki alanın maden arama ihalesine çıkarılacağının açıklanmasına tepki gösterildi. Arsuz belediye Meclisi Üyesi Sadet Berkyürek´in yazılı başvurusu üzerine, Türkiye Çevre Platformu (TURÇEP) tarafından Arsuz Atatürk Kent Meydanı´nda düzenlenen basın açıklamasıyla, yörede yapılacak maden ihalelerinin istenmediğini belirtildi ve ihalelerin iptali istendi. Basın açıklamasına, Hatay Milletvekili Barış Atay, Arsuz Belediye Başkanı Asaf Güven, Türkiye Çevre Platformu Genel Sekreteri Oktay Demirkan, belediye meclisi üyeleri, siyasi parti ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ve muhtarlar da katıldı. Toplantıya katılanlar, MAPEG tarafından Maden Arama ve İşletme Ruhsatları için ihale ilanlarının yapılacak olması ve bu ilanlarda geçen yerlerin ikisinin Arsuz´da olması sebebiyle Türkiye Çevre Platformu öncülüğünde ihalelere karşı olduklarını ifade etti.

'Çevre daha çok kirletilmiyor'
1986 Çernobil faciasından beri çevre koruma çalışmalarının içerisinde olduğunu belirten Türkiye Çevre Platformu Genel Sekreteri Oktay Demirkan, “Çevre giderek daha çok kirleniyor ve de daha çok kirletiliyor. Birtakım kişiler var ki çevrenin kirletilmesiyle para kazanıyorlar ve onları durdurmak da size ve bize düşüyor. İskenderun Çevre Koruma Derneğini kurduğumuzda çevre sorunlarının yerel olmadığının farkına vardık ve Doğu Akdeniz Çevre Derneklerini oluşturduk. Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü Türkiye Genelinde Toplam 766 maden arama ve işletme sahası ihaleye sürülüyor. 7 Eylülde Hatay´daki ihaleler yapılacak. Bu kadar geniş bir alanda maden arama yapılması demek Türkiye´nin her yerin delik deşik etmek demek. Bunların içinde altın, gümüş gibi çevreyi çok kirleten teknolojiyle üretilen madenler de var. Eskiden elekle altın arama dönemleri bitti. Şimdi bu üretimi yapan kuruluşun hepsi o bir gramın peşinde. 1 gram altın elde etmek için, bir ton toprağı tuz buz ediyorlar, sonra da siyanürle o bir gram altını içinden alıyorlar. Sonrada o siyanürle kirlenmiş toprak bize kalıyor. Hatay´da dokuz yer var. Ne yazık ki Arsuz´da da 2 yer var. Bunlar Tülek ve Tatarlı. Maden arama deyince toprağın altında değil. Sondaj denen bir işlem var. Bu sondajlar madeni aramaktan çok daha kirletici bir işlem. Tamamen kimyasal kullanılıyor. Madeni arama da olsa, madeni işletme de olsa birbirinden daha kirletici teknolojidir. Burada bizim bir avantajımız var. Biz olayı başlangıcında yakaladık. Yani ihale safhasında yakaladık. Yeterli tepki ve sesi yükseltebilirsek, ihaleler iptal edilebilir. Hukuki olarak da iptal edilebilir. Diğer yerlerde maden arama safhasında insanların haberi oldu. Oraya dozerler, matkaplar girdiğinde, işlemler başladığında insanların haberi oldu. Biz ise bunun erken farkına vardık. Burada bize pay gelir, iş sahibi oluruz diye düşünmeyin. Açılan iş sahalarından da, yer altındaki zenginliklerden de yöre halkına hiçbir faydası olmuyor. O yüzden buna karşı çıkalım, sesimizi yükseltelim. Tüm herkesi bu harekete destek vermeye çağıralım' dedi.

'Arsuz tarım kenti'
Arsuz´un doğasına dokunulmaması gerektiğini belirten Arsuz Belediye Başkanı Güven ise “Tarımın en güzeli Arsuz´da yapılır. Arsuz bir turizm kentidir. Turizmin çok değişik şekilleri Arsuz´da yapılıyor. Arsuz kültürlerin kentidir. Bunu hep birlikte beraber yaşayarak görüyoruz. Arsuz´un bu özelliklerinin sürdürülmesi hepimizin görevi. Arsuz´u bu şekilde kurumak hepimizin görevi. Maden değişik şekillerde işlenebilir. Ama öyle yerler var ki dokunmamak gerekir. Dokunduğunuzda çok zarar vereceksiniz. Doğayı deştiriyorsunuz. Maden arama ile ilgili baktığınızda, kimyasalları bir tarafa bırakın sadece ve sadece kesilen ağaçları düşündüğünüzde, doğaya ne kadar korkunç bir zarar verdiğinizi burada göreceksiniz. Söz konusu olan Arsuz´un bu bölgesi, ihaleye çıkacak olan bir bölge. Ormanıyla, aromatik bitkileriyle, tıbbi bitkilerle çok zengin bir bölge. Aynı zamanda doğal yaşam alanıdır. Bütün bunları bozuyorsunuz. Bu nedenle Arsuz´a zarar vermiş olacağız. Buna biz hep beraber hayır diyoruz. Bunun karşısında olacağımızı belediye olarak, bütün Arsuz halkı olarak burada, belediye başkanı olarak ilan ediyorum. Arsuz dokunmayın, doğamıza dokunmayın' diye konuştu.

'Arsuz açısından ciddi bir leke oluşturuyor'
Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü tarafından Türkiye genelinde 766 adet yeni maden arama ve işletme ihalesinin gerçekleştirileceğini belirten Arsuz Belediyesi Meclis Üyesi Berkyürek de, şu değerlendimeyi yaptı: 'Hatay´ın ihalesi de eylülde yapılacak. Dokuz yer, dokuz nokta ihale edilecek. Arsuz da Bunlardan nasibini alan yerleşimlerden biri. Sahil yoluna kadar inen iki nokta üst üste geldiği zaman, Arsuz açısından ciddi bir leke oluşturuyor. Bu lekeyi görünür kıldığımızda ortaya çıkan tablo, sahile kadar inen bu görüntü bize burada bir yanlışlık var dedirtiyor. Bu kararın gözden geçirilmesi, bu kararın geri alınması gerektiğini düşünüyoruz. Türkiye genelinde yapılacak ihalelerin, niteliği, içeriği, kazanımları, dezavantajları, bu konuda ilk çıkışı yapan Türkiye Çevre Platformu oldu. Türkiye çevre platformunun bileşenleri olarak buradayız. Ayrıca 17 kuruluşumuz da Arsuz´da ve İskenderun´da yanlışlığını ve gözden geçirilmesi gerektiği düşüncesiyle logolarıyla bize destek verdi.'

'Hep beraber bunun önüne geçmemi lazım'
Arsuz Kent Konseyi Başkanı Prof. Dr. İskender Sayek ise, “Covid 19´un hepimizi nasıl etkilediğini gördük. Çevre ve doğayla ne kadar çok oynarsak, sağlığımız da elimizden gidecek. Turizm, ekonomi, sağlık bu şekilde etkileniyor. Onun için, bizim sivil toplum olarak bu süreci durdurmak için çaba harcamamız lazım. Arsuz kent konseyinin bunun yapılamaması konusunda bir görüşü var. Buna karşı olacağız. Birlikte hareket ederek bunu durdurmaya çalışacağız. Tabi ben hukuki yönlerini bilmiyorum ama Arsuz´la ilgili olan kısma baktığımız zaman 2.200 hektar, çok büyük bir alan hakikaten. Kıyıdan başlayıp dağa kadar giden bir yerde görülüyor. Dolayısıyla etkisi de çok geniş bir alanı kapsayacak. Burada bizim sivil toplum olarak, bunun önüne geçecek, sadece arama değil işletmeyi de durduracak. Çünkü Arsuz´a yerleştirilen iki maden işletmeyle ilgili ihale açıyor. Demek ki orada bir maden var diye düşünülüyor. Burada daha etkin olabileceğimizi düşünüyorum. Hep beraber bunun önüne geçmemi lazım' değerlendirmesinde bulundu.

'Hak ihlali ve doğa katliamının arifesiyle karşı karşıyayız'
Ortada bir hak ihlali konusu olduğunu belirten Hatay Milletvekili Barış Atay ise şunları söyledi: “Bir hak ihlali ve doğa katliamının arifesiyle karşı karşıyayız. Ben burada milletvekili olarak değil, şehrin bir yurttaşı olarak da konuşacağım. Bütün çocukluğu, Konacıkta, Işıklıda, kıyı kentte, Gülcihan´da geçmiş bir arkadaşınız olarak konuşacağım. Bunun tek bir yolu var. Topyekûn mücadele. O yüzden hiç birimizin yüzünde yılgınlık, bıkkınlık ve korku olmamalı. Bizim içimizde sadece doğamızı, nefes alabileceğimiz her alanı korumak için bir mücadele azmi olmak zorunda. Daha sonra pişman olmamak için bu kalabalıkları daha da kalabalık yapalım.'

TİP: Maden ihaleleri iptal edilmeli
Türkiye İşçi Partisi (TİP) Hatay il yönetimi de şu açıklamayı yaptı: 'Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü (MAPEG) tarafından 140 grup maden arama sahası için toplam 766 alan maden arama ihalesi yapılacağı açıklanmıştır. Türkiye´nin farklı yerlerinde olan 766 alan maden sahasının 9 tanesi Hatay´da yer almaktadır. MAPEG´in ihaleye açtığı bu sahaların niteliğine dair hiçbir bilgi yoktur. Bu sahaların mera, orman, tarım alanı, doğal ya da arkeolojik sit alanları ya da su havzaları olup olmadıkları hakkında hiçbir bilgi bulunmadığı gibi hangi madenlerin aranacağı ya da işletileceği de belirsizliğini korumaktadır. Maden arama sondajları, maden işletmesi kadar ekosisteme zarar vermektedir. Bu çalışmalar çevredeki bitki örtüsünün ve canlıların doğal yaşamlarının yok oluşuna neden olduğu gibi çevredeki tarım alanlarına zarar vermekte, yeraltı-yer üstü su kaynaklarımızı da kullanılmaz hale getirmektedir. Bunun içindir ki MAPEG´in ihaleleri derhal iptal ederek, bölgedeki sivil toplum kurumlarını, demokratik kitle örgütlerini ve yöre halklarını bilgilendirmesi zaruridir. Hangi madenler ve hangi yöntemlerle aranmaktadır? Bu maden alanları nerededir? Doğada ve insan yaşamında geri dönüşü olmayan kâr hırsına dayalı tahribatları engellemenin tek yolu doğa ile barışık bir yaşam inşaa etmekten geçmektedir. Hiçbir maden, doğal yaşamdan ve insan yaşamından daha değerli değildir.'
Belediye başkanı Güven, toplantı sonrası da sosyal paylaşım istesinde 'Türkiye´deki 766 maden arama ve işletme alanından 2´si Arsuz´da açılacak. Çoğunluğu orman, mera ve tarım alanlarımızda yer alan maden arama ve işletme ihalelerine karşı siyasilerimiz, 18 sivil toplum kuruluşumuz ve değerli halkımız ile beraber ortak basın açıklaması gerçekleştirdik' açıklamasını yaptı. CHP İskenderun İlçe Başkan Yardımcısı Nursen Diken de 'Sivil toplum kuruluşları, siyasi erkler ve Arsuz halkı, doğasına sahip çıkmak için bir araya geldi. Doğayı katletmenize izin vermeyeceğiz' değerlendirmesinde bulundu. CHP İskenderun Gençlik Kolları Başkanı Erdem Harmaoğlu, 'Birilerinin maden arama ve işletme ısrarının ağır sonuçları olacağını haykırarak, meralarımızın ve tarım alanlarımızın talanına sebebiyet verebilecek cinayet ihalelerine karşı Arsuz ilçemizden ses yükselttik. İlimizde ve ilçelerimizde doğa talanı istemiyoruz' değerlendirmesinde bulunurken, CHP Hatay İl Gençlik Kolları Örgütlerden Sorumlu Başkan Yardımcısı Ufuk Arslan da 'Doğaya verilen tahribat tüm insanlığa verilen tahribattır. Dolayısıyla doğa için verilen mücadele insanlığa armağandır. Cennet Arsuz´umuza göz diken rantçıları ancak demokratik ve anayasal hakkımız olan eylem ve gösteri hakkını etkin kullanarak ve örgütlü mücadeleyle yenebiliriz. Herkesi bu mücadeleye davet ediyoruz' düşüncesini paylaştı.



"Mücbir sebep hali uzatılmalı"

Fatma Şahin'den başkanlara ziyaret

Lütfü Savaş, mesajla veda etti

Nesibe Kuzu, "Pruva"yı yayımladı

İş yükününün hafifletmesini istediler

1 Mayıs, İskenderun'da kutlanacak

23 Nisan'da motosiklet korteji

Bayramda 'uçurtma şenliği'

Parkta 23 Nisan şenliği

Hastane bahçesinde korkutan yangın

Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlandı

Çalışkan'dan Özhaseki'ye: İtiraf yetmez, çözüm üretin!

İş dünyasının talebi 'mücbir sebep'

Belen'de makam koltuğuna Aybüke oturdu

Çocuk başkanlar istemlerini sıraladı

İlkokul öğrencileri vali koltuğunda

Sembolik başkan 'denetim' istedi

CHP il başkanı istifa etti

"Mücbir sebep hali en az bir yıl uzatılmalı"

Prof. Görür: Faylardaki stres transfer oldu

CHP, Hatay ve İskenderun için yeniden itiraz etti

Arsuz'da bahar coşkusu

Dörtyolluyu denizle buluşturdu

Erzin de ilk meclisini topladı

Dörtyol meclisinde komisyon seçimleri yapıldı

Meclis komisyonlarını CHP belirledi

Dönmez’den alan incelemesi

Öntürk’ten ‘tefeciden borç alınmış’ iddiası

Kaymakamlık avlusunda bayramlaşma

Arsuzlu TCDD Kampında bayramlaştı

Yükleniyor

  • BIST 100

    10063,71%-0,19
  • DOLAR

    32,37% -0,14
  • EURO

    34,73% -0,20
  • GRAM ALTIN

    2406,93% -1,14
  • Ç. ALTIN

    3882,72% -0,72