Sadet Berkyürek/İskenderun
Muharrem ayı dolayısıyla, İskenderun´da da Kerbela şehitleri için anma programı düzenlendi, aşure dağıtıldı. Anma programı; CHP Hatay Milletvekili Av. Mevlüt Dudu, Arsuz Belediye Başkanı Nazım Culha, Ortadoks Kilisesi Vakfı Başkanı Can Teymur, siyasi parti ve sivil toplum kuruluşları temsilcilerinin de katılımıyla İskenderun Alevi Kültür Merkezi Cemevi´nde gerçekleştirildi. Hacı Bektaşı Veli Anadolu Kültür Vakfı İskenderun Şube Başkanı Dr.Halil İbrahim Ayaz´ın okuduğu duanın ardından katılanlara aşure dağıtımı yapıldı.
Karakuş, Koyuncu ve Argun´u andı
Geçtiğimiz yıl trafik kazasında hayatını kaybeden Cemevi yöneticileri Seydi Karakuş, Düzgün Argun ve Hasan Koyuncu´yu anarak konuşmasına başlayan Arsuz Belediye Başkanı Nazım Culha, kentin barışına, huzuruna ve kültürünün yanı sıra Cemevi´nin yapımındaki katkılarına işaret etti. Culha, aşurenin bolluk, bereket, kardeşlik, dostluğu ve barışı simgelediğini ifade etti.
Soysüren: Toplumsal barış daim olsun
Alevi Kültür Derneği İskenderun Şube Başkanı Kemal Soysüren anma programında yaptığı konuşmada, “Matem ayında gözyaşı dökmek değil, gözlerin hakikatlere açılması gerekir” dedi. Muharrem orucu ve aşure geleneğinin kökeni ve simgelediği değerlerlerle ilgili de bilgi veren Soysüren, bugün dünyada bir çok ülkede şiddet, savaş ve kayganın sürdüğünü, ancak insanların barış umutlarını yitirmediklerini vurguladı. Soysüren, “Bizler, bu ülkenin evlatları olarak ülkemizde ve dünyada toplumsal barışın daim olmasını istiyoruz. Aleviler olarak kurum ve kuruluşlarımızın tüm açıklamaları ve beyanları hep bu yönde olmuştur” diye konuştu.
İmam, pir ve papaz korkusuzca konuşursa…
Halklar arasında toplumsal barışın sürekliliği için din adamları, inanç ve kanaat önderlerinin aynı dili konuşmalarını, birbirlerine kucak açarak hoşgörü ile yaklaşmaları gerektiğini de ifade eden Soysüren, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Türkiye´de farklı kimliklerin, inanç ve kültürlerin olduğunu kabul etmek ayrışmayı değil, daha sağlıklı ve eşit koşullarda yan yana yaşanabileceğini göstermek için ülkedeki caminin imamı, Cemevinin piri, kilisenin ruhani lideri adaletsizliğin karşısında adaletin, çifte standart karşısında eşitliğin, esaret karşısında özgürlüğün, tekçi ve dayatmacı yaklaşımlar karşısında çoğulculuğun öne çıkarılabilmesi için mücadele ederlerse, bu konularda hiç bir hesap içinde olmadan korkusuzca konuşurlarsa toplumsal barış daim olur, öfkeler diner, kin ve nefret söner.”
Alevi köylerine cami yapılmasın
15 Temmuz darbe girişimini de hatırlattığı konuşmasında Soysüren gelişmeleri kaygıyla izlediklerini ifade ederek, Aleviler olarak hep Cumhuriyet ve demokrasiden yana olduklarını, askeri ve sivil darbelere karşı durduklarını kaydetti. Kutsal ayda ülkede kuşku ve güvensizliğin son bulması, kin, öfke ve nefretin sevgiye dönüşmesi, her türlü terörün, kavganın ve şiddetin son bulması dileğinde de bulunan Soysüren, taleplerini ise 11 maddeyle özetledi.
Mülteci kamplarının kurulacağı bölgeye dikkat çekti
Cevevlerini yasal statüye kavuşturulması, zorunlu din derslerinin kaldırılması, laik devlette diyanetim olmaması ya da yeniden yapılandırılması, çağdaş laik bir anayasa istediklerini aktaran Soysüren Alevi köylerine cami yapılmaması, AHM kararlarının biran evvel uygulanması, dergahların iadesi, devlet kadrolarında yeteri kadar temsiliyet hakkı, devletin tüm inançlara eşit yaklaşmasını istediklerini söyledi. Katliamlardan dolayı zaman aşımının kaldırılmasını da isteyen Soysüren, mülteci kampları yapılırken bölgenin demografik yapısının dikkate alınmasının şartına işaret etti.
Dudu: O kitap toplatılmalı
CHP Hatay Milletvekili Mevlüt Dudu, iktidarın alevilerin talepleri ve inançların temsiline yönelik sorunların çözümü yönünde adım atması gerektiğini belirtti. Alevi inancının temsili ve çözüme yönelik bir yasa teklifinde bulunduklarını da hatırlatan Dudu, Arap Alevilere yönelik ders kitabında yer alan okuma parçasını ise ‘çok vahim´ bir olay olarak nitelendirdi. Dudu, “12.sınıf ders kitaplarında yer alan gerçek dışı, tahkir edici, safsatadan ibaret bilgilerle karşı karşıya kaldık. Bununla ilgili yapılması gerekeni ben kendi adıma yaptım ama, buradan bir kez daha bu toplumun Alevi, Sünni ayırt etmeksizin bütün kanaat önderlerine, aklı başında bütün insanlara seslenmek istiyorum. Lütfen duyarlılık gösterelim ve bu kitabın toplatılıp, o safsataların kitaptan çıkartılmasını sağlayalım” çağrısında bulundu.
“Aşure Gnü direnişi de simgeliyor”
Aşure geleneğinin çağrışımları ve tarihi kökeni ile ilgili bilgileri de paylaşan Dudu, Kerbela´ya kadar aşure gününün şenlik olarak kutlanırken, Hz.Hüseyin´in katliyle bir maten günü olarak anıldığını kaydetti. Aşurenin birliği, beraberliği ve bereketi de simgelediğini aktaran Dudu, “Aşure günü bana göre aynı zamanda direnişi de simgeliyor. İmam Hüseyin´i Kerbela´da şehit eden Yezit´in zulmü günümüzde de bugünkü temsilcileri eliyle devam ettiriliyor. Ben dünya varoldukça bu zulmün hiç bir zaman son bulacağını düşünenlerdenim. Ama o yezitler bunu iyi bilsinler ki, onlar ve onların zulmü varolacaksa, bizim de direnişimiz olacaktır dünya durdukça
9367,77%3,72
34,48% 0,07
36,21% -0,34
2960,09% 0,86
4956,37% 0,55