Dünya Arı Günü kutlandı. Bu yıl 20 Mayıs´ta kutlanan 4. Dünya Arı Günü temasının, FAO tarafından, ´Sizde katılın-Arılar için daha iyisini yapalım´ olarak ilan edildiğini belirten Hatay Veteriner Hekimler Odası Başkanı Yahya Hamur
Antakya/SES
Tozlayıcılar, ekosistemin korunmasında, yükselen dünya nüfusunun sürdürülebilir bir şekilde beslenmesinde, biyo çeşitliliğin korunmasına yardımcı olmada hayati derecede önemli bir rol oynamaktadır. Albert Einstein´nın ´Eğer arılar yeryüzünden kaybolursa insanın sadece 4 yıl ömrü kalır´ değerlendirmesi, bu önemin çok çarpıcı şekilde ifade edilmesidir. Arılar yaşam demek, arı varsa hayat var. Hepimizin yaşamı, onların yaşamına bağlıdır. Onlarsız, yemeye alışkın olduğumuz ürünlerin çoğu tehlikeye girmektedir' değerlendirmesinde bulundu. Hamurcu, açıklamasını şöyle sürdürdü: 'Tozlaşma, bitkiler dünyasında, türlerin devamlılığını sağlar. Yapılan gözlemlere göre, insanların besinlerinin yüzde 90´ından fazlasını oluşturan 100 bitki türünden dörtte üçü arıların tozlaşması (polinasyon) sayesinde elde edilmektedir. Hastalıkların korunma ve tedavisinde bal, polen, arı sütü ve propolis gibi arı ürünlerinin kullanılması önemli bir konu olarak görülmektedir. Ülkemiz sahip olduğu yaklaşık 8.128.000 kovan varlığı ile dünyada ikinci sırada, 110-120 bin ton dolayındaki bal üretimi ile dünyada altıncı sıralarda yer almaktadır. Hem kovan varlığı hem de bal üretimi bakımından dünyanın en önemli ülkeleri arasındadır. Arıcılıkta, yasal ve yapısal düzenlemelere ihtiyaç duyulmaktadır. Tarım ve Orman Bakanlığında, arıcılık sektörünün tüm bileşenlerinin temsil edileceği, bütçesi olan, düzenli olarak verilerin kayıt altına alındığı, koordinasyon odaklı bir daire başkanlığının kurulması önem arz etmektedir. Arı yetiştiriciliği ve zirai mücadelede koordinasyon sağlanmalıdır. Bu çağda gelişmiş teknolojik imkanlara sahip olduğumuz halde, halen zirai mücadele ile arıların ölümüne sebep olmak büyük bir eksikliktir. Bunun vebali de vardır. Hem arı sağlığı, hem de bitki sağlığı için olası hastalık veya zararlılarla mücadelede bireysel uygulama terk edilmelidir. Toplu mücadele uygulamasına geçilmelidir ve zorunlu olmalıdır. Dünyada ki yaşamın devamlılığı ve sağlığımız için arılara veteriner hekim kontrol ve gözetimi olmaksızın ilaç kullanılmamalıdır. Giderek zorlaşan iklimsel ve coğrafi şartlar arıların yaşam döngüsünü etkilemektedir. Hızla azalan doğal bitkisel alanlar, ormanlık alanlar, bilinçsiz ağaçlandırmalar, arıları yok oluşa doğru sürüklemektedir. Kamu, STK´lar ve özel sektör işbirliği ile arıların sağlığını tehdit eden onlarca hastalığı tehdit olmaktan çıkarıp minimize etmek üzere ulusal bir proje uygulanmalıdır. Arıcılık faaliyetleri eğitim çalışmalarıyla bilinçli olarak yürütülmeli, planlı, programlı bir yetiştiricilik sistemiyle, yüksek verimli ana hatlar elde edilmelidir. Arıların geleceği insanların geleceği demektir.'
9367,77%3,72
34,48% 0,07
36,21% -0,34
2960,09% 0,86
4956,37% 0,55