İskenderun/SES
Eğitim-iş Sendikası Hatay Şubesi, Atatürk’ün, Cumhuriyet’in, yurttaşlığın olmadığı müfredatın, Türkiye Cumhuriyeti'nin eğitim müfredatı olamayacağını ifade etti.
Atatürk’ün, Cumhuriyet’in, yurttaşlığın olmadığı müfredatın, Türkiye Cumhuriyeti'nin eğitim müfredatı olamayacağını belirten Eğitim-iş Sendikası Hatay Şubesi de müfredatı Milli Eğitim Hatay İl Müdürlüğü önünde yaptığı basın açıklamasıyla protesto etti. Eğitim-iş Sendikası Hatay Şube yönetimi, açıklamasında, "Ne yazık ki bu değişiklikler, eğitimi ve eğitimin bileşenlerinin koşullarını iyileştiren değil daha da gerileten hamleler olarak tarihe geçmiştir. Eğitim sistemimizi yıllardır sistematik olarak gericileştiren, piyasacılaştıran, niteliksizleştiren iktidar, yakın zamanda 'milli'sini yok ettiği milli eğitim sistemimizde bu kez 'eğitimi' de parçalamaya başlamıştır. MEB’in dernek maskesi takmış tarikatlarla ve Diyanet ile imzaladığı protokoller, eğitimi daha da gericileştirirken çocuklarımızı daha da savunmasız bir duruma itmiştir. ÇEDES garabeti, bu dönemde en öne çıkan tehlike olmuştur. Proje kapsamında okullara imam, müezzin, vaiz, din hizmetleri uzmanı ve Kuran kursu öğreticisi gönderilmesi, çocuklara birçok ilde cami temizliği, mezarlık temizliği yaptırılması gibi uygulamalar bu dönemde sıklıkla karşımıza çıkmıştır. Okul öncesi eğitimi özellikle zorunlu eğitim kapsamına almayan MEB, bu alanda Diyanet’in daha da aktif olmasına yol açmıştır. Diyanet’in Kur’an kursları, işlevinden koparılarak genel eğitim kurumları gibi lanse edilmiş, usulsüz etkinlikler düzenlenmesine zemin hazırlanmıştır. Din derslerinin zorunlu seçmeli dersler haline getirilmesi uygulamasının bu eğitim döneminde dozu artırılmış, ‘seçmeli’ kelimesi lafta bırakılmıştır" değerlendirmesinde bulundu.
"Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli" adı verilen yeni müfredatın, Eğitim-iş Sendikası ve ilerici kamuoyunun itirazlarına rağmen eğitimin bel kemiğine yerleştirildiği belirtilen açıklamada, "Dini derslerin artış gösterdiği, bilimsel derslerin geriletildiği, ülke tarihinin çarpıtılarak anlatıldığı, konu ve anlam sıralaması bile yanlış şekilde yapılan bu müfredat, bilimsellikten daha da uzak bir eğitimin başlangıç düğmesi olmuştur. Laik ve çağdaş eğitim iğdiş edilmiş, iktidarın sorgulamayan nesiller yaratma gayreti bu müfredatta vücut bulmuştur. Eğitim programına verilen 'Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli' adı dahi müfredatın nasıl bir düşünce yapısıyla hazırlandığını göstermektedir. Milli Eğitim Bakanlığı’nın adını Maarif Vekilliği diye değiştirmeyi önermeleri yakındır. Sabır telkinleri yapılan öğretim programları ortak metnine, 'ahlak' kelimesi 61 kez, 'erdem' kelimesi 46 kez kullanılırken, Atatürk, Cumhuriyet, demokrasi, yurttaşlık hiç kullanılmamıştır. Milli Mücadele altında Kurtuluş Savaşına yer verilmemiştir. Işığa tutulduğunda, Atatürk’ün görülmediği Türk parasının sahte olduğu nasıl anlaşılıyorsa İçinde Atatürk’ün, Cumhuriyet’in, yurttaşlığın olmadığı müfredat da Türkiye Cumhuriyeti’nin eğitim müfredatı olamaz, sahtedir" ifadesine yer verildi.
9031,64%-0,85
34,24% 0,06
37,65% 0,18
2911,50% 0,08
4872,56% 0,00