Akın Bodur/İskenderun
Eğitimde önde gelen sorunların çözülememesinin temelinde, eğitimin herkesin eşit koşularda yararlanması gereken temel bir insan hakkı olarak görülmemesi gelmektedir' değerlenhdirmesinde bulundu.
dün açılan yeni eğitim yılını değerlendiren Karadaş, yazılı yaptığı açıklamada şunlara yer verdi: 'Çocukların eğitim hakkından eşit koşullarda yararlanması için hiçbir somut adım atılmazken, çocuk yaşta evlenmeyi özendiren düzenlemeler, çocuk işçiler sorununun sürmesi, okullarda, cemaat yurtlarında ve kurslarda çocuklara yönelik cinsel istismar ve şiddet vakalarının artışını eğitim sisteminde yaşanan sorunlardan ayrı değerlendirmek mümkün değildir. Yoksul, emekçi ailelerin çocukları başta olmak üzere, kız çocukları, kırsal kesimde yaşayan çocuklar; eğitim hakkından eşit koşullarda ve parasız olarak yararlanamamaktadır. Bölgesel, cinsel, sınıfsal vb. eşitsizlikler, anadilinde eğitim gibi en temel sorunlar iktidarın çözmek bir yana daha da derinleştirdiği temel sorunlar olarak eğitim sisteminin öncelikli gündem maddesi olmayı sürdürmektedir. Eğitim biliminin temel ilkelerinden birisi olan anadilinde eğitim hakkının yıllardır bilinçli olarak resmi dil ile karşı karşıya getirerek baskılanması ve yasakçı bir tutumla reddedilmesinin acısını tek kelime Türkçe bilmeden okula başlayan çocuklarımız ve öğretmenleri çekmektedir. Okula yeni başlayan çocuklar açısından ekmek gibi, su gibi zorunlu ve temel bir ihtiyaç olan anadilinde eğitim sorununun kalıcı olarak çözülmesi hem anadili Türkçe olmayan çocuklarımızı hem de eğitim sistemini rahatlatacaktır. Yapılması gereken bilime ve insanlığın gelişimine açıkça meydan okumak anlamına gelen anadilinde eğitim yasağının kaldırılması ve herkesin eşit koşullarda eğitim alması için gerekli somut adımların hayata geçirilmesidir. Eğitim sisteminde yıllardır yaşanan ve katlanarak artan sorunlar, MEB´in eğitimin yapısal sorunlarına yönelik somut ve çözüme dayalı politikalar geliştirmek gibi bir amacının olmadığını açıkça göstermektedir. Okullarda yaşanan yoğun dinselleşme ve eğitimi ticarileştirme uygulamaları okullarımızı eğitim yuvası olmaktan uzaklaştırmaktadır. Her geçen gün daha fazla piyasa ilişkileri içine çekilen, okulöncesinden üniversiteye kadar bilimin değil, dini inanç sömürüsünün referans alındığı bir eğitim sisteminin çocuklarımıza, öğrencilerimize verebileceği hiçbir şey yoktur. Eğitim Sen olarak ülkenin ve çocuklarının geleceğinden endişen eden herkesi kamusal, bilimsel, demokratik, laik ve anadilinde eğitim hakkı için birlikte mücadeleye çağırıyor, iktidarın eğitim alanındaki dayatmalarına boyun eğmeyeceğimizin bilinmesini istiyoruz.'
9411,13%0,46
34,56% 0,25
36,04% -0,51
3000,45% 1,31
5010,37% 1,12