İskenderun/SES
Güzelmansur, 'Tarımı, sanayisi, ihracatı, nakliye sektörüyle Türkiye ekonomisinin lokomotifi olan Hatay ekonomisi, iktidarın hem iç politikada hem de dış politikada yaptığı yanlışlarla sürekli geriliyor' dedi.
TBMM´de düzenlediği basın toplantısında ilin ekonoomik sorunlarını sıralayıp, çözüm önerilerini sıralayan milletvekili Güzelmansur, şun değerlendirmede bulundu: 'Orta Doğu, Hatay´ın olmazsa olmaz pazarlarından biridir. Hataylı çiftçinin, üreticinin ürettiğini, Hataylı ihracatçı, yine Hataylı uluslararası nakliyecileri ile bu pazara ulaştırırdı. Bu pazardan sadece üretici, ihracatçı, nakliyeci değil sandıkçısı, ambalajcısı, işçisi de kazanır, ülke ekonomisine katkı sağlardı. Ancak sadece Hatay değil Türkiye için de çok önemli olan bu Pazar iktidar tarafından her yıl git gide baltalandı. Önce yanlış Suriye politikası geldi, 14 orta doğu ülkesine açılan kapılarımız kapandı, ardından Mısırla anlaşmazlık başladı. Mısır taşımacılık anlaşmasını iptal etti. Böylece Suudi Arabistan´a, Körfez ülkelerine ve Orta Afrika´ya açılan bir güzergâhımız daha son buldu. Orta Doğu´da yaşanan diğer sorunlar ve son olarak Kaşıkçı cinayeti sonrasında Suudi Arabistan´ın uyguladığı gizli ambargo da bunun üstüne eklenince
Güzelmansur: OSB´de 12 firma üretimden koptu
Antakya Organize Sanayi Bölgesi´nde 12 firmanın örüzemden koptuğunu anlatan milletvekili Güzelmansur, açıklamasını şöyle sürdürdü: 'OSB´deki bu çöküşü rakamlarla anlatmak istiyorum. 2019´da 63 firmanın faaliyet gösterdiği Antakya Organize Sanayi Bölgesi´nde son bir yılda; 3 firma kapandı, 4 firma kapasite düşürdü, 2 firma konkordato ilan etti, 3 firma icralık oldu. OSB´deki firma sayısı 51´e indi. 12 firmanın üretimden kopmasıyla 315 kişi işsiz kaldı. Organize bölgede enerji tüketimi de yüz de 13,7 düştü. Burada dikkat edilmesi gereken bir husus var, o da, Antakya Organize Sanayi Bölgesi´nin enerji tüketiminin yüzde 73´ünü 14 firma gerçekleştiriyor. Diğer bir deyişle kalan firmalarda üretim çok kısıtlı, bunlar adeta tabela firmasına dönüştüler. Dış politikadaki yanlışlar, Hatay ihracatına olumsuz yansıdı. 2019´un Ocak-Haziran döneminde 1 milyar 393,5 milyon dolar olan Hatay ihracatı, 2020´nin Ocak-Haziran döneminde 1 milyar 143 milyon dolara düştü. Yani, Hatay ihracatında ilk 6 aylık kayıp 250 milyon dolardır. Yüzde18´lik bir düşüş söz konusudur. Bu düşüşte en önemli etkilerden biri Suudi Arabistan´ın 1,5 yıldır Türk mallarına uyguladığı örtülü boykottur. 2019´un ilk 6 ayında Türkiye Suudi Arabistan ihracatı yüzde 18 azalma yaşanırken, Hatay´ın Suudi Arabistan´a ihracatında da yüzde 8,5 düşüş meydana geldi. Yaşanan bu olumsuzluklar nedeniyle Hataylı ihracatçıların yüzde 10´unun aktif olarak çalıştı, yüzde 90´ı ise bekleme sürecinde. Son günlerde Suudi Arabistan´dan daha da kötü haberler geliyor. Bölgede bağlantıları olan ihracatçının, nakliyecinin aldığı duyum şudur: 2 yıldır uygulanan örtülü boykot, Ağustos´ta tam boykota dönüştürülecek. Suudi Arabistan Ağustos´ta Türkiye´den ithalatı sıfırlayacak. Suudi Arabistan bunu kendi ihracatçısına, nakliyecisine, tüccarına uyguladığı baskıyla, tehditle uygulamaya geçiriyor. Bunlardan artık Türk ürünlerinin ithalatını yapmayacaklarını belirten bir taahhüt alıyor. Ayrıca böylesi bir uygulama Suudi Arabistan´ın ittifak halinde olduğu Dubai, Bahreyn gibi ülkelere de yayılacaktır. Bunun gerçekleşmesi halinde onlarca Hataylı ihracatçının iflası kaçınılmaz olacaktır. İktidarın yanlış politikalarından Hataylı nakliyeci de nasibini alıyor. Suriye savaşı öncesi Cilvegözü Sınır Kapısı´ndan, Suriye aşırı, her gün 250 araç, yılda 110 bin araç taşıma yaparken, şimdi bu sayı yılda 1.400 civarına indi. Nakliye sektöründe yüzde 80 kapasiteyle çalışan firmalar, şu anda yüzde 30 kapasiteyle çalışıyor.'
Suudi Arabistan´da çalışan 32 bin gurbetçinin sorunlarına da ifade eden milletvekili Güzelmansur, 'Sorunlar, yanlışlar yetmiyormuş gibi üstüne bir de pandemi eklendi. Suudi Arabistan´daki 45 bin vatandaşımızdan 32 bini Hataylı. 20 bini berber, geriye kalan lokantacı, işçi. 32 bin Hataylı yıllardır gurbette kazandığını memleketine gönderdi, ülke ve Hatay ekonomisine katkı sağladı. Şimdi bu insanların işyerleri 16 Mart´tan itibaren kapalı. Ekonomik açıdan perişan durumdalar. Dört aya yakın bir süredir işsizler, hiçbir gelirleri yok. Bu durum, aileleri ile birlikte Hatay´da yaklaşık 120 bin kişinin gelirsiz kaldığı gerçeğini ortaya koymaktadır. Tarımdaki, sanayideki, ihracattaki, nakliye sektöründeki bu kötü gidişat Hataylı işçiyi, emekçiyi etkiliyor. İşsizlik artıyor, yoksulluk artıyor, borçlar artıyor. Hatay´da Mart 2019´da 2.327.338 bin TL olan takipteki alacaklar, Mart 2020´de 2.729.706 bin TL´ye yükseldi. Bir senede 402 milyon 368 bin TL arttı. Hatay takipteki alacaklar açısından 81 il içinde 10. sırada. Yanlış, maceraperest dış politika derhal terk edilmeli; realist, barışçıl politikalar benimsenmeli. 14 Ortadoğu ülkesine ulaşımı sağlayan, Suriye rejiminin kontrolün. Suudi Arabistan ile yaşanan siyasi kriz nedeniyle zarar gören ihracatçıya nakliye desteği, gemi navlunları gibi destekler verilmeli. Hatay´ın yaş sebze-meyve ihracatında aslan payına sahip olan Rusya´da, verilen geçiş kontenjanları arttırılmalı. Hatay 5. teşvik bölgesine alınmalı. Bu olmuyorsa da Çanakkale-Biga örneğinde olduğu gibi ilçe bazlı teşvikten yararlandırılmalı. Patates, soğan ve limonda ihracat kısıtlaması hemen kaldırılmalı. Aksi halde Hatay ekonomik girdilerini kaybederken, Türkiye de ekonomisindeki bir lokomotifini kaybeder' diye konuştu.
9367,77%3,72
34,48% 0,07
36,21% -0,34
2960,09% 0,86
4956,37% 0,55