Tarih: 16.02.2022 10:15

Esnafın gündemi, ´elektrik faturası´

Facebook Twitter Linked-in

İskenderun/SES

Çiçekçiler artan maliyetler, azalan satışlarla ekmek teknelerini kapatma noktasına geldiğini anlatan milletvekili Güzelmansur, 'Çiçek sektöründe; çiçek fiyatları yüzde 300 civarında, ambalaj fiyatları yüzde 100´ün üzerinde arttı. Elektrik faturaları 3 katına çıktı. Akaryakıt zamlarıyla nakliye masrafları katlandı. Böyle bir ekonomik ortamda çiçekçiler, ´Esnaf kârından kısarak yoluna devam etmek istiyor, ama maalesef bu akaryakıt fiyatlarıyla, bu zamlarla çok zor. Sektörü bu ekonomide devam ettirebilir miyiz diye düşünmeye başladık´ diyor.
Ayakkabı üreticileri ile bir araya gelerek sektörün sorunlarını dinlediğini belirten milletvekili Güzelmansur, 'Sürekli farklı üretim ve ticaret dallarında faaliyet gösteren insanlarımızla bir araya geliyorum. Sanayicisinden çiçekçisine, nakliyecisinden ayakkabıcısına hepsi aynı şeyi söylüyorlar: Elektrik faturam yüzde 300 arttı. yüzde 127 elektrik zammının altına imza atanlar, faturaların niye yüzde 300 arttığının hesabını versinler. Halk, üretici, tüccar bunu beliyor' açıklamasını yaptı. Türkiye´nin ayakkabı üretiminin yüzde 30´unun Hatay´dan karşılandığını anımsatan Güzelmansur, şu değerledirmeyi yaptı: 'Ayakkabı üreticileri, artan hammadde, ambalaj ve enerji maliyetlerinden dert yanarak kapanma noktasına geldiklerini anlattı. Bir ayakkabı üreticisi yüzde 300 artan elektrik faturasını ´Bana üretimin tam kapasite ile olduğu geçen aylarda 4 bin 500 TL elektrik faturası geliyordu, bu ay üretimim sezon arası olduğu için yüzde 30 düştü, ama elektrik faturam 18 bin lira geldi. Hani yüzde 127 zam gelmişti! yüzde 300 zamlı gibi geliyor bize. Yeni ortağımız TEDAŞ´ sözleriyle anlattı. 30 yıldır sektörün içinde olan bir ayakkabı üreticisi sektörde yaşadıkları krizi şöyle aktardı: Geçen sene 90 liraya mal olan ayakkabının maliyeti bu sene 200 liraya yakın. İç ambalajın zedelenmemesi için kullandığımız dış kolinin maliyeti 4 liradan 25 liraya çıktı. 1 çift ayakkabının ambalaj maliyeti 11 lira şu anda. Elektrik faturam aylık dükkan kiramdan fazla gelmeye başladı. Biz istihdam sağlayan bir firmayız, 96 yılından bu yana üreten bir firmayız, meslek hayatımızda hiç böyle sıkıntı görmedik, ilk defa bu kadar çok sıkıntı yaşıyoruz. Bu iş böyle devam ederse muhakkak kapatmak zorunda kalacağız. Bir çift ayakkabının 6-7 lira elektrik maliyeti olursa, mağazacı dükkanda ışığını kapatacak, klimasını çalıştırmayacaksa ne olacak? Kapatacak! Küçük esnaf, orta ölçekli esnafa hiç yaşama şansı vermiyorlar. Bizim karımız yanımızda çalışan insanların evine ekmek götürmesi, yoksa ayakkabı yapıp da biz para kazanmıyoruz şu anda. Sadece yanımızda yıllardan beri emek vermiş işçinin düzenini bozmamak adına çalışıyoruz. Dolar arttı ham madde fiyatları arttı. Dolar düştü, ham madde fiyatları düşer diye bekledik, aksine üstüne zam geldi. Bunun açıklamasını yapın dediğimizde dış güçler diyorlar.'

'Elektriğin lüks değil ,zorunlu bir tüketim aracı'
Hatay Milletvekili Serkan Topal da, yapılan zamlarla birlikte, elektriğin değil asıl faturaların vatandaşı çarptığını söyledi. TBMM´de düzenlediği basın toplantısında konuşan milletvekili Topal, elektriğin lüks değil zorunlu bir tüketim aracı olduğunu, yapılan zamlarla vatandaşın içinden çıkılamaz duruma düştüğünü belirtti. Milletvekili Topal, şu açıklamayı yaptı: 'Vatandaş zor koşullarda yaşam mücadelesi veriyor. Bu zorlularla mücadele yetmezmiş gibi halkı; şimdi ocak ayından beri elektrik faturaları ile birlikte altından çıkılamaz bir sorunla karşı karşıya kaldı. Ülkede ekonomik kriz var gittikçe derinleşiyor. Eğer önlem alınmaz ise bu kriz daha da derinleşir ve altından çıkılmaz hale gelir. Ülkeyi yönetenler, biraz ekonomi bilenleri dinleseler, bu yaşananlar yaşanmayacak. Hazine boşalmayacak, Merkez Bankası rezervleri erimeyecek, ekonomi kırılgan hale gelmeyecek, dövize mahkum olmayacağız. Bunların sonucu olarak ortaya çıkan durum şudur: Basiretsiz yöneticiler, artık ülkeyi yönetemiyor. İçini boşalttıkları hazineyi vergilerle dolduramadılar, zamlarla doldurmak istiyorlar. Önce piyasada oluşan zamlara tepki göstererek patatesçiyi, soğancıyı suçladılar. Yetmedi marketçiyi suçladılar. Hatta bu marketçilere sözde denetim göndererek göz dağı verdiler. Bir de üstüne üstlük terörist ilan ettiler. Bunların hiç biri hazineyi doldurmaya yetmedi. ÖTV´yi artırdılar yetmedi. KDV arttı yetmedi. SMS göndermekle de olmadı. Elektrik bugün yaşamımızda su kadar gereklidir. Öyle ki elektriğin olmadı birçok yerde sistem gereği suyu kullanamıyoruz. Kombiyi yakamıyoruz. Hatta evde yatan hastamızın yaşamsal cihazını çalıştıramıyoruz. Vatandaş elektrik düğmesine dokunmaktan, televizyonu açmaktan korkar hale geldi. Gaz lambası ile geçmişi suçlayanlar ülkeyi gaz lambasına, mum ışığına muhtaç etti. Ampulle geldiler giderayak ülkede tüm ampulleri kararttılar. Bu zamlar artık zülüm haline döndü. Milletimiz bu zulmü daha fazla çekemez.'

'Cumhuriyet tarihin en büyük zammı'
CHP Payas İlçe Başkanı İlter Tellioğlu da durumun bu hale gelmesinin nedeni olarak AKP iktidarı ve EPDK´yı gösterdi. Tellioğlu, “AKP iktidarı zam yapmaya doymuyor. Türkiye, ekonomik buhran ile yangın yerine dönmüşken, yangının kundakçıları vatandaşlarımıza bir de enerji buhranı yaşatıyor. Elektrikten doğalgaza, akaryakıttan köprü geçiş ücretlerine, harçlardan vergilere kadar her şeye durmaksızın zam yapılıyor. Hayat pahalılığı ile halk yoksullaştırılıyor. Vatandaşlarımızın pazar fileleri boş, tencereleri boş, cüzdanları boş!. Bu zammın başrolünü AKP ilçe başkanlığı gibi çalışan EPDK üstlendi. Elektrikte kademeli soygunun mağdurları yine işçi, memur, emekli, çiftçi, esnaf oldu. Saray iktidarı, elektrikte ´kademeli tarife´ adı altında Cumhuriyet tarihin en büyük zammını 1 Ocak günü yürürlüğe koydu. Kademeli zulme dönüşen tarifeyi hayata geçirirken ilk kademeye yüzde 52 zam, bir üst kademeye de yüzde 127 zam yapmayı ihmal etmedi. Dar gelirlilere destek olacağını söyledikleri ilk kademeye bile yüzde 52 zam yaptılar. Şeytanın bile aklına gelmeyecek bu düzenlemeyle zamlı elektrik faturaları ile vatandaşı çarptılar. Faturalar 2 ila 3 kat arası arttı. Kademeli tarife, sosyal tarife olmalıdır. Düşük kademe, zam yapılmadan en az 230 kilovatsaat olmalıdır. Elektrik tarifelerinde Cumhuriyet tarihinin en büyük zamları hala yürürlükte.

VP´den 3 ilçede açıklama
Vatan Partisi (VP) Hatay il örgütü de İskenderun, Antakya ve Samandağ´da düzenlediği açıklamalarla elektrik zammına tepki gösterdi. Vatandaşın elektrik zamları ile canları yandığını, elektriğin özelleştirmesi ile bu sorunların yaşandığını belirten VP il başkanı Yunus Özgür Yıldırım, elektrik dağıtımın kamulaştırılması ve halka ucuz elektrik verilmesi gerektiğini söyledi. İskenderun´da Kanatlı Caddesi üzerindeki Havuzlu Çarşıda düzenlenen basın açıklamasında konuşan Vatan Partisi Hatay il Başkanı Yıldırım, 'Elektrik başta olmak üzere enerji fiyatlarına gelen yüksek zamlar halkın, esnafın, çiftçinin, sanayicinin belini bükmüş, üretim şevkini kırmıştır. Ağırlaşan bu enerji krizinin faturası halkın omuzlarına yüklenemez. Yüksek fiyatların yaşattığı sıkıntılar üretime ve halkın geçimine büyük darbeler vurmaktadır' dedi. Yıldırım, VP İskenderun İlçe Başkanı İbrahim Bedir ve yöneticiler inin de katıldığı toplantıda şunları söyledi: 'Enerji de yaşanan bu sıkıntının başlıca sebebi özelleştirmelerdir. Devlete ait olan elektrik dağıtım şirketleri özelleştirildi ve sonuçları ortadadır. Özel çıkar, halkın çıkarlarının tepesine binmiştir. Özel şirketler devletten aldığı elektriği aşırı bir kârla satıyor. Hükümet, bu uygulamalarla halkı değil, özel şirketlerin çıkarını destekliyor. Elektrik başta olmak üzere enerji dağıtımı bir kamu hizmetidir. Üreticiye enerjiyi sağlıklı ve ucuz şekilde ulaştırmak üretim için şarttır. Dahası enerji bir güvenlik meselesidir. Enerjide halkçı çözüm ülkenin güvenliği için de mecburiyettir. Enerji kâr amacıyla değil, toprağın ekilmesi, sanayi çarklarının çevrilmesi, çarşılarımızın şenlenmesi, halkımızın ihtiyaçlarının karşılanması ve toplumda huzurun sağlanması için ucuza verilmelidir. Bu nedenle enerji üretimi ve dağıtımı özel çıkarın insafına bırakılamaz. Elektrik dağıtımı bir an önce kamulaştırılmalı, devlet eliyle vatandaşa, üreticiye ucuz elektrik sağlanmalıdır. Buradan hükümetimize öneriyoruz: Ucuz elektrik ve güvenlik için elektrik dağıtımını kamulaştırın. Ekonomik kurtuluş savaşı, sıkıntıları halkın sırtına yükleyerek verilemez. Enerji ve elektrik gibi güvenliğimizi ilgilendiren alanlar özel çıkar insafına bırakılamaz. Bugün yaşadığımız ekonomik sorunların temelini serbest piyasacı, özelleştirmeci, özel çıkarı halkın çıkarının önüne koyan anlayışlar oluşturuyor. Bu ekonomik sorunları ancak üretime dayanan, üretimi her şeyin önüne koyan karma ekonomiyle aşarız. En başa halkın çıkarını, kamunun toplam çıkarını yazmayan anlayışlar çökmüştür. Buradan siyasi partilere, oda ve derneklere, sendikalara, demokratik kitle örgütlerine sesleniyoruz: Halkın ucuz elektrik talebine kulak verelim ve elektrik dağıtımının kamulaştırılması için seferber olalım. Biz Vatan Partisi olarak bugün itibariyle Hatay´da kampanya başlatıyoruz. Tüm demokratik kitle örgütlerini bu kampanyaya katılmaya çağırıyoruz. Önümüzdeki günlerde propaganda araçları, imza masaları, basın ve çeşitli etkinlikler yoluyla kampanyamızı sürdüreceğiz. Çağrımız açık: Ucuz elektrik ve güvenlik için elektrik dağıtım şirketleri kamulaştırılsın, zamlar geri çekilsin.'




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —